'Hıı şey. HAYIR!'

38.1K 1.5K 223
                                    

Mutfaktaki işlemlerimizi bitirince yukarı çıkıp çantamı hazırlamaya başladım.
Eşofman, kalın hırka falan. Giderken altıma dar kot giyicektim. Siyahtı ama üstüne uygun bir şey bulamadım. Sonra kafama gelen cin fikrimle odadan çıktım.

Poyrazların odasına girdim. Poyraz da kendi için bir şeyler hazırlıyordu.

'Hey sorun mu var?'

'İlla sorun mu olması gerek?' dedim.

'Hııııı. Evet?'

'Tamam ya senden birkaç tişört alıcam da.'

'Onlar çok pahalı bikerem. Hayatta izin vermem.' dedi gülerek.

'Hııııı. İzin alan oldu mu?' diyerek dolaptan birkaç tişört kaptım ve odadan çıktım. Arkamdan koşarken kaçmama için üstüme atladı.

Yere düştüm ve acıyla inledim. O ise üstümde pis pis sırıtyordu.

'Bak ben bu pozisyonumuzu sevdim. Şimdi bana tişörtlerimi ver.'

'Vermem.'

'Vericeksin.'

'Vermicem ya.'

'Neyi vermiyorsun?' dedi Hazal gülerek. Aboo yanlış anlaşıldık.

'Ti-tişörtlerini.'

'Hı ben sizi yalnız bırakıyım.' Dedi Hazal gülerek.

'Be-bekle. Ben de geliyorum.' diyerek.

Poyrazın kollarından kurtuldum ve pıtır pıtır Hazalın peşinden gittim. Odaya girdiğimde Hazal kıkırdıyordu.

'Tek kelime dahi etme Hazal.'

Kızarıklığımla beraber Poyrazdan kaptığım tişörtlere baktım. Bir tanesi Nirvanaydı. Diğeri ise düz siyahtı. Bir tanesinde de değişik şekiller vardı. Nirvanalıyı dışarıda bıraktım ve diğerlerini dolaba koydum.

Kamp için gerekli hazırlıklarımı bitirip uykuya daldım.

****

'Burası iyi ya.'

'Abi burası pis.' diye söylendi Bulut.

'Bulut? Kamptayız. Tabiki de pis olucak.' diye söylendim.

'İyi be.' diye trip attı.

'Tamam buraya kuralım çadırları.'

Erkekler çadırları kurarken biz de kahvaltıyı hazırladık. Daha sonra hepimiz sofraya geçtik.

'Völlö Ömör öllörönö söğlök.'

'Öföyöt ölsön cönöm.'

'Oğzonoz doloykon konoşmoyon.'

'Tömöm.'

'Şaka maka lezzetli olmuş.' dedi Güneş.

'Ee ben yapınca.' dedi Poyraz. Biri egoistlik mi dedi?

'Sen mi? Yumur-'

'Ömür.'

'Tamam be.'

Yemeklerimiz bitirdik ve topladık.

'Ee hadi oyun oynayalım.'

'Futbol!' dedi erkekler.

'Tamam. Kızlara karşı erkekler.' dedim meydan okurcasına. Neyime güveniyorsam. Şut ne onu bile bilmiyorum. (Tamam o kadar değil hani şu topa vurmaları.)

Hazal ve Rüzgar kaleci olmuşlardı.

'Hey top bizde.' dedim.

'Buyrun. Nasıl olsa yenicez.'

Ev ArkadaşımWhere stories live. Discover now