Jimin başından beri Jungkook'a ait olduğunu bilmiyordu.
O Jungkook'un hem yenilgisi hem de büyülenişiydi.
Ya da çılgın bir takıntısı...?
³³³³³³
Saçlarımı yanaklarıma çarpan buz gibi bir esinti, neredeyse sözlerini bana ulaşmadan yutacaktı.
Ardından...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
³ ♡ ³
Jimin
2 yıl sonra
Gecenin yorgunluğu ile öğlene doğru uyandım ve gelen seslerden dolayı merakım artarken mutfağa doğru ilerledim. Fakat kapının eşiğinde durmamı sağlayan şey mutfakta sis etkisi yaratan yerlere dökülmüş, aynı zamanda uçuşan un, yer yer adanın üzerini kaplayan çilekli jel ve bir de siyah tişörtü bembeyaz olan Jungkook ile adanın üstündeki jeli parmağına alıp yalamaya çalışan Eun'du.
"Oraya dökülenleri yememelisin, bebeğim."
Havadaki uçuşan un taneleri öksürmeme sebep olurken ikisininde bakışları beni buldu. Kendimi tutamadım ve yaşadığım şaşkınlığı Jungkook'a yansıttım.
"Jungkook... şey, mutfağım neden un ve pasta jeli ile kaplı acaba?"
Eun "babacığım" diyerek yanıma koşarken Jungkook, gözleriyle baştan aşağı beni süzerken konuştu.
"Tarif kitabından bir şeyler denemek istedik..." Bakışları adanın üzerinde ve yerde gezinirken cümlesine devam etti. "Ayrıca Eun'la biraz oyunda oynadık."
Eun'u kucağıma aldım.
Daha iki gün önce mutfağı en dip köşelerine kadar temizlemiştim ve Jeon Odun Jungkook'tan yardım istediğimde kızımızı gezdirme bahanesiyle bu işten hızlıca kaçmıştı. Şimdiyse yaptıkları yaramazlığın farkında olmalı ki gözlerini ben hariç her yerde gezdiriyor, ilk defa görmüş gibi gözlerini kısıp inceliyordu.
Derin bir nefes aldım.
Hain federal Eun doğduktan sonra içindeki yaramaz çocuğu serbest bırakmış, kızımızla beraber küçük bir çocuk olup evin içini sürekli birbirine katmışlardı. Her ne kadar onun bu halleri bende hayranlık uyandırsa da tıpkı bir çocuk gibi, her seferinde dağıttıkları yerleri toplamaktan kaçınması bazen sabrımı taşırıyordu.
Bundan öncesinde sağlıklı bir ilişki yaşayacak, üstüne bir de kızın olacak deseler inanmazdım. Fakat gelin görün ki birkaç yıl öncesine kadar zarifliğinden ödün vermeyen, evin içinde de olsa elbiseler giyen, makyaj yapan Jimin gitmiş, yerine eline ne gelirse onu giyen, çocuğunun ihtiyaçlarıyla oyunuyla ilgilenmeye çalışıp, akşama yemek yetiştirmeye çalışan Jimin olmuştum. Bu kadar dolu dolu geçen günlere rağmen yine de kilo almıştım. Göbeğim bile vardı!
"Şimdi ben Eun'u alıp içeri gidiyorum ve sende Jungkook... buraları temizlemeden çıkarsan seninle görüşürüz."
Dediklerimle dudaklarının kenarını yukarı kalkmış, sırıtmaya başlamıştı. Adadan kalkıp yanıma doğru adımlarken konuştu.
