GAVUR DAMAT (Atos Serisi-1)

43. Bölüm

"Gonca helvanı nasıl kavurayım, ben bol fıstıklı diye düşündüm ama tabi sen kıy paraya cevizli olsun diyorsan o ayrı! Aa ama dersen ki ben sade severim diye anlarım yani!"

"Oldu o zaman, ben ocakta ki yemeğe bakayım kapatıyorum şimdi-"

"Gonca! O saçlarından tutup seni bağırttırmak vardı!"

"Öfkenin şiddetinden sana sığınırım kanka, ne oldu sana ya? Durumun hali beni öldürmeden süründürecek kadar sanırım"

"Sanırım mı! Sanırım öyle mi? Babamın baskınına uğradım, ben ah o salak kafam yüzünden gittim sır tutabileceğime inandığım en yakın arkadaşıma yerimi söyledim daha 6 saat geçmeden annemle kapıda bitti!"

"Ya o öyle değil, bak dinleyince sende hak vereceksin" diye ısrar etti genç kız.

"Gonca babam bana açık kart uzattı, ne ölüme ne dirime dedi! Kıracağım o çarpıp bacaklarını!"

"Çarpık mı? Ağır olmadı mı?" dedi üzüntüyle.

"Ağır olsun, öyle midene otursun laflarım sindirime inşallah!"

"Ya Kerem çok üzgündü ben de kıyamadım söyledim nerden bileyim yemeyip içmeyip hemen öteceğini!"

"Bileceksin! Söz konusu benim küçük abim, bana benziyor kendisi sır tutma yetkisine pek sahip değil!"

"Yok cano sen kendine sakın hakısızlık etme bu başka bir cins çıktı! Hayır nasıl oldu iki aydır birlikte olmadığımızı ötmedi ben onu anlamadım"

"Pardon!" diye haykırdı Hilal. Gonca önce duraksayıp sonra ofladı.

"Kanka bence biz Kerem ile hıyar naneden daha uyumlu bir çiftiz baksana kendimi beş dakika da ele verdim salağım ben"

"İki aydır çıkıyorsunuz ve bana söylemedin mi!"

"Ay sanki bilmiyorsun, bu salak sana daha önceden öter diye düşünmüştüm."

"Gonca! Abimle çıkıyorsunuz öyle mi?"

"Öyle" dedi genç kız.

"Ya nasıl söylemezsin!"

"Söylemeye fırsat olmadı ki Sevgi teyze gelip gidiyordu sonra senin kafan da doluydu bende meşgul etmeyeyim dedim"

"Gonca!" diye bağırdı Hilal.

"Tamam bulduğum yada bulacağım bütün bahaneleri umursamayacak ve dinlemeyeceksin açıkçası daha çok erken olduğu için söylemedim biliyorsun bu salağa güven olmaz beni aldatırsa falan bir delil bırakmadan ortadan kaldırmayı düşünüyordum"

Hilal Gonca'nın anlattıklarına odaklanamıyordu. Abisiyle Gonca'nın bir kaç uygunsuz haline şahit olmuştu ama ilişki noktalarına gelebilecekleri pek düşünmemişti.

"Ee affettin dimi, bak benim gibi tatliş bir yengen olacak"

"Senin gibi cadısını, çirkefini, patavatsız ve en yakın dostunu defterden çabuk satan bir yenge bulamazdım galiba"

"Ah kalbim dayanmıyor, nefretin Everest'te ulaşmış"

"Sabır taşım çat! Diye çatladı ondan olabilir mi?"

"Tamam ya, bütün bedduaları ve kötü niyetlerini kabul ediyorum"

"İyi edersin!" dedi Hilal. Gonca bir süre sessizliği yeğledi ama bu fazla süremedi.

"Baban çok kızdı dimi?"

"Ben hala nasıl dedemi kandırıp Yunanistan'a geldiklerini anlamadım. Annemin pasaportu bu sene bitiyordu"