Kapana sıkışıp kalmıştım. Kaçmam gereken en önemli anda kanatlarım yerinden koparılmış, kaybolmuştum. Beklediğim, istediğim şeyler o kadar zor ve acıydı ki. Sevdiğim adamdan bir bebek isteyemezdim, bir evlilik de.. Hiçbir şey talep etme hakkım yoktu.
Kerem ile yaptığım o iğrenç sohbeti düşünüp başımı eğdim. Hayatımda ilk defa Kerem'in karşısında utanmış, kaçınmıştım.
"N-e, ne de-din sen?" Şaşkınlığını üzerinden atamadan gözleri ilk tepkiyi ortaya çıkarırcasına kocaman olmuş, dudakları arasından kocaman bir o harfi oluşmuştu. Yüzümü bir kez daha onun karşısında eğdim. Hangi cesaretle böyle bir talepte bulunduğumu son ana kadar bende anlamamıştım. Sadece Chis'e ezileceğime abime ezilirdim. Kabul edilmeyecek şeyler yaşamıştım ve bunun bedelini istenmeyen bir bebekten çıkaramazdım.
"N-e?" Harfler ağzından yavaş yavaş dökülüyor, bana inanmayan gözlerle bakıyordum. Kulaklarıma kadar kızarmıştım. Son kalan gururumla yalvardım.
"Lütfen abi, senden başka çarem yok.."
"K-ızım sen.." duraksadı. Önce ellerini saçlarına geçirip ileri geri gidip durdu. Saatli bir bomba gibi tik tak etmeye başlamış, patlaması ise gecikmemişti.
Önümde dikilip elini havaya daldırıp bağırmaya başladı.
"Ne- demek lan! Ne demek bana doğum konto-" elimi son hızlı ağzına doğru uzatıp kapatmaya çalıştım. Bana öfkesi gözlerinden, ağzından ve vücudunun her köşesinden titreşimlerle belli ediyordu. Hece hece yalvardım bu sefer, sesim sessiz gecede esen rüzgar kadar ince ve dağınıktı.
"Yalvarırım.."
"Ben böyle işin ta!"
"Yalvarıyorum diyorum sana, ne olur al. Sorgulama, bana bir kez daha güven demiyorum sana. Benim sana ihtiyacım var.. Sen olmazsan yapmam.."
Daha büyük öfkeyle nefes alıp veriyor göğsü saniyeler içersin de şişip iniyordu.
"Ta-mam" dedi yenilgiyi kaybettiğini belli ederek ellerini kaldırdı.
"Ama sen bana anlatmadığın önemli detayları anlatacaksın!"
Başımı salladım, yerde duran deri ceketine uzandı. Kavurucu yaz sıcağına rağmen deri ceketini üzerine geçirip odadan çıktı. Peşi sıra onu takip edip kapıya kadar uğurlayamamıştım. Hayırlısıyla bu işten kurtulunca rahat bir nefes de alacaktım.
***
"Hala bir gelişme yok mu?" Adam son günlerde sakinleşen ortalığın sıkıcı olduğunun düşüncesindeydi. Oyunu o başlatmıştı ama hala rakibinden bir hamle görememişti. Ciddi manada bu kız Chis'i değiştirmiş olmalıydı.
"Yok efendim, teknenin çevresinde zaman zaman hareketlenme dışında bir şey yok"
"Bütün Atoslar İzmir de.." dedi adam kendi kendine.
"Peki kız, hala saklambaç mı oynuyor?" Onunla oyun oynamayı sevmişti, gülümsedi.
"Atoslar her yerde onu arıyor ama hala bir şey bulamadılar-"
"Çünkü ben onlardan üç adım öndeyim, asla o kızı bulmalarına izin verme daha asıl show başlamadı."
"Benden istediğiniz başka bir şey var mı efendim?"
"Var, kızın adresine bir paket yollat.."
***
Ewan üç gece öncesinden başlayan baş ağrısı yüzünden uykusuzdu. Alex ve Chis ise hala Hilal'den haber alamamışlardı.
DU LIEST GERADE
GAVUR DAMAT (Atos Serisi-1)
Romantik"Bırak artık!" diye bağırdım. Canım burnumdaydı, korkudan gözlerimi kocaman açmıştım. O derin yeşil gözleri beni her saniye daha da öldürüyordu, nefes nefese kalmıştım. "Bırakınca gideceksin! Beni bırakacaksın!" "Olması gereken de bu, bu ben değilim...
