33-Dip

45.5K 2.3K 260
                                    


ARIZALI

YAZAR: ŞEHNAZ & GÜLŞEN

BÖLÜM: 33 (Dip..)

Not: Yeni yayınladığımız İLTİCA kitabına göz atmayı unutmayınız lütfen.:)  Hepinize şimdiden keyifli okumalar. 

Kurban bayramınız mübarek olsun. Şeker tadında bir gün geçirmenizi diliyorum.:):) 

İnstagram: sehnaz.gulsenn

&&&&

Herkesi arkasında bırakıp bir yola çıkmışlardı. Sadece birkaç günlüğüne sürecek olan bu uzaklığın iyileştirmeye yarayacağından eminlerdi. Belki dönüş yolu saracak korkular için telaşlılardı. Lakin o korkuları da şimdilik rafa kaldırmışlardı.

"Anlamışlar mıdır?"

Doğu koluna çenesini yaslayan ve elini sıkıca tutan kıza gözlerini indirdi. "Nasıl anlayacaklar?"

"Çantam cüzdanım orada kaldı. Fark etmişlerdir eminim."

Doğu kimliğini ve pasaportunu geceden yanına almasaydı bugün gidemez, şu an uçakla Oslo'ya doğru uçmazlardı. Aktarmalı gidecekleri üç günlük İzlanda kaçamağını uzatma niyetindeydi.

"Sorun değil. Şevval bizi idare eder."

"Sanmıyorum."

"Neden?"

"Şevval yalan söylemeyi beceremez. Yani ne olursa olsun kafasında. Adım kadar eminim Şevval ne yaptığımızı anlatmışlardır onlara."

Doğu'nun asabı az biraz bozulsa da dışa vurmadı. Bu da demek oluyordu ki uçaktan indiklerinde telefonu açmayacaktı. Ne annesiyle ne babasıyla henüz yüzleşmemeliydi. Şayet yüzleşirse daha kaçamağı pistte sonlanacaktı.

"Anlatsın, nasılsa öğreneceklerdi. Biz burada yaşayacağımız ana bakalım."

Hüzünle dolan gözleri sevdiği adamı seyre daldı. "Güven sarsılınca ne oluyor biliyor musun?"

Doğu homurdandı. "Biliyorum."

"Buna hazır mısın?"

"Bana hiç güvenmediler ki İnanç."

İnanç yutkundu. Kafasını koluna yaslayarak derin bir nefes aldı. Tuttuğu elini daha da sıktı. Doğu onun için göze alarak bu kaçamağı planlamıştı ve İnanç ona güvenerek uymuştu. Yola çıktıktan sonra plana uymak zorundaydı. Türkiye'ye ayak bastığında mücadelesi başlayacaktı.

"Bazen neyin doğru, neyin yanlış olduğunu anlayamadığımız bir zaman oluyor ya Doğu, o andan nefret ediyorum. Sanki nereye adım atsam yanlış, nereye yönlensem hata. Sonra o hatalar üstüme gelecekmiş gibi."

"Bana da oluyor bazen. Zorlukla boğuşmak canımı sıksa da hakkından geliyorum."

İnanç muzır ifadesiyle gözlerini yeniden adama çevirdi. "Gelirsin ya, sen Doğu Üzeyiroğlusun!"

Duygu değişimleri yaşayan sevgilisinin burnunun ucunu iki parmağı arasında sıktı. İnanç eline vurup aniden çekilince seslice güldü. İnsanları rahatsız etmemek için sessiz konuşsalar da kendine mani olamamıştı.

"Yalnız kalacağımız anı iple çekiyorum."

İnanç'ın muzır ifadesine korku peyda oldu. "Ne...neden?"

Doğu gözlerini kapatıp kafasını geriye yasladı. "Sana dersini vermek için." Derken tehlikeli gülüşü yüzüne sirayet etti. Korkuyla saatler geçirecekti. Düşündükçe keyfi yerine geldi. İnanç ile güzel bir tatil geçireceğinden emindi.

ARIZALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin