47. Bölüm "SİLAH"

87.7K 3.7K 1.9K
                                    

O kadar çok hastayım ki bölümü atıp acile gideceğim şimdi söz verdiğim için zar zor elime telefon aldım çarşamba günü bölüm gelmez cuma günü için de net değilim biraz toparlarsam gelir bölüm yoksa beklemeyin 🥺

Wattpad panomdan duyururum hayalleriminbaskenti

47. Bölüm "SİLAH"

🎼

Nefeslerimiz birbirine karışıyor. Dudaklarımın üzerinde kıpırdanan dudakları, zihnimi alt üst ediyordu. Her hücremde onu hissediyordum. Ondan her kaçmak istediğimde yine onun tuzaklarına yakalanıyordum.

Ona bu kadar yakın olmak, etkisi altına girip mantığımın sesini bir kenara atmak istemiyordum.

Vücuduma baskı yapan bedeninin etkisi altında, dudaklarıma çarpan sıcak nefesleri eşliğinde mantıklı düşünebilmek hiçte akıl kârı değildi. Kalbim patlamak üzereydi.

Nasıl beni bu kadar yaralamışken şimdi böyle hissettirebiliyordu ki?

Hepsi bana zihnimin bir oyunuydu. Küçük şeytanlarını zihnime enjekte etmiş, beni çıldırtmaları için onlara emir vermişti.

Belimin üzerindeki elini okşar gibi geriye çekti. Gözlerimi kapatmamak için büyük bir çaba sarf ettim.

Bedenini de yavaşça üzerimden ayırdı. Aramızda bir adımlık mesafe bırakmıştı.

Göğsüm içime çektiğim derin soluklarla havalanıyordu. Ellerim tutunacak yer bulamadığı için kapının yüzeyine bastırılmış, parmaklarım kıvrılmış, tırnaklarımı kapıya geçirmek istiyordum.

Kuruyan dudaklarımı dilimle ıslatmak istesem de, Aybars'ın siyahın en koyu tonuna bürünen gözleri, bunu yapmamam gerektiğini haykırıyordu.

Tüm bedenimi süzdü. Bakışları öylesine yavaş, öylesine tehlikeliydi ki. Her an beni tekrar kapı ile arasına sıkıştıracak ve benim onu durdurmama asla izin vermeyecek gibiydi.

Vücudumda gezinen bakışları, göğüslerimin üzerinde durdu. Sık sık içime çektiğim nefeslerle göğsüm havalanırken, Aybars'ın gözleri asla hedefinden şaşmıyordu.

Dişlerini sıkıca birbirine kenetledi. Çene kemikleri her zaman ki halinden daha belirgindi artık. İki yanından uzattığı kolları gerildi, elleri sıkı bir yumruk halini aldı. Seslice yutkundu. Adem elması aşağıya yukarıya hareket ederken, nefesimi tuttum.

Aybars bu hareketimi anlayarak, bakışlarını kazır gibi göğüslerimden çekti. Boynunu gererek, sağ tarafa çevirdi.

Kaşları olabildiğince çatılmış, şakaklarında çarpan damarlar gün yüzüne çıkmıştı. Çene kemikleri o kadar belirgindi ki, eminim dişlerini birbirine bastırmaktan çenesine küçük çaplı bir ağrı girmiştir.

"Odaya." dedi, dişleri arasından tıslar gibi. Kasılmış çenesi konuşmasına güçlük çıkarıyordu.

Bakışlarını tekrar üzerime çevirdi. Gözleri göğüslerime kaymak için yalvarsa da, Aybars'ın kendinden emin duruşu buna izin vermedi. Bedenini dikleştirip, bu kez daha tok bir sesle tekrar etti.

ONA İNANMA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin