3. Bölüm |Tehdit|

164K 6.1K 396
                                    

Şu sıralar vizelerimden vakit bulamıyorum dostlar. Hafif düzenlemeye bile fırsatım olmadı direkt atıyorum sonra bakacağım bölümlere. Sıkılmadan okuyacağınız bir bölüm olur umarım. :)

Sizlerin zihnine yazılarımla ulaşmak, Açelya'yı kafanızda kurmak benim için harika bir duygu! :) <3

*******************
Az sonra azarlanacağımı düşünmüştüm ama müdüre sadece "Seninle bir anlaşma yapmak istiyorum." demişti. Bunu sakin bir şekilde söylemesi bile iyi bir anlaşma yapacağını düşündürtmemişti bana. Anlaşmaları sevmezdim. Anlaşmalar zorunluluktan ibaretti. Zoraki olan her şeyden nefret ederdim. Anlaşmayı kabul etmeyeceğimi bilsemde "Ne gibi bir anlaşma ?" diye sordum.

Ela gözlerini üzerimde gezdirdi ve hala ona yakışmadığını düşündüğüm beyaz renkli eteğinin cebine elini yerleştirdi."Beni izle." Dedi ve hızlı bir şekilde Açelya'nın birinci oteline doğru ilerlemeye başladı.

Çimlerin ıslaklığı sayesinde az daha kaymakta olan bir adam elinde belgelerle müdürenin önüne geldi.Bende adımlarımı yavaşlattım.

"Yarın gerçekleştirilecek partiye ünlü bir şarkıcı davet etmek ister misiniz ?" diye soran adam alnındaki terleri silmekle uğraşmadı.Otuzlu yaşlarında olmalıydı.Müdüre "Gerek yok." Diye söylendi ve adamın elindeki kağıtlardan birine imzasını attı.Sıkılmıştım.Güneş zaten saçlarımı yakacak kadar sıcakken gölgelikte durmamak bir delilikti.Müdüre ilerlemeye devam ederken adam arkasındaki ekibe "Etrafa kameralar yerleştirin.Yarın saat sekizde canlı yayın yapılacak." Diye bağırdı.

Bu partiye katılmayı düşünmediğim için müdüreye doğru olan adımlarımı hızlandırdım.Şuan Ezel'in mi yoksa müdürenin mi yetkisi altında olduğumu bilmiyordum ama umrumda da değildi.

Uzun ve sessiz bir yürüyüşten sonra müdürenin odası olduğunu düşündüğüm yere geldik.Siyah koltuğa oturdu ve gri renkteki masanın üstündeki kalabalıktan bir kağıt çıkardı.Kağıdın üstünde yazılan yazıları okuyamıyordum.Müdürenin ise benden imza istediğine emindim.

"Oturmaz mısın ?" diye kibarca sordu.Neyse ki bakışları onun bana karşı iyi olmadığını ele veriyordu.

"Gerek yok." Sesim buz gibi çıkmıştı. "Ne anlaşması?"

Gülümsedi."Sen Çınar'dan uzak dur bende ailenden uzak durayım."

Anlaşmada Çınar'ın adı geçeceğine zaten emindim ama ailemin adının geçeceğini tahmin etmemiştim.Ailemden başka kimsem yoktu.Ailemde şuan yanımda olmadığı için tek başımaydım.

"Ailemin tam olarak nerede olduğunu bilmiyorsunuz." dedim ve etrafı inceledim.Pek bir şey yoktu.Gri masa ve siyah koltuk zaten oldukça yer kaplıyordu.Duvarlarda bir kaç resim vardı sadece.Hepsi de küçük bir kız çocuğuna aitti.

Kahkası odayı doldurduğunda dikkatimi tekrar çekmeyi başarmıştı."Bulabileceğime eminim." Diye kesin bir dille konuştu.

"Bu saçmalık." Diye bağırdım.Beni sinirlendirmeyi başarmıştı.Daha ben bile babamın nerede olduğunu bilmezken bu kadın onu bulamazdı. Annemi ve üvey babamı da bulacağını sanmıyordum.

"Oğlum benim için her şeyden önce gelir. Onun için yapamayacağım bir şey yoktur."

Kaşlarım iyice çatılırken müdürenin beklemediği bir anda yumruğumu masaya koydum."Saçma sapan anlaşmanızı kabul etmiyorum.Aileme ne yaparsanız yapın."

AÇELYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin