58 - Çığırtı

26K 1.6K 704
                                    




58. Bölüm

Sana İhtiyacım Var...

Neden?

Bazı zamanlarda bu soruyu sormak, verilecek bir yanıtın olmayışından yahut yanıtın absürt olacağı beklentisinden tepilirdi.

Ya özür dilemek?

Kabul görmeyeceği endişesiyle ertelemek en az neden sorusunu soramamakla eşdeğer sıkıntılar taşıyordu.

Ancak Doğu Üzeyiroğlu özür dilemişti, İnanç Gürmen nedenini soramıyordu.

Sorarsa gelecek yanıt onun hassas kalbinin ebediyen durmasını sağlayabileceğinden, yükümlülüğünden kaçınarak sevgilisinin sebebini kendi ağzıyla açıklamasını bekledi.

Özür dilerim bebeğim hayat beni senden çalacak, cümlesini katiyen kabul etmiyordu.

Amber gözleri parmağındaki yüzükle kapı önünde nefesini tutmuş vaziyette onu izleyen Doğu arasında soluksuz bir gezintiye çıktı.

Bu adama evet demişti. Onunla heyecanlarını inişli çıkışlı yaşayacağı hayatı birleştirecek kararı anında vermişti.  

Bir sonuç beklerken bambaşka bir kapıya çıkmışlardı.

"Doğu..." diye adını titreyen sesiyle sevdiği adamı çağırdığında, Doğu'nun yalnızca yüzüğe odaklandığını gördü. Zifiri gözlerinin tekinsizce parlayışı onu ürkütüyor, kötü haber çanları kulağına çoktan yayılıyordu.

İnanç Gürmen kulağını kapatıp sesleri sonsuza dek susturmak istedi. Oysa Doğu'nun bir mırıltısı bile bu acı dolu korkuyu dindirmeye yeterdi.

Aşk böyle işte, korkular ve sevinçler bir kelimeye tapabiliyor. 

"Bana sakın kaldıramayacağım acıları yükleme!" dedi dolu dolu gözleriyle ona yalvarırken. Sesi az biraz sitemliydi. Bu sitem onu kaybetmeye hazır olmayan İnanç Gürmen'in acı hayatının ayak sesleriydi belki de. Henüz hiçbir şey net değildi.

"Hemen..." dedi ve durdu, gözleri tekrar İnanç'a kaydı. "Hemen kabul etmeni beklemiyordum."

Ona iyice sokuldu İnanç. Yüzüğü taktığı sol parmağı, sevdiği adamın güzel dudaklarında bir öpücük temasıyla ısınırken, gözlerindeki korku bir ateşe maruz kalmışçasına büyüyordu.

"Evet... Evet..." diye tekerrür etti durmaksızın. Bu heyecan kutlanmaya değerken, bir hastanede belirsiz sonuçlardan sebep oluşan korkuların gölgesinde sığıntı gibi kalıyordu.

"Ben hep yanında olacağım," diye devam etti İnanç. Hiç bu kadar kararlı olmamıştı. "Yemin ederim seni asla bırakmayacağım!"

Doğu sevdiği kadının yüzünü avuç içine alarak burnunun ucuna bir öpücük bıraktı. "Göze aldığın şey bir ömür hayatına mal olacak İnanç," derken hüznü gözlerinde ağırladı. Aniden değişen ifadelerinin İnanç'ı korkuttuğunu bildiği halde buna devam etti. "Cesaretini takdir etmeliyim. Ben bu kadar gözü kara bir kadını bulacağıma inanmıyordum. Beni seçtiğin için bana katlandığın için teşekkür ederim. Bundan onur duydum."

Onunla dalga mı geçiyordu yoksa bir veda konuşması mıydı? Bilirsiniz bu gibi durumlarda veda hep itelenen seçenek olur. İnanç Gürmen pataklayacağından emin olsa da dalga geçmesini tercih ederdi.

Veda... Ah bu dayanabileceği bir seçenek değildi.

"Korkmalı mıyım?"

"Neyden?" diye sordu Doğu. İnanç dışındakilerin sabırsızlıklarını fark ettiyse de ilgisi tamamıyla sevgilisinde olduğundan, onların endişelerini almayı ötelemek zorunda kaldı.

ARIZALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin