70. Bölüm Romantizm Rekoru

6.9K 481 111
                                    

Ela'nın Bakış Açısı

"Güzel yedik."  Sandalyede yavaşça arkama yaslanıp haz dolu bir şekilde sırıttım.  Önce çatal ve bıçakla başlayan balık yeme eylemim et balık kelle bunlar yenir elle diye sonlanmış bambaşka bir levele atlamıştı.

"Gerçektende değişmissin Ela Kaya." Şişen göbeğimi sıvazlamayı bırakıp Anıl'a baktım. Çoktan gecenin anlam ve önemini, romantizm yarışımı  unutmuş kendimi hazımsızlığıma kaptırmıştım.  Öyleki biraz daha Anıl bana seslenmese kıyafetlerim beni sıktığı için düğmelerimi açmaya başlayabilirdim. Pantalondan çoktan feragat etmiş özgürlüğümü ilan etmiştim.

" Kim derdi ki çimlere oturmak bir yana ağaçlardan üzerine yaprak düşücek diye mızmızlanan Ela benimle karşışıklı on parmak balık yiyecek. Hemde yıllar sonra herşeyin başladığı yerde."

"On parmak değil." İşaret parmağımı havada sallayıp cıkcıkladım. Biraz olsun aşırı lezzetli olan balık yüzünden kendimden geçmiş olabilirdim. Ya ben yemek yerine deniz ürünü pişirmek için yaratılmıştım yada bu tadı çok özlemiştim.

Masada kalan son balığa gözlerimi dikip Anıl'a baktım. Bakışlarımla yiyip yemeyeceğini anlamaya çalışıyordum.Ona göre hamle yapmaya karar vermiştim . Tamam azbuçuk romantizm den düşük bütçeye geçmiş olabilirdim ama gecenin ilerleyen saatlerinde rakamları tavan yapmaya kararlıydım.

"Yiyebilirsin."

"Çöpe gitmesin diye yoksa bende doydum da..." Kalan son balığı mideye indiriken çaktırmadan Anıl'a bakıyordum.  Halinden aşırı memnun duruyordu.  Sürekli beni izliyor saniye başı her hareketimde gülme krizlerine giriyordu.

Annesinin ölüm yıl dönümünde onu mutlu etme görevimi gerçekten çok güzel yerine getirmiştim.  Annesi demişken...

Yavaşça yerimde doğrulup arkamızda kalan ağaca baktım. Yağlı parmaklarım düğmeleri açık pantolonum... Hiç de  iyi bir gelin adayı gibi görünmediğime emindim.

Elimi peçete ile silip zar zor düğnelerimi kapattım.  Bir oturuşta iki beden genişlemek mümkün değilse eğer gerçektende feci yemiştim.

"Yediklerimizi eritmeye ne dersin?"
Bana elini uzatan Anıl dans etmek için reverans yaptığında ben bu şişlikle yürüyüp yürüyemeyeceğimden emin değildim.

Kısık müzik okul bahçesinde yankılanırken gülüşlerimiz birbirine karışıyor kollarında biraz daha uzun durmamı isteyen Anıl bir şarkı bitmeden diğerini açıyordu.

Bu günkü süprizin ardından aramızda birşeylerin değişeceğinden emindim.  Ama bu kadar hızlı ve ani bi değişim aklımın ucundan geçmemişti. Bir zamanlar beni öpmemek için saçlarımı karıştıran Anıl şimdi bambaşka bir adam dönüşmüştü. Dans boyunca defalarca dudaklarıma kondurduğu öpücükler, bana olabildiğince yakın duran bedeni hoş ama tehlikeliydi. 

Heyecanlanmama neden oluyordu.  Birde başını saçlarıma gömüp derin derin nefes  alışı yok muydu?  İşte o an tüylerim diken diken oluyor ayaklarımın bağı çözülüyordu.

Belimdeki elleri olmasa,  beni sıkı sıkı tutmasa gerçekten yere düşebilirdim. Ama o... Aşırı lezzetli bir şekere sarılan küçük bir çocuk gibiydi.  Bana bakan gözleri her an paketi açıp seni kıtlayabilirim diyordu.

Düne kadar şeker komasına girmeye kararlı ben bu gün işler ciddiye binince biraz ürkmedim desem yalan olurdu. Gün uzundu... Gece daha uzun...

Başımı yavaşça aşağı eğip orada olduğunu bildiğim denizden  babam çıksa yerim adlı balıkdan oluşma göbeğime baktım. Uzun ince bacaklarım ve lolipop göbeğimle sekiz adet baklavalı Anıl karşısında hiç sansım olmayacağından emindim. İlk seçenek  cazibem ile işi kapatmaya çalışabilirdim...

Taş Kalpli Barbie ( Tamamlandı)जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें