41. Bölüm "HİS"

83.5K 3.4K 1.4K
                                    

Düzenleme bitti 🥳 Bölüm günleri pazartesi ve cuma (kısa bölümlerde çarşamba günü de yayımlayacağım)  düzenli bölüm gelecek artık linçlemeyin 😊❤️

41. Bölüm "HİS"

🎼

O, benim katilimdi.

Özgürlüğümün... Gülüşümün... Gözyaşlarımın...

Peki şimdi... Tam şu anda, tenimi ürperten parmakları gözyaşlarımı silerken, gözlerinden geçen ifadeler neyi anlatıyordu?

Pişmanlık? Aldatmaca?

Peki nefeslerimi kesen bu berbat hisse sebep olan şey neydi?

Kaybolmuşluk? Yanılgı?

Bir adımla daha aramızdaki mesafeyi sıfıra indirdi. Bedenim, üzerime baskı uygulayan sert bedeninin altında eziyet çekiyordu.

Kendimi biraz olsun geriye çekebilmek için bedenimi iyice kapıya bastırdım. Ondan kaçacak bir yerim yoktu, hiç olmamıştı.

Aybars başını eğerek usulca boyun girintime sokuldu. Nefesleri tenimi delip geçmek için akıl almaz bir çaba harcıyordu. Başımın üzerinde, tek avucuyla birleştirdiği ellerimi sıkıca kavradı.

Sanki o bir uçurumun başındaymış ve tutunacak tek şey ellerimmiş gibiydi.

Sıkıca tutundu ellerime.

Sanki o uçurumdan düşen bendim ve ellerini bıraktığı an parçalara ayrılacak gibiydim.

Sıkıca tutundum ellerine.

Hiçbir çekince, hiçbir merhamet göstermeden boğazıma sarılan, nefesimi kesen elleri şimdi bizi parçalara ayırmamak için sıkıca tutuyordu ellerimi.

Düzenini kaybetmiş nefeslerim hızlanmaya devam etti. Göğsüm içime çektiğim soluklarımla havaya kalkıyor, üzerine baskı yapan çelik sertliğinde ki göğsüne çarparak eziliyordu.

Şah damarım, dudaklarının üzerinde çarparken, keskin bir soluk çekti içine. Dizlerime asılan olağanca güç, ayakta durmamı zorlaştırıyordu. En ağır işkence olan nefesleri, boynumu yakarken, tek ümidim bunun bir an önce son bulması oldu.

"Sevgim bu kadar acıtırken," diyerek, boynuma çarpan nefeslerini tenimden kazıyarak, geriye çekildi. "Sence nefretim nasıl olur?"

Boşalan ciğerlerime derin bir soluk armağan ettim. Gözlerim, korkunç bir kabustan uyanmış gibi irice açıldı. Ölümün kıyısından dönmüş gibiydim, bir kez daha.

Bedenimi güç almak ister gibi tekrar kapıya bastırdım. Titreyen dizlerimin üzerine yığılmam an meselesiydi.

Kulaklarıma çarpan öfkeli sesi, anlamsız seslere bürünürken, sadece kendimi toparlamaya çalıştım.

"Tek bir kurşunla ölmesine, izin verir miyim? Gözlerimin önünde, sana karım derken, bu kadar kolay olmasına izin verir miyim?"

ONA İNANMA Where stories live. Discover now