16. BÖLÜM

37.6K 2.2K 243
                                    

Aslında istenilince bir günde 500 vote gelebileceğini bir kez daha gördük hatta ben çok fazla şaşırdım :) Neyse, bölüm dün gelecekti ama hiç hesapta yokken işim çıktı ve bölüm de yarım kaldı, neyse canım geç olsun güç olmasın keyifli okumalar. Son olarak vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin :)

Genç adam boğazın karşısında hayranlığını gizleyemez durumdaydı. Önüne serili duran bu manzara yüzyılların içinde hapsettiği inci gibiydi. Dalgaların vurduğu sert kayalardan gelen ses onu daha da büyülemişti. Derin bir nefes aldı, ciğerlerine dolan tuzlu denizin kokusu genzini yakmıştı. Kendisini uzun zamandan beridir ilk defa bu denli canlı hissediyordu.

"Burası.." dedi sakin bir ses tonuyla. Arkasında onu izleyen adamlara dönmeden devam etti.

"Bu evi alıyoruz Damon, ne gerekiyorsa hallet."

Bir ev satın almak yada bir evi kiralamak ona çok uzaktı. O daha çok otel ve günü birlik yerleri tercih eder özellikle ikamet ettiği belirli bir nokta vermezdi. Sadece ailesiyle yaşamadığı zamanlarda, Atina da ki büyük Atos malikanesini ona anımsatan bu evi sevmişti. Evin fiyatını bilmiyordu, tıpkı iş yerine yakınlık derecesini bilmediği gibi, sadece evin manzarası ve büyük bahçesi onu cezp etmişti.

"Efendim ödemeyi nasıl yapmamızı uygun görürsünüz?"

"Çek yaz, karşılığını alacaklarından onlara belirt gerekirse ön ödeme yapmayı öner."

"Tabi.." Fatih yanlarında ki emlakçıya durumu anlatmıştı. Kadın müşterisinin ballı olduğunu onu karşılamak için geldiklerinde anlamıştı. O beyaz arabanın oldukça pahalı olduğunu biliyordu.

Chistian tekrar cama boğaza döndü ve bu evin büyüklüğünü bir kez daha düşündü. 3 katlı evin 14 odası vardı ve o sadece 1 kişiydi. Sanırım yanına birkaç çalışan alması gerekecekti.

"Fatih iyi derecede İngilizce bilen iki yardımcı bul ve bir de bahçıvan yada dur-" Biraz düşündü, bunu daha önce düşünmediği için kendisine kızdı. Sonuçta asistanı Fatih değil Hilaldi o zaman ona yardımcı olması gereken de Hilaldi.

"Sen bir şey yapma." Gülümsedi, o küçük inatçı cadıya cezasız bırakmayacaktı. Bacakları hala yürüdüğü anda sızlıyor ve beli de bacaklarından pek farksız değildi. Hala 13 kat çıktığı için Hilal'i suçluyordu.

"Şu balo, yarın mı?"

Fatih ruh hali sürekli değişen patronunu anlamlandıramıyordu.

"Evet efendim."

"Güzel, her şey tamamsa çıkalım." Fatih'in ona yolu göstermesiyle onu takip etti ve onları için evi tanıtan kadının elini sıktı. Kadın ondan etkilendiğini bir kez daha belli edercesine gülümsedi.

Arabaya süren Damon ve yanında oturan Fatih sürekli olarak aralarında geçen kısacık sohbetlerin arasındaydılar. Chistian arka koltukta hala yabancı olduğu şehri seyrediyordu. Hiç keşfe çıkmamıştı ve çıkmakta istemiyordu.

"Efendim, Lena hanım" Telefonunu onun için uzatan Fatih'ten aldı.

"Aşkım acıktım ben, benim yanıma bıraktığın bu adam tam bir salak girdiğim her mağazada beni rezil etti!"

Alnında oluşan kırışıklığın tek sebebi telefonun karşı tarafında ki kadındı. Onu ikna etmeden kapatmayacağı belliydi.

"Yorgunum Lena önemli bir işim var"

"Bende yorgunum ama en azından beraber bir şeyler yapmak için zaman yaratıyorum! Bana bir balo olduğundan bile bahsetmedin-"

Kahretsin! Chistian dudaklarından son anda fırlayacak küfüre mani oldu. Bunu düşünmemişti. Lena'yı İstanbul'a çağırdığında bunu hiç düşünmemişti.

GAVUR DAMAT (Atos Serisi-1)Where stories live. Discover now