'Ölmek istiyorum.'

39.9K 1.6K 329
                                    

'Ömür ben gidiyorum.'

Şaşkınla baktım.

'Nereye?'

'Söyleyemem. Sadece uzak bir yere.'

'Nasıl? Hiçbir şey anlamıyorum.'

'Biz artık Rüzgarla başka bi eve taşınıcaz belki başka şehir belki başka ülke.'

'Neden?'

'Öyle olması gerek.'

'Poyraz, neden?'

Sesim ağlamaklı çıkmıştı. İnanamıyordum.

'Ömür, nedeni yok. Öyle olması lazım.'

'Görüşemicek miyiz hiç?'

'Hayır.'

'Poyraz bunlar bana çok saçma geliyor. Neden gidiyorsun nereye gidiyosun hiçbir fikrim yok. En önemlisi beni neden bırakıyosun? Bana söz verdin. Ben sana güvendim Poyraz. Ben seni sevdim sana alıştım. Bir erkek nasıl sevilir sen de öğrendim. Seni kıskandım. Beni ağlatmana, kırmana rağmen hep affetim çünkü sana ihiyacım vardı. Senin de bana vardı hani? Öyle demiştin bana. Neden gidiyosun şimdi bunu bana söyle lütfen. Beni bırakma Poyraz.'

Hiçbir şey demeden bana baktı.

'Kendine iyi bak Ömür.'

'Bu ne demek şimdi? Daha dün birlikte uyuduk, gezdik, eğlendik. En önemlisi öptün beni Poyraz. Beni bırakıp gidiceksen niye bana umut verdin? Neden seni seviyorum dedin? Neden bana böyle güzel anları yaşatıp bi anda gidiyorum diyosun?'

'Sadece son günlerimiz güzel olsun istedim.'

Ağlıyordum ve buna engellimiyordum.

'Bravo sana. Çok teşekkür ederim hayatımın en güzel günüydü takii 5 dakika öncesine kadar. Ben her şey farklı olucak sanmıştım. Yani anlamıyorum hiçbir şey Poyraz. Bir şey mi yaptım sana? Benim ne hayallerim vardı biliyor musun sen?'

Bir şey demedi, diyemezdi.

'Biz daha hiçbir şey yapmadık ki. Biz daha senin çıkıcaktık ben sana trip atıcaktım. Sonra tam giderken sen beni öpücektin. Beni kıskanacaktın hatta bir erkek bana baktı diye onu dövücektin. Aynı üniversiteyi kazanıcaktık. Birlikte okuyacaktık. Evlinecektik. Balayına gidicektik Antalyaya. Sen bikini giymeme izin vermicektin . Ben sana kızıcaktım. Seni odadan atıcaktım. Sonra bavulunu camdan atıcaktım belki? Sonra çok alışveriş yapıp kredi kartı limitimi doldurcaktım sen bana kızıcaktın. Ben sana tekrar küsücektim. Barışmak için beni yemeğe götürecektin. Çocuklarımız belki de torunlarımız olucaktı. Biz daha bunları yaşamamışken sen nereye gidiyorsun?'

'Ömür Zorlaştırma.'

Gözlerini kaçırıyordu.

'Neden ya? Bana açıklama yapmak zorundasın!' diye bağırdım.

'Ömür yeter.'

'Ya Poyraz nasıl yeter ya? Sen olmazsan ben biterim. '

Bir şey demedi.

'Beni sevmedin değil mi?' dedim.

Bir şey diyemedi.

'Ben de öyle düşündüm. Keşke seni hiç tanımasaydım. Senden nefret ediyorum Poyraz.'

Diyerek arkama bakmadan yürümeye başladım. Ağlıyordum. Ellerimle gözlerimi silip yürümeye devam ettim. Kendimi hissetmiyordum. Duygusuzlaştım. Çimenlerde koşmaya başladım. Sonra durdum ve yere çöktüm. Yüzümü kapadım ve ağlamaya devam ettim. Neden gidiyordu? Nereye giyordu? Beni sevmemişti. Ben her şeyi farklı düşünmüştüm. Ahmağın tekiyim. Lanet olsun. Ölmek istiyordum. Nasıl bir anda oldu bu olaylar? Yani of.

Bu olanları unutmak istiyordum. Çimenlere uzandım. Lütfen sadece bi kabus olsun.

*****

*Sizce Poyraz nereye gidiyor?

Ev ArkadaşımDove le storie prendono vita. Scoprilo ora