Ev Arkadaşım

'Efsaneye inanır mısın?'

Şaşkınlıkla bi Güneş'e bi Poyraz'a bakıyordum. Kimden hamileydi? Nasıl kalmıştı? Nasıl kaldığını biliyordum da nys.
'Ne manağ Güneş?' diyiverdim.
'Hamileyim işte regl olmadım ben ya.'
Özel hayatın hakkındaki bildirme için tenks yelloz seni. Bize ne regl olmadıysan. Napıcaz kanallarını mı açıcaz sanki? Poyraz hemen araya girdi.
'Her geciken hamile mi oluyor Güneş?'
'Evet. Ama bu değişik bir şey. Bilmiyorum. Çocuğu içimde hissediyorum.'
'Güneş sen iyi misin? Hamile olsan bile içindeki zigot! Hissedemezsin.'
Biyolojimi  konuşturdum yine. Bu yelloz ne saçmalıyordu hala anlamış değildim.
Poyraz biraz stres olmuştu. Sonra elimden tuttu.
'Bizim gitmemiz gerek Güneş. Sen içeri gir istersen.' dedi. Haldır haldır beni sürüklemeye başladı.
'Ne oluyor Poyraz! Bana hemen açıklama yap!'
'Sana bir sürprizim var sevgilim. Hazır ol.'
Kesin yine bi boklar yedi bu. O yüzden böyle sürpriz falan yapacak. Gerçi benim işime gelir.😈

El ele yürümeye başladık.

'Nereye gidiyoruz?'
'Sanane.'
'Tamam.'

Sahilden yürüyorduk. Karnım her zamanki gibi acıkmıştı.

'Poyraz benim karnım aç.'
'Ee?'
'Aç işte!'
'Şaşırmadım desem? Her zaman aç. Sürekli aç.'
'Napayım lan tirrek?'
'Tirrek? İyice keko olmaya başladın sen he.'
'Senle sevgiliz koçum naparsın.' dedim gülerek.

Hemen bir burger kinge girdik. Allahım allahım. Çok seviyorum lan. Her şeyden çok. Düğünümü burda yapıcam. Allahım patatesler hamburgerler ranch soslar hardallar....

'Ben big king istiyorum. Kola ve patates büyük boy olsun. Yanında 12 li soğan halkası olsun. Ranch sos ve hardal alayım. Bir de kızartılmış peynir istiyorum. Poyrazcım sen ne yiceksin?'

Poyraz bana 😒 bakışı atarak King chicken dedi.

Yemeğimizi aldık ve yedik. Poyrazın patateslerini de ben yedim. Heheheheheheheh.

'Ee şimdi nereye?'

'Gözlerini kapat'
Gözlerimi kapadım ve beni götürmesine izin verdim. Götür beni sevdiğim...........
Burnuma bir öpücük kondurdu kereta.

'Şimdi gözlerini açabilirsin.'

Gözlerimi açtığımda karşımda ne göreyim? GALATA KULESİ.

'Oha. İnanamıyorğğğğğğm.'
'Galata kulesi efsanesini bilir misin? Galata kulesi aşık olmuş kız kulesine. Ama öyle böyle değil. Fena vurulmuş bizimki. Gel zaman git zaman buna kız kulesine mektuplar yazmış. Kız kulesi de severmiş bu çapkını. Ama aralarında koskocaman bir engel varmış... Deniz.. Birbirlerine mektuplar yazarlarmış ama ama ulaştırmazlarmış. Bir gün Galata kulesi kulesi pes etmiş artık. Yorulmuş sevip de kavuşamamakta. Uzaktan da severim demiş. Konuşamadan da. En güzel ben severim seni demiş. O gün bir karar almış. Kim benim kuleme sevdiği insanla çıkarsa onları evlendircem demiş. Ben sevdiğimde kavuşamadım, sevenleri kavuşturayım demiş. Efsane budur işte. Sevdiğinle çıkarsan galata kulesine evlenirsin derler. Benimle galata kulesine çıkmaya ne dersin?'

'Hayır.'

Poyraz şaşkınlıkla bana bakmaya başladı. Hahahahha ya tipini ısırırııım beee.
'Senle evlenmek istediğimi nerden çıkardın?'

Daha da bir şaşırdı tabiii. Yok daha fazla dayanamıcam.

'Tabiki de çıkarım sevgiliiiim.'

El ele girdik galata kulesine. Baya heyecanlıydım. Asansöre bindik ve baya kat çıktık. Galata kulesinin terasına çıktığımda tüm İstanbul ayaklarımın altındaydı. Önümde İstanbul, yanımda sevdiğim erkek. Benden mutlusu olamazdı.

'Seni seviyorum civciv.'
'Seni çok seviyorum meleğim.'

O an sarıldık. Ben bu kişiye aittim. Ben Poyraza aittim. Onu deliler gibi seviyordum. Gözlerine baktım. Bu çocuk işte. Beni seven çocuk. Benim için her şeyinden vazgeçen çocuk. Aşık olduğum çocuk..

****

UMARIM BEĞENİRSİNİİİİZ. BEN SENA ARKADŞALAR GERİ DÖNDÜM. BU HİKAYEYE MERVEYLE DEVAM EDİCEZ. UMARIM ESKİ OKUYUCALARIMI GERİ KAZANIRIMMM. HEPİNİ SEVİYORUM