23

513 63 16
                                    


³ ♡ ³

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

³ ♡ ³

Jungkook

Gözlerim kısıldı. "Ne giydin öyle?"

Jimin, geriye attıp sabitlediği saçlarından kaçan bir tutam saçı beceriksizce düzeltmeye çalışırken mütevazı gri elbisesini ve beyaz ayakkabılarını inceledi. Sonra gözlerimin içine bakarak, "Açık değil mi? Kendimi sevebileceğin birine dönüştürmeye çalışıyorum," dedi.

Sesindeki alaycılığın beni neden sinirlendirdiğini bilmiyordum. "Olmaz."

Tek kaşını kaldırdı. "Olmaz mı?"

"Aynen öyle dedim, Jimin. Git başka bir şey giy."

O asi saç tutamını bir kez daha geri itmeye çalışırken bana baktı. Bu sırada elindeki küçük titremeyi fark ettim.

Gergindi. Bu kıyafeti başından beri sevmemiştim ama şimdi ondan nefret ediyordum.

Ceketimin kolundaki var olmayan kırışıklığı düzelttim "Zamanım çok değerlidir ve sen onu boşa harcıyorsun. Üzerini değiştirmek için beş dakikan var."

Homurdandı. "Peki, beni nasıl görmek istersiniz, majesteleri?"

Yatağımda, çıplak ve bacakların iki yana açılmış şekilde.

"Normalde babanın katılmadığı bir düğünde nasıl giyinirsen o şekilde."

Bana bir süre baktı ve kazanamayacağını anlayınca bir hışımla arkasını döndü. Fakat dairesinin içinde kaybolmadan önce o güzel ağzında bir gülümsemenin izini yakaladım.

On dakika sonra, ışıkların altındaki disko topu gibi parıldayan, kırmızı pullu bir elbiseyle geri geldi. Elbisedeki yırtmaç, pürüzsüz zeytin tenini ve on beş santimlik topuklu ayakkabılarını ortaya çıkarıyordu. Görüntü, kasıklarıma bir sıcaklık dalgası gönderdi. Bu kadar güzel olması yasal değildi. Lanet elbiseleri erkek olmasına rağmen bu kadar iyi taşıması sinir bozucuydu.

Bir şey söylemem için meydan okuyarak tek kaşını kaldırdı.

Küçük bedenin hiçbir fikri yoktu.

Ondan hoşlandığımı düşünüyordu.

Sırf onu görmek için kahrolası yıllar boyunca yolumdan sapıp onu takip etmiştim. Sırf iç gıdıklayıcı sesini ve hazır cevaplarını duymak için ona hakaret etmiştim. Ve şimdi Seattle'a taşınmışken onun burada, tam önümde olduğuna inanmak zordu. Uzanıp ona dokunabilirdim. Bana izin verirdi... 70'li yıllardaki bir uyuşturucu baronunun eşi ya da sıkı bir Ariana Grande hayranı gibi giyinmesi önemli değildi.

Crazy Obsession ° jikookWhere stories live. Discover now