12 ~ İblise Cehennem Dayağı..

129K 4.8K 714
                                    

ARIZALI

ŞEHNAZ // GÜLŞEN

Reklam: İnstagram - Wattpad.paylasim sayfasına hikaye yazan arkadaşlarımız kesitlerini atabilir. Sizin için küçük bir destek olabilir.:)J

Hayatta bizi şaşırtacak –gerçekten şaşırtacak- çok nadir anlara rast gelmişizdir. Beklenmedik şahıslardan, beklenmedik hareketler beynimizin bize oynadığı oyun şüphesini sokabilir, biz yine kendi aklımızdan olmuş olabiliriz. İnanç Gürmen kendi aklından olmadığını dakikalardır teskin ediyordu. Buna mukabil Şevval de aynı muhakemeye girmişti.

Yarım saatlik yolu Doğu Üzeyiroğlunun çekilmez suratı ve diliyle uçakta geçirmiş, bin bir kavgayı ederek uçaktakileri rahatsız etmiş, yerlerinde kaldıracak hostese o kalkacak kavgasını ederek ben kalacağım inadını sürdürmekten yine yan yana kalma mecburiyetine girmiş, uyarı almışlardı.

Yan yana oturan ikili birbirini tiksinerek izlerken, İnanç annesiyle dökülen kremşantiyi temizliyordu. Yavuz Bey didişen iki genci düşünceli ifadesiyle izledi. Batu'yu hastane odasında arkadaşı için geldiği gün tanımıştı. Vicdanı ve merhametiyle arkadaşını üzülerek izleyen gencin hali gözünden gitmek bilmiyordu. Şimdi baktığı adam ise onun tam aksi, tam zıttaydı.

Kontesin başını okşadı. Kediyi güçlükle tutuyordu, zira bırakırsa İnanç'ın kucağına atlayacaktı. "Sen bizimle aynı uçağa bile binme."

Herkesin başına gelen felaketi Doğu yaşıyor gibi hissetti. Düşünün ki ev misafir dolu, şımarık ve çekilmez misafir çocuğu. Ah o misafir çocuğu; ya bilgisayar için ağlar, ya playstation için ağlar, ya sen onunla ilgilenmediğin için, yaramazlık yapmasına izin vermediğin için. Dövmek ister ama annesi yüzünden dokunamazsın ya, saçından tutup duvara monte etmek ister ama anneden çekinirsin ya Üzeyir için Şevval'in ağzını dağıtamamak böyle vahim bir duyguyu yaşatıyordu.

Çarmıha bağlanan elleri, ekseriyetle şiddetten uzak tutuyordu. Bu çarmıha onu İnanç bağlamıştı. Çünkü İnanç için gelmişti. "Ben seni burada bırakıp gitme niyetindeyim gerizekalı. Neyin kafasındasın?"

Şevval çenesinin seğirmesinden anlıyordu ki az sonra kafasına bir darbe alacaktı. Yine de yılmadı kafa tutmaktan. "Hah! Senin niyetine ancak gülerim!" boğazına sarılan eller kızın nefes almasını zorluyordu. Çarmıha birde kendisi bağlanmıştı. Yine Doğu'nun yanındaydı. Yavuz Bey ikisini yan yana oturtmasaydı mutfağa ondan en uzak neresi var ya oraya koşacaktı.

"Şevval!"

İsmini duyunca düşmanıyla paslaşmayı bırakıp arkadaşına döndü. "Efendim bal böceğim?"

Jülide Hanım hitabına keyifle gülümsedi. İnanç'ın öve öve bitiremediği Şevval'in kendinden ödün vermeyen hali kadının hoşuna gitmişti. "Hadi bebeğim mutfakta bize yardım et."

Şevval koltuğundan neredeyse uçarak kalkarken İnanç kedisinin ondan önce fırlamasına güldü. "Şevval, Kontes!" mutfağa koşar adımlarla koşan kızın peşinden gitmeleri Yavuz Beyi güldürmüştü.

Mutfakta birbirlerine sıkıca sarılan iki arkadaşı Jülide Hanım seyre daldı. O kadar sıkı bir bağdı ki yarım saatlik bir yol olsa da gelmişti. Hem de onu almaya ve belli ki hiç anlaşmayı başaramadığı arkadaşıyla.

"Seni çok özledim bal böceğim.. şeker kavanozum.." arkadaşının saçlarını şefkatle tarayan elleri kollarına indi. Kızı hiddetle sarstı. "Özledim ama çok kızgınım. Nasıl veda etmeden gidersin, nasıl bana haber vermezsin? Bir haftadır sesini duymuyorum!"

"Önce Kontesi seveyim, sonra bana kızarsın bal böceğim." Kollarını kurtararak ayaklarının etrafında dolanan kedisini kucakladı. Beyaz pamuğun yumuşaklığı olmadan uyuduğu her gece eksikti. Bir yarımından fazlasını o evde bırakıp gelmişti. Şimdi dostu kolları arasındaydı. Doyamayacağını bilen yüreği sızlana sızlana öptü.

ARIZALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin