Babasının inadına üvey kardeşiyle küçük bir iddia uğruna okuldaki garsonu kendine aşık etmeye karar verdiğinde pişman değildi Ela. Yada o kişinin duygularıyla oynayıp işi nikah masasına kadar uzattığında da. Asla aşka inanmamış yaptıklarında kendini...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Yüzümde otuz iki diş bir sırıtış o mükemmel günün geldiğini bilmenin verdiği sevinci yaşıyordum. Sonunda Anıl ile evleneceğimiz an gelip çatmış geriye sadece ama sadece gelinliğimi giyip saçımı yapıp Romeo'mun kollarına koşmak kalmıştı.
"Burası mı?" Etrafımda halka oluşturmuş dostlarım, prenses küstahlığında önümde duran 4 katlı ultra lüks binaya baktım. Benim için özel olarak kapatılmış mekan tüm gün düğün hazırlığım için bana hizmet etme kararı almıştı. "Güzelmiş,beğendim."
Yorumumla rahatlayan Esin sevinçle yerinde sıçrarken ben hala daha herşeyin farkında olduğumu nasıl farketmedi onu düşünüyordum.
Kına gecesinden sonra gün boyunca bekarlığa veda partisi diye söylendiğim için küçük bir parti düzenlemişlerdi. Kutlama boyunca alkolün etkisi ile sayısız pot kırsamda bir kez bile farkına varmamış üstüne birde ilişkiyi ağırdan alan Bahadır'a söylenip durmuştu.
Evlenmek üzere olduğu yalanını söyleyen biri için aşırı dikkatsiz davranan Esin şuan hiçbirşeyi hatırlamıyora benziyordu.
"İçeri geçelim mi Ela." Gülümsedi. Kapıyı açıp içeri geçmem için bekledi.
Gerçektende bana prenses gibi davranıyordu.
Günün esas konuğunun ben olduğumu bilsemde bu halleri utanmama neden oluyordu. İç sesim daha ne kadar rol yapmaya inandırıcı olmayan bahaneler sunmaya devam edicekler diye sorgulamakla meşguldü.
Birkaç saat içinde evli bir kadın olucaktım ama hala daha beni kandırmaya çalışmakla meşgullerdi.
"Hepimiz mükemmel bir şekilde düğüne hazırlanmalıyız."
"Tabi ki." Başımı salladım.
"Kimin gelin olduğunun bir önemi yok, hepimiz çok güzel olmalıyız."
Gözlerim kısık Esin'i inceliyordum. Çaktırmadan gelin saçını nasıl yaptırıcaktı çok merak ediyordum. Hele ki gelinliği bana giydirmeleri...
Son anda düğün yerinde bana cee yapmaya kararlılardı bundan emindim. Ama imkansıza uğraşıyor olmaları ironikti.
En aptal insan bile etrafında dönen çalışanlardan şüphelenir, ona yapılan önemli olan senin arzuların baskısından bir şeyleri anlardı.
"Binayı kapatmaya gerek yoktu." Üzerimde çalışanların gergin bakışları girişte tedirgin bir şekilde dikiliyordum. Terkedilmiş kasabaya dönen koca binada bizden başka kimse yoktu.
Kayınpederim yine yapacağını yapmış herşey mükemmel olmazsa binayı yıkıp yerine çocuk parkı kurduracağını söylemişti. Sunulan tehtidden korkan mekan sahibi bir günlük güzellik merkezini kapatmayı sadece bize hizmet etmeyi seçmişti.
