34. Bölüm

24.3K 1.7K 653
                                    

Adim_Siyah  canım tekrar bu güzel kapak için teşekkür ederim. Ben çok beğendim yeni kapağımızı ellerine sağlık...

Lütfen hikayeye başlamadan önce yıldıza dokununuz.

herdem6060 beni takip etmeyi unutmayınız.

Ana sayfamda instagram linkim vardır. nerimanvurgunkitaplari instagram hesabını takip ederseniz çok eğleneceğinize inanıyorum.

İYİ OKUMALAR SİZLERİ SEVİYORUM.

"Gel."

Ecem'in uzattığı ele bakakaldı. Yanlış duyduğunu sandı. İki gündür birlikte uyumakla ilgili ne yaptıysa, ya reddedilmiş ya da duymuyorum, umursamıyorum tavrı ile cevap alamamıştı. Dudakları yavaş yavaş kıvrıldı. Deniz gözlerine baktığında elini gösterdiğini gördü. Hemen üzerindeki tişörtü çıkardı. Hızlı adımlarla yatağa girdi.

Sırtını yatak başlığına dayayıp, Ecem'i göğsüne çekti. Saçlarına yumuldu. Çocuk sever gibi sürekli başını sağa sola sallayarak saçlarını öpüyordu. İçi içine sığmıyordu. Çaresizce beklentisinin olmasını kabullenmekte zorlanıyordu. Ecem en sonunda sarsılarak kıkırdadı.

"Cihat, nefessizlikten öleceğim şimdi!"

"Allah korusun ya, hem daha karım olmadan ne sana ne bana ölüm yok."

Bak yine aynısını yapıyor diye düşündü Ecem, acaba bu gece öpecek mi? 'Sen de amma edepsiz oldun,' diyen iç sesine omuz silkti. Cihat belinden tutup, daha çok kendine bastırdığında başını tam kalbinin üstüne koydu. Ciğerleri bayram etsin istercesine kokusunu içine çekti. Utanmadan, sıkılmadan, ne düşünür diye kaygılanmadan uzun uzun kokusuyla mest oldu. Gözlerini kapatmış, mayıştığını hissettiği an da sevdiği adamın sözleriyle en güzel rüyalara daldı.

"Biliyor musun gün ışığım en vefakâr dostumuz gölgemizmiş ama o da yoldaşlık etmek için güneşli havayı beklermiş. Ben ise gölgen olmak isterken baktım ki, kalbinin attığı her anı ister olmuşum. Seni öyle çok seviyorum ki," diye sözlerinin ucunu açık bıraktığında Ecem'den ses gelmediğini görünce hafif başını kaldırdı. Düzenli nefesler alarak, melekler gibi uyuyan kadına hasretle baktı. Yatar pozisyon alıp, alnından öptü.

"Her şeyin zor oldu be gülüm. Seni sevdiğimi kabullenmem, aptalca şeyler yapmam ve şans alabilmem ama şu an kollarımdasın ya bütün acılarıma değer. Sana olanları nasıl unuttururum bilmiyorum ama hep kollarımda olman için hayatımı vermeye razıyım," dedi ve alnından öptü. Aylar sonra huzurlu bir uykuya daldı. Gece boyu mavişini bir milim oynatmadı. Sardıkça sardı. Hala inanamıyor gibi uyanıyor, saçlarından, alnından, omzundan, yanaklarından öpüp, geri uyuyordu.

Sabah ilk Ecem uyandı. Gece boyu Cihat'ın onu sarıp, sarmalamasına ses çıkarmadı. Genelde dağınık yattığı için daralıyordu, kollarından çıkmaya çalıştığı zaman egolu kazmasının onu daha çok sarıp, öpmesine karşı çıkmak istese de sessiz kaldı. Öyle olağan bir durummuş gibi yaşıyordu ki sevdiği, ona kıyamadı. Bu aşk uğruna çok gözyaşı dökmüştü, çok yanmıştı. Fakat huzurla uyuyan adamla şu anı bile hepsini silmişti. Ellerini kaldırdı. Yanaklarını okşadı. Kendini biraz yukarı çekip, yanağını öptü. Cihat, gözlerini açtığında ikisi de aynı an da gülümsedi. Ecem, saçlarını okşayarak gözlerine baktı.

"Günaydın."

"Sen böyle koynuma sokuldun ya, bugünüm her günden daha aydın."

"Hiç senin böyle güzel konuşabileceğini düşünememiştim."

GURUR SAVAŞI Güzel Seven Kadınlar Serisi 2 (Bitti)Where stories live. Discover now