'İki canavar.'

45.7K 1.8K 132
                                    

Rüzgar yanıma oturdu.

'Ömür yarın bir şeyler yapalım mı?'

'Olur.'

Yan koltukta duran Poyraz'a baktım. Onunda gelmesini istiyordum.

'Poyraz sen de gelmek ister misin?'

'Valla çok iyi olur.'

'Hazala da söylerdik ama o yarın Almanayaya ailesinin yanında gidicekmiş. 2 hafta kalıcakmış zaten şimdi de babaanesiyle.' dedim.

Hazalsiz iki hafta nasıl geçicekti bilmiyorum onu özliyecektim.

'O zaman yarın onu havaalanında bırakırız ve gezmeye gideriz.' dedim.

'Uyar.' dediler.

******

Sabah erkenden kalktım. Karnım çok feci ağrıdıyordu. Yoksa? Hemen banyoya koştum. Kilitli. Şimdi aşağıda inemem.

'Hadii.'

'Ömür bekle bi tuvallette rahat bırak.'

'Ya Poyraz hadii.'

Çıktı ve bana bakış attı. Yanımdan uzaklaştı ve bi an da arkasına döndü. Banyoya giricektim ki;

'Sen regl mi oldun? Ne bu telaş?' dedi gülerek.

'Ne saçmalıyosun. Sıkıştım.' dedim.

Bana yav he he bakışı atıp odasına gitti. Tuvalete girdim ve gerekli işlemleri hallettim. Banyodan çıktım ve kahvaltıyı hazırlamak için aşağı indim. Krep yapmaya başladım. 2 yumurta, 2 bardak süt, 2 bardak un falan bunları çırpmaya başladım. Arkamdan Poyraz geldi.

'Bal gibide olmuşsun.' dedi gülerek.

'Ne olmuşum?'

'Regl.'

'Of Poyraz ne saçmalıyosun?'

'Banyonun çöpünde gördüm. Boşuna inkar etme.' dedi gülerek. Ben utandım, kızardım tabi. Krep yapmaya devam ettim.

'Hişt utanma kız. Doğanın kanunu bu.' dedi alayla. Ben de buna daha fazla katlanamadım ve suratına un fırlattım.

'Bunu sana ödeticem güzellik.'

Diyerek banyoya gitti. Banane hakketmişti. Onu takmayarak sofrayı kurmaya devam ettim. Sofrayı kurmayı bitirince böğürdüm.

'Rüzgaar. Poyraaz. Yemek hazır.'

Olum kendimi anne gibi hissettim la. Geldiler. Poyraz unlardan kurtulmuştu. Yemeğimizi yedik.

'Sofra sizindir beyler, ben hazırlancam.' diyerek yukarı çıktım. Kıyafet olarak gömlek giydim. Altına da kot pantolon. Hafif bi makyaj yaptım ve aşağı indim. Bizimkiler sofrayı toplamışlardı.

'Neyse siz giyinin ben de kahve yapıyım.'

Kahveleri yaptım ve terasa çıktım. Onlarda giyinip yanıma geldiler. Sohbet eşliğinde kahvelerimizi içtik.

Sonra Hazal'ı aradım.

'Naber sümüklü.' diye açtı telefonu.

'İyidir. Ne zaman havaalanına gidiceksin?'

'10 dakika sonra çıkarım.'

'Tamam sen hazırlan canım.'

Hazalın havaalanına gidiceğimizden haberi yoktu. Ona süpriz yapıcaktık. Hemen evden çıktık ve havaalanın gittik. Çok kalabalıktı hiçbir şey gözükmüyordu.

'Onu buldum.' dedi Poyraz. Yanında babaannesi vardı.

'Oha Ömür.' dedi şaşırmıştı.

'Bak 2 hafta pek konuşamayız ama müsait oldukça beni ara.'

'Tabiki. Hişt ağlama lan. Alt üstü iki hafta. Hadi geç kalcam.'

'Tamam iyi yolculuklar.' diyerek onu uğurladık. 2 hafta Hazal olmayacaktı ve ben evde 2 canavarla birlikteydim.

'Evet şimdi ne yapalım?'

'Yemek yiyelii.' dedim. Abi ben hep açım hem açım. Yok böyle bir sey.

'Tamam nereye gidelim?' dedi Rüzgar.

'Canım pizza çektii.'

'Tamam o zaman.'

Pizzacıya gittik ve tam 8 dilim yedim. Biraz ayılaştım. Tamam.

'Şimdi?'

'Lunaparka gidelim!' diye bağırdım.

*******

UMARIM BEĞENİRSİNİİİİZZ. ^^

Ev ArkadaşımWhere stories live. Discover now