*Keyifli okumalar*
"Gitmek zorunda mı?" dedi Hera ağlayarak. Dimitri evet der gibi omuzlarını kaldırdı. Hera büyük bir üzüntüyle oğlunu kucakladı. Bütün aile Atina da ki büyük hava limanın da toplanmıştı. Hector bile birazcık da olsa üzgün sayılırdı.
"Yakında geleceğim zaten anne" dedi Chis.
"Ama ne zaman geleceğin bile belli değil, hem nereye gittiğin de. Ah keşke seninle gelebilseydim bebeğim.."
"Annem her an abimle gidebilir" dedi Niko kahkahayla. Dimitri oğluna kötü bir bakış attı ardından sevgilisinin omzuna doğru dokundu.
"Hera Chis bebek falan değil. Kaç yaşında haberin var mı?"
"Var tabi! Kim doğurdu onu! Elbette ki biliyorum ama gene de onu bırakmak istemiyorum.." Hera kıp kırmızı gözlerini yumuşak bir mendille sildi ve tekrar oğluna sarıldı.
"Hem o hala benim bebeğim.."
"Sanrım bebeğinin uçağı kalkacak tatlım" dedi Hector gülerek.
"Kendine iyi bak dostum" dedi Alex tebessümle.
"Ben yokken fazla dağıt, babam arkanı toplarken beni arasın" diye mırıldandı Chis.
"İstesem de senin kadar çok fazla dağıtamam" dedi gülerek. Chistian güneş gözlüklerini takarken arkasında kuyruk gibi dolanan iki adama baktı.
"Cidden bu gerekli miydi?" dedi babasına doğru. Dimitri sert bir şekilde oğlunu süzdü.
"Orayı da dağıtmaman için evet gerekli, belli bir olgunlukta değilsin. Bebek bakıcılarına ihtiyacın var!"
En ufak bir hata da neler olacağını bütün aile biliyordu. Olası bir olay onları batırır, bir bataklığın en dibine çekerdi. Sorumsuz değildi fazla sorumluluk sahibi değildi o kadar. Alex elinde ki bileti ağabeyine doğru uzattı.
"Sen ekonomik sınıf derken ciddi miydin lan!" dedi öfkeyle.
"Özel uçak mı bekledin yoksa?" dedi Niko. Hector yaşından beklenmeyecek şekilde kahkaha attı ve Niko'nun sırtına doğru sert bir şekilde vurdu.
"Tanrı aşkına Hera bu çocuk büyüyünce benim gibi olacak"
"İhtiyar sen de ne güç var! Tüm organlarım yerinden oynadı" Niko bir kaç kez öksürdü, kemikleri sanki birbirlerine geçmiş gibiydi.
"Niko!" diye bağırdı Hera öfkeyle. Bütün aile az evvel yaşanan olayla gülümsedi. Dimitri elinde ki son belgeleri ve diğer şeyleri oğluna doğru uzattı.
"Burada bilgiler ve diğer şeyler var ve diğerin de ise İzmir meselesi var"
"Tamam" dedi Chistian elinde ki kağıtları ve belgeleri sorgulamadan çantasına attı.
"Atina- İzmir uçağı için son çağrı" yapılan anonsla Hera oğlunu daha fazla kendisine çekti.
"Görüşürüz millet" dedi Chistian az bir neşeyle.
"Kendine Türk sarışın bir kadın bul abi, tabi bulacak zamanın varsa" dedi Niko alayla. Chistina peşinden gelen adamlarla güvenliğe doğru ilerledi ve ona yeni gelecek olan hayata adımını attı. Belki de hiç ummadığı bir şeyler verecekti İstanbul ona. Kim bilir belki de hayatının anlamını..
***
Hilal elin de ki çantası ve diğer elinde ki broşürlerle yeni gelen gruba bakıp gülümsedi. Tur rehberi olmaya üç sene önce karar vermişti. Hem işte iyi para vardı hem de dilini geliştirmesi açısından oldukça iyiydi. Bu işi yaparken kendinde gibi hissediyordu. Mutluydu.
ČTEŠ
GAVUR DAMAT (Atos Serisi-1)
Romance"Bırak artık!" diye bağırdım. Canım burnumdaydı, korkudan gözlerimi kocaman açmıştım. O derin yeşil gözleri beni her saniye daha da öldürüyordu, nefes nefese kalmıştım. "Bırakınca gideceksin! Beni bırakacaksın!" "Olması gereken de bu, bu ben değilim...
