⭐ Denizin Mavisi ⭐

8.6K 858 352
                                    

"Olmamasına razıyım, oluyormuş gibi olmasın yeter."
-Franz Kafka

4.Bölüm ✍

"İyi misin? Neden atlıyorsun yola öyle?!" Kolumu tutan kişiye döndüğümde gördüğüm tanıdık yüz daha da şaşırmama sebep olmuştu. Transa girmiş gibi hareketsiz durmuş, kolumu tutan eline bakıyordum. Kendimi kontrol etmeye çalışıyordum ama bunu başarmak şu durumda oldukça zordu.

"Ölmek mi istiyorsun yoksa?!" Söylediklerini uğuldayan kulaklarım yüzünden doğru düzgün duyamıyordum. Ellerim iyice titremeye ve gözlerim seğirmeye başladığında "Dokunma bana! Bırak kolumu!" diye yüksek sesle bağırdım ve kolumu hızla çekip onun ellerinden kurtardım. Bir krizin eşiğinde olduğumu biliyordum. O ise benim bu tavrım karşısında kocaman açtığı mavi gözleriyle, şaşkın bir halde bana bakıyordu.

"Bu neydi şimdi?" dedi, kaşlarını çatarak.

"Hayatını kurtardım kızım! Böyle mi teşekkür ediyorsun?" Sinirli bir sesle söylendiğinde, bir türlü ona odaklanamıyordum. Tek düşündüğüm şey buradan bir an önce uzaklaşmak, beni sakinleştirecek bir şeylerle uğraşmaktı. Aksi halde kendime ve çevremdekilere zarar verebilirdim. Daha önceden başıma gelmemiş bir şey değildi çünkü.

"Kurtarmasaydın!" diye bağırdım kendimi tutamayarak. Bir yandan da derin derin nefes almaya çalışıyordum. Dizlerim karıncalanıp gözlerim karardığında ise daha fazla duramadım ve kendimi zorlayıp koşmaya başladım.

Arkamdan bir şeyler söylemişti ama, koşarken kulağımda yankılanan kalp atışlarımdan dolayı ne dediğini seçememiştim bile. Koşmaktan nefesim daraldığında kısa bir süre durdum ve art arda öksürdükten sonra güç bela kaldığım yurda gelebildim. Kendi kaldığım odaya nasıl çıktığımı bilmiyordum ama tek bildiğim daha koltuğa varamadan halıya yığıldığımdı.

π

Genç adam kafede oturmuş arkadaşının gelmesini bekliyordu. Elinde döndürdüğü telefonunu durdurdu ve ekranı kaldırıp saate baktı. Şimdiye gelmiş olması gerekiyordu. Sıkkınlıkla bir nefes verdi ve bakışlarını etrafta gezdirdi. O an, dikkatini kafenin dışındaki bir kız çekti. Bu kızı bir yerden tanıdığını düşündü. Daha dikkatli baktığında ise hatırlamıştı.

Bu kız, kafeteryada çarpıştığı ve birkaç gün evvel tekrar karşılaştığı kızdı. Onun burada ne aradığını bilmiyordu. Bu aralar sürekli karşısına çıkıyordu. Buna pek anlam veremese de onu izlemeye koyuldu. Kız, hemen camın önünde durmuş, küçük bir çocukla konuşuyordu. Bu çocuğun orada olduğunu daha önce fark etmemişti. Zaten kafeye geleli de çok olmamıştı.

Konuşmaları, tam net olmasa da duyuluyordu. Camlar filmli olduğundan onlar içeriyi göremiyordu ama genç adam onları görebiliyordu. Aralarında geçen konuşmaya ister istemez şahit olmuştu.

Çocuğun "Sen nereden biliyorsun ki? Daha önce köpek oldun sanki!" dediğini duyunca elinde olmadan güldü.

Daha sonra kızın, üşümemesi için kendi montunu çocuğa vermesini, ailesini bulmak için ona yardım edişini ilgiyle izledi. Can sıkıntısı çoktan geçmişti ve beklediği arkadaşını bile unutmuştu.

Denizin MavisiWhere stories live. Discover now