Bölüm 7

3.3K 292 56
                                    

Sehun ne olduğunu anlamaya çalışıyordu ama temiz beyni bunlar için fazla  masumdu. Bay Shinva tanımadığı öğrencilerden birini duvara yaslamış öpüyordu. Adamın elleri ise pek hoş yerlerde gezmiyordu. Sehun daha fazla dayanamayıp elleriyle gözlerini kapattı. 

   Luhan gök kuşağının sevimli harketine gülümsedi. Sonra da son dönemlerin pahalı telefonlarından olan akıllı telefonuyla, hiç bir şeyi önemsemeden öpüşmeye devam eden öğretmen ve öğrencinin fotoğraflarını çekti. Toplamda üç poz çekti, ilkinde adamın yüzü net olarak belliydi. İkincisinde kızın ve üçüncüsündeyse her ikisininde. 

  Kızı tanımıyordu ama olsun. Luhan için kurunun yanındaki yaş önemli değildi. O sadece, o pislik adamı daha fazla görmek istemiyordu. Aslında adamı iyice döverek istifa etmesini sağlardı ama daha önceki okulunda edebiyat hocasını camdan attığı için sicili pek de parlak sayılmazdı. 

 ''Hadi artık okula git sen, çıkışta eve gel tamam mı?'' Bay Shınva öğrenciye göz kırparak söyledi. Kız ise yalandan utanarak '' Tamam Bay Shin. '' Diyerek onayladı. Luhan görüntüyle kusacak gibi oldu. O kadar nane ye sonrada utan. Öğk. 

   Her ikiside ordan uzaklaştığında Sehun ve Luhan yanlız kalmışlardı. '' Gittiler mi?'' Renkli saçlı çocuk elleri hala gözlerini kapatırken sordu. Luhan pembe küçük ama dolgun dudakların büzülüşüne baktı. '' Gittiler.'' 

 Sehun ellerini indirip etrafı süzdü. Sahiden de gitmişlerdi. ''Neden onları izlemek için buraya geldik ki?'' Luhan onun sorusuna göz devirip '' Ben geldim sen beni takip ettin Gökkuşağı. Yani birlikte gelmedik anladın mı?''  

  Sehun Luhan'ın yeniden kabalaşmasına sinir olmuştu. ''Eyşş neyse ne. Hem başkalarını böyle izlemek kötü birşey. Ben şimdi anneme ne diyeceğim.'' Luhan renkli saçlı çocuğa şok içinde baktı. Tamam onun masum olduğunu biliyordu ama buda fazla değil miydi be? Annesi, söylemezse nereden bilecek. 

''Bak şunlara.'' Luhan onun sorularını es geçmeyi seçmişti. Telefonundaki profesyonelce çekilmiş fotoğrafları gösterdi Sehun'a.  

 ''Neden bunları çektin?'' 

'' Neden olacak o adama birinin dersini vermesi gerekiyordu. Bende ona haddini bildireceğim.''

'' Ama bu çok yanlış.'' Sehun itiraz etti. Gerçektende bunun yanlış olduğunu düşünüyordu. Paparazilikti bu.

 '' Yanlış mı?  O adam evli ve karısı altı aylık hamile. Sence bu yanlış değil mi?'' Luhan sırtını duvara yaslayıp bacaklarını uzatarak rahat konuma gelmişti. Gökkuşağının itirazı sinirlerine bozsada, onu daha fazla kırmak istemediğinden ters davranmadı.

  Sehun duyduklarına inanamıştı. Yani o adamın bir çocuğu olacaktı öyle mi? Belkide Luhan haklıydı. Adamın karısı ve çocuğu için gerçekten üzülmüştü. '' Ben onlar için üzüldüm. Ne yapmayı düşünüyorsun?'' Ellerine bakarak sormuştu. Luhan'a bakmak istemiyordu. Onun haklı olması sinirlerini bozmuştu. Eğer adamın karısı ve çocuğu olmasaydı karşı çıkardı. Ama karısına böyle iğrenç bir şey yapmasına da gönlü razı değildi. Annesiyle birlikte izlediği dramalarda ki olaylara benziyordu, bu olay.

   '' Fotoğrafları okul idaresine vereceğim tabiki karısınada.'' Luhan kararlılıkla konuştu. 

''Peki ya bebeğe bir şey olursa kadıncağız hamile üzülüpte bebeğine zarar gelirse.'' Luhan olayı böyle düşünmemişti. Sehun söylediğinde haklıydı. Tamam kendini her zaman bir pislik gibi görmüş olabilirdi ama o asla masum insanlara zarar vermek istemezdi. 

 ''Sen olsaydın öğrenmek ister miydin yoksa aldatılmaya devam etmek mi isterdin.'' Sehun için bu sorunu cevabı basitti. O öğrenmek isterdi. Böyle bir şey kabul dahi edilemezdi.

TOMBİŞ SEHUNİE// HanHunWhere stories live. Discover now