k o e s g u y

5.4K 551 329
                                    

Ikinci oturumun başlamasına yarım saat kala Jungkook tek başına sınıftan içeriye girdiğinde, henüz bir öğrenci vardı sınıfta.

Sınıfta tek oturan öğrenci kapının açılma sesiyle, başını yasladığı sıradan kaldırıp gelenin kim olduğuna baktığında bakışları kesişmişti iki eski dostun. Jungkook elleri ceplerinde kendi sırasına doğru yürürken, yalnız olmalarının Yoongi'nin dediği gibi aralarını düzeltmek için bir fırsat düşünüyordu.

"Erkencisin?"

Jungkook orta bölümdeki sıranın üstüne oturup köşe başındaki arkadaşına baktığında, boş bakışlarla kendisine baktığını gördü. Az çok tanıyordu Jackson'u ve şuan o boş bakışların ardındaki şaşkınlığı da görebiliyordu. Muhtemelen kendisiyle konuşmasını beklemiyordu.

"Sen de öyle... Seninki nerede?"

Jackson kendine gelip sorusunu yanıtlayınca, Jungkook da kaşlarını çattı.

"Benimki? Kimden bahsediyorsun?"

"Bilmezlikten gelme! Yoongi'den bahsettiğimi biliyorsun. "

Bakışlarıyla savaştılar bir süre, en sonunda Jungkook pes etti. "Kuzeninin yanına uğradı."

" Kuzeni mi o kim?"

"Namjoon ho- dur hayır... Bunu bilmemen gerekiyordu. Dostum, bak bunu kimseye söylememen lazım. Yoongi ile ilgilenmek için bu okulda çalışıyor, öğrenciler öğrenirse bunu kötüye kullanır ve adam işinden olur."

"Jungkook, beni tanımıyor gibi konuşma. Kimseye söylemeyeceğimi biliyorsun."

Jungkook kafasını onayladı. Jackson'a bu konuda güveni tamdı. "Ama özellikle seninkine dikkat et."

"Benimki?"

"Bilmezlikten gelme. Bambam'a karşı boş olmadığını biliyorum. Bambam iyi çocuk ama o saklayamaz hemen söyleyiverir başkalarına. "

Jackson Bambam'dan bahsedildiğinde aptal gibi gülmek üzereyken kendine geldi. Toparlanıp sert bakışlarını Jungkook'a odakladı.

"Jungkook, ne sikim çeviriyorsun?"

"Bir şey çevirdiğim yok."

Yavru köpek gibi uysal cevap veren Jungkook'a inanamazcasina baktı Jackson.

"Bu takındığın tavır da ne öyleyse? Neden benimle konuşuyorsun? "

"Sadece senin de dediğin gibi kavga etmek dışında, beraber takıldığınız günleri özledim. bu saçma gururlu tavırlarımiza bir son vermek istiyorum."

"wow bu çok açık oldu! " dedi jackson kaslarını sahici şaşkınlıkla havaya kaldırarak.

Jungkook eliyle saçını karıştırıp, sıkıntıyla baldırlarına vurmaya başladı. Sonra geçmişin karanlığının aydınlığa dönüşeceği umuduyla başını kaldırıp Jackson'a baktı.

"Yugyeom ile de görüşmek istiyorum, üçümüzün olacağı bir buluşma ayarlayabilir misin?"

Karşılıklı attıkları sert bakışların yerini sıcak duygular aldığında Jackson oturduğu sıradan ayaklandı. Jungkook da eski günlerden kalan kırıkları yüzünden ağlamaklı ifadesiyle Jackson gibi ayaklandı.

Karşı karşıya dururken Jackson sesinin çatlamamasına çalışarak "Bu günü bekliyordum " dedi.

Sonrasında birbirlerinin omuzlarına gömülüp sıkı sıkıya sarılırken sınıfa yeni girmekte olan öğrenciler gördükleri manzara karşısında ıslık çalıp tezahuratlar eşliğinde bağırdılar.

can't smile without you | yoonkookWhere stories live. Discover now