26.BÖLÜM

3.8K 345 46
                                    

Sağlam yanağım parke zemine yapışmış halde yerde acı içinde kıvranıyorum. Halamın tokadı ile sanki organlarım yer değiştirmiş, kalbim yanağıma çıkmış gibi her atışında yanağımdaki acı patlamasıyla birlikte gözlerim kararıyor. Tarifi imkânsız bu acı patlamalarına dayanmak için dişlerimi sıkıyorum. Ağzımdaki kan tadından anladığım kadarıyla galiba dilimi de ısırmıştım ama yanağımdaki bu imkânsız acı beni delirtecek.

Sehpanın altındaki yeşil saplı meyve bıçağını fark ettim. Parmaklarım parke zeminde bir örümcek gibi ilerledi ve sehpanın altındaki bıçağı, yeşil sapından kavradılar. Kolumu hızla kendime doğru çektim ve bıçağı gövdemin altına gizledim.

Boynuma yakın duran bıçaktan burnuma keskin bir portakal kokusu geliyor. Kader... portakal kesen bu meyve bıçağı bir amaç için buraya düşürülmüş. Bıçağı tutmayan elimle destek alarak ayağa kalktım. Bıçağı tutan sağ elimi arkamda tutuyorum. Halam olacak kadın ayakta durmuş hızlı soluklar alıp verdiği için göğsü demirci körüğü gibi inip kalkıyor.

Halam kendini koltuğuna bıraktı. Elini alnına koydu ve gözlerini kapadı. Her geçen saniye göğsü daha uzun aralıklarla inip kalkıyor. Yani sakinliyordu ama ben sakinleyemiyorum. Arkamda duran sağ elimle bıçağın sapını sıkıca kavrıyorum. Yapacağım, hak etti, onun da canını yanacak... Kanı akacak, inler kesin. Sahne gözümde canlanıyor. Yüreğimde bir tel titriyor. Tüm vücudum ürperiyor.

Halam elini alnından indirdi ve gözlerini bana dikti. Gözleri dolmuş. Babama çok benziyor. Hayır, hayır... saçmalıyorum. Halamı nasıl bıçaklarım. Ne oldu bana... acıdan gözüm dönmüş olmalı. Odama çıkmalıyım. Bıçağı elbisemin kol yenine soktum. Hızla salondan çıktım. Merdivenlerden çıkıyorum. Tenime dokunan bıçağın soğukluğunu, keskin kısmına bulaşan portakalın yapışkanlığını hissediyorum. Gözlerim doluyor. Odamın kapı kolunu tuttum. Birkaç damla gözyaşı yanaklarıma akıyorlar.

Odama girdim. Kol yenimden çıkardığım bıçağa gözyaşlarımın bulanık perdesi ardından tiksinerek bakıyorum. Çıldırmış olmalıyım. Hayır, hayır onu öldürmek istemiş olamam. Sadece korkutmak düşüncesi ile bıçağı elime aldım. Bana yaşattıklarını, acımı, üzüntümü, neden olduğu nefreti görsün istedim. Ona asla zarar vermezdim. Yoksa verir miydim? Bıçağı çalışma masamın altındaki çöp kutusuna attım. Yatağıma oturdum. Ellerimle yüzümü kapadım. Sarsılarak ağlıyorum.

Bu ana kadar hiç bu derece öfkelenmemiştim. Hiç bu derece beni bunaltan, can sıkıcı, içinden çıkılması güç olaylar yaşamadım. Düzce de, anne ve babamın benim mutlu olmam için oluşturdukları, bir kalkan gibi korkuları, sıkıntıları, kötülükleri benden uzak tuttukları huzurlu yaşantımda iyi bir insan olmak kolaydı. Yatağa uzandım. Daha kendimi tanıyamamışım. Ya Ömer hakkında da yanılıyorsam? Kolları kanlı Ömer gözlerimin önüne geldi. Gözlerim yine doldular. Onu seviyorum. Eğer yanılıyorsam... of dayanamam. Kendimi öldürürüm. Yorganı ellerim birer pençe gibi sıkıyorlar. Sarsılarak ağlıyorum.

***

Gözlerimi yavaşça açıyorum. Hiçbirşey göremiyorum. Simsiyah bir karanlık var. Yanaklarımda kurumuş gözyaşlarımın gerginliğini hissediyorum. Uyuyakalmışım. Komodinin üstünden telefonumu aldım. Saat sekiz olmuş. Akşam yemeği üzerinden üç saat geçmiş. Yatağımda doğruldum. Hatice Teyze beni uyandırmamış. Mesaisi de bitti. Halam yemekte beni görmek istemedi kesin. İyi olmuş. Bende onu görmek istemiyorum. Açım ama... mutfaktan iner birşeyler alırım.

İçim sıkılıyor. Odanın içide çok karanlık. Yataktan kalktım. Işığı yaktım. Odayı dolduran beyaz ışık gözlerime ağır geliyor. Elimi gözkapaklarımın üstüne koydum. Mutfağa inip atıştırayım. Sonra film izlerim. Yoksa bu iç sıkıntısı geçmez. Odamdan çıkıp sessizce mutfağa indim. Kapısı örtük. Kolunu indirdim ama kapı açılmadı. Neden açılmıyor. Birkaç kez daha denedim. Kolu her indirmemde çıkardığı çat sesi alt katın karanlık sessizliği deliyor. Kapı açılmadı. İnanmıyorum. Kadın kapıyı kilitlemiş. Attığı tokat öfkesini geçirmemiş. Anneme dil uzattıp beni kışkırtığı halde hala kendini haklı görüyor. Nasıl bir zihniyet bu? İçinde merhamet hiç mi kalmamış?

İYİ, KÖTÜ VE AŞK(Kitap Olacak. Haziranda bölümler kalkıyor.)Where stories live. Discover now