can't smile without you | yoonkook

a m a bulamadım

"Bir şey mi oldu Yoongi? Iyi görünmüyorsun."

Delikanlı, düşüncelerle dolu bakışlarını Jungkooka çevirdi.

"Uykusuzum."

Yalan söylemişti. Gittikçe karışık olan kafası Jungkook'a yalan söylediği için suçluluk duygusuyla doldu. Her ne kadar iyileşiyor olsa da şu an bulunduğu durum sağlığı için tehlikeliydi.

Jungkook da Namjoon'dan ve internetten edindiği bilgilerle genç olanı gozlemlediğinde ters giden şeyler olduğunu fark etti.

"Ders başlayana kadar biraz uyu, ben seni uyandırırım. "

Onayladı Yoongi. Şişme montunu yastık olarak kıllanıp başını sıraya koydu. Gözlerini kapatmış fakat bir türlü düşüncelerinin sesini kesip uyuyamamışken kapının önünde dikilen öğrencilerin radarına 12-1 in güzel ve zeki kızlarından biri takıldı.

Karamel saçlı genç kızın yüzünde endişe vardı. Heyecanla kapının önünde dikilen erkeklere yaklaştı.

"Yoongi sınıfta mı?"

Bu kız 12-1 de Yoongi'yi tek önemseyen kişi olan Wheein'den başkası değildi.

Geveze gençlerden biri kafasını içeri uzatıp arka sırada uyuyan Yoongi'ye baktı. Geri tırnağının ucunu kemiren kıza dönüp yandan bir gülüş attı.

"Evet, içeride."

"Çağırabilir misiniz acaba? "

Sürekli kötü bir sınıf olarak tanıdığı 12-4 sınıfından gelen gürültüler ürkütüyordu Wheein'i.

"Güzelim o işler öyle olmuyor. Geç içeriye misafirimiz ol. Yoongi buraya gelemez."

Başka zamana ertelerim diye düşünüp geri adım attı genç kız. Arkasını dönüp biraz ilerlemişken dayanamayıp bir anda kapıya yönelip içeriye girdi. Ortam korktuğu gibi değildi. Normal bir sınıftı gördüğü. Kendi sınıflarındaki gibi eğlenen oğlanlar vardı yalnızca. Onca erkeğin arasında tek kız olduğu için gerilerek ilerlediğinde kapının önündekilerden daha fazla aç kurt başına üşüştü.

Kurtlar zevkle ve sapkınlıkla ulurken yangın merdiveninde olanlardan dolayı bir türlü uyuyamayan Yoongi de başını kaldırıp neler olduğuna baktı. Aç gözlü kurtların arasında kırmızı başlıklı kız gibi ürkekçe duran Wheein'i görünce kendisini izleyen Jungkook'un bakışları eşliğinde hızla aç kurtların arasına daldı.

"Wheein burada ne arıyorsun? "

"Sana söylemem gereken bir şey vardı Yoongi. Çok önemli."

Yoongi Wheein'in kolundan hafif tutup sınıfın dışına sürükleyeceğinde aç kurtlar avlarının ellerinden kaçırılmasına sinirlendiler. Ne olacaksa her şey bu sınıfın içinde olmalıydı. Baş kurt Jackson'un koyduğu sınıf içi güven ve güvenlik kuralıydı bu.

Herkes birbirine güvenecekti.

"Bırak!"

kurtlardan biri kapıya ulaşmaya çalışan Yoongi'yi sınıfın icine itekleyince oturduğu sıradan fırladı Jungkook.

Kurt sürüsünün arasına dalıp Yoongi'yi itekleyenden başlamak üzere hepsine yumruğunu savurmaya başladı. Ardından bu güçsüz kurtları es geçip sinirle arka sırada oturan baş kurta doğru ilerledi.

"Ne boklar yediğini sanıyorsun Jackson?"

Jackson oldukça sakin bir şekilde yanıtladı sorusunu.

"Başından beri sınıfın kuralı bu. Sende buna uyuyordun şu zamana kadar. Kuralları bahane edip dostlarını yarı yolda bırakan sen; şimdi noldu da kuralları sorgular oldun? "