"Başka birşey getirmemi ister misiniz?" Şirket cafeteryasında misafirperverliği ile babamın kalbini çalmaya çalışan asistan kıza bakıyordum. "Olmadı böyle. Size makine kahvesi vermek içime sinmedi." Elinden geleni yapıyor Kaya Holding'in patronunun gözüne girmeye çalışıyordu. Dedikodudan arta kalan vakitlerini entrika dolu planlar yaparak geçirdiğine emindim. Bazen aşırı masum bazen aşırı sinsi olan kızı incelemeyi bırakıp babama döndüm.
"Odamda konuşabilirdik."
"Böylesi daha iyi."
Etrafıma bakınıp gülümsedim. Benimle yalnız kalmaktan kaçınıyordu. Çıldırmamdan kontrolden çıkmamdan ürküyor gibiydi. Son karşılaşmamız hiç hoş olmamıştı. Anıl'a ben kızımı süründür dedim diye posta koyarken yakalanmış beni çıldırtmıştı. Bir daha da birbirimizi görmemiştik.
Şimdi karşıma geçip Sevgi hakkında konuşmaya çalışıcaktı. Yalnız olmak istememesine hak veriyordum. Sonuçta ben bile onun adından o ismi duyduğumda ne yapabileceğimden emin değildim "Ne konuşucaksın? Kısa olsun."
"Başka birşey isterseniz getirebilirim." Sandalye çekip çaprazıma oturan asistan kıza kocaman açılmış gözlerle bakıyordum. Aramızdaki gerilimi hissetmiyordu. Baba kız tatlı tatlı konuşacağımızı falan sanmış olmalıydı. Üstelik böyle birşey olsa bile şuan burada bizimle oturması deli saçması sayılırdı. "Tatlım ne yapıyorsun?"
"Sanada kahve getirmemi ister misin?"
Sorduğum şeyde tam olarak buydu zaten. Derin bir nefes alıp yavaşça verdim. Daha ne yaşayacaktım acaba.
"Ahhh! Sizin baba kız baş başa konuşucaklarınız vardır." Mahçup bir şekilde gülümsedi. Jetonu gerçekten çok geç düşüyordu.
"Ben sadece Ela Hanımın babası ile tanışmak istedim. " Elini elime koyup başını omzuma dayadı. Ne ara bu kadar sıkı fıkı olduk inanın bilmiyordum. Birlikte depoda başbaşa bolca vakit geçirdiğimiz doğruydu. Ama bu kadar sırnaşıcak kadar dostmuyduk? Cevabım kesinlikle hayırdı.
"Ela Hanım bizim şirketin elması pırlantasıdır."
Sıradan bir baba ile karşılaşmış gibi beni övmeye başlamıştı. Amacı beni babama överek kalbimi fethetmek olabilirdi. Yada aksini düşünüp kızını överek babayı feth etmekde olabilirdi. Her iki seçenektede söylediklerinin ona bir faydası olmayacaktı.
"Burada herşey ondan sorulur. Onsuz bu şirket batar. Kimse birşey yapamaz."
Gülmemek elimde değildi. O beni övüp göklere çıkardıkça babam kıpkırmızı kesiliyordu. Planlarının suya düşmüş olması yetmiyormuş gibi birde gözünde yılın elemanı seçilmek üzereydim. Anıl'ın bana çektirdiklerini bir bilse içinin yağları erirdi ama hiçbir zaman öğrenemeycekti.
"Öyle ki büyük parton küçük patron, hep onu mutlu etmek için uğraşıyorlar." Asistan kız ateşli ateşli şirkette benim önemimi anlatırken babam beni süzmeye başlamıştı.
YOU ARE READING
Taş Kalpli Barbie ( Tamamlandı)
RomanceBabasının inadına üvey kardeşiyle küçük bir iddia uğruna okuldaki garsonu kendine aşık etmeye karar verdiğinde pişman değildi Ela. Yada o kişinin duygularıyla oynayıp işi nikah masasına kadar uzattığında da. Asla aşka inanmamış yaptıklarında kendini...