43. Bölüm

49 3 0
                                    

"Sizin karargahta işiniz yok mu? Gitsenize artık.

Sabır! Hep sabır! Çok sabır!

" Yok. Sen hastaneden çıkana kadar biz de izinliyiz. "Dedi Mehmet.

" Eve gidin o zaman kardeşim. Kaç gündür buradasınız yetmedi mi? "

Gitmiyorlardı. "Yok. Gitmeyeceğiz. Sen daha bizi affedeceksin. Sonra da iyileşeceksin. "

Sabahtan beri onları affetmemi istiyorlardı.

"Oğlum. Evladım. Güzel kardeşlerim. Siz mi malsınız yoksa ben de mi bir sorun var. Ben sizi affetmemiş olsaydım. Değil bu kapıdan girmek sesimi hile duyamazdınız. "Dedim.

Hepsi gözlerime bakıyordu.

Anlamıştım.

Sarılmak istiyorlardı...

" Gelin lan buraya zevzekler. "Dedim ve kollarımı kaldırmaya çalıştım. Sargılardan dolayı fazla kalkmamış ve onlara değmiyordu bile.

Tek tek sarıldım. Ve beni böyle önemseyen kardeşlerimin olduğunu bildiğim için tekrar şükür ettim.

" E hadi gidin. "Dedim kovar gibi.

" Bacım anladık Ömer ile yanlız kalmak istiyorsun ama hastane odası burası fanfinifon yeri değil. "Diyen Mehmet ile gözlerim yerlerinden çıkacak gibi açılmıştı.

" Gerizekalı! "Diye bagırdım ama ardından tekrardan acı bir şekilde inledim.

" Umay! Lan bir siktirin gidin! Yine bağırttınız kızı! "Dedi Ömer o konuşmadan Alparslan konuştu.

" Ömer dünden razı oğlum biz çıkalım." Dedi.

Ona sende mi brütüs bakışları attım.

Murat zaten az önce evine gitmişti. Zor bela onu da göndermiştim. Şuan da bizimkiler çıkmıştı.

Ömer onların ardından kapıyı kapattı ve yanıma geldi. Yatağın boş kısmına oturdu.

Gözlerinin içi kızarmış göz altı torbaları şişmiş ve  halkalar almıştı.

"Ne zamandan beri uyumuyorsun? " Diye sordum.

"Boşver beni. " Dedi geçiştirerek.

"Ömer!" Dedim tehdit edercesine.

Kaybetmişlik ile  " Nişan gününden beri toplasan on saat uyumuşumdur. "Dedi basit bir şeyden bahseder gibi.

" Rahat bir buçuk haftaya yakın sadece on saat mi uyudun Ömer? Bravo! "

"Boşver şimdi beni. Sen iyi misin?" Dedi

Fizikî anlamda sormadığını anlamıştım.

"Şuan konuşmak istemiyorum. " Dedim ve biraz yana kaymaya çalıştım. Ama  pek başardığım söylenemezdi.

"Dur ben yardım edeyim. " Dedi ve yerinden kalktı.

E bir zahmet

Beni yatağın bir kısmına uzandırıp kendisi de yanıma yüzü bana dönük bir şekilde uzandı.

Bir süre birbirimize baktık. Neden bilmiyorum.

Sonra ise Ömer beni göğsüne yaslayıp saçlarımı okşamaya başladı.

Uyumam için yapıyordu!

Kafamı iki yana salladım.

"Ömer şuan uyumak istemiyorum! "

Ölü Ateşin GölgesiWhere stories live. Discover now