.27.

239 24 5
                                    


Aynı saatlerde Yoongi ve Jimin

Jimin, sevgilisinin telefonda gayet ciddi gelen sesi ve konunun 'Tae' ile ilgili olduğunu söylemesinin ardından zaman kaybetmeden aracına atlayıp Yoongi'nin günler önce tuttuğu aşk yuvalarına doğru yol almıştı. Giderek şiddetlenen yaz yağmuru sanki olacakların habercisi gibiydi.

"Hoşgeldin sevgilim."
Yoongi'nin sesi bile her zamanki gibi sevimli değil, yüz ifadesi gibi endişeli hatta biraz da sinirliydi.

Jimin aceleyle birleşen dudaklarını ciddiyetle ayırmış ve hızla içeri girmişti.

"Neler oluyor Yoongi? Tae dedin telefonda. Buraya kadar nasıl geldiğimi bilmiyorum. Ben kafayı yemeden önce şu surat ifadeni açıkla hemen."

"Sakin ol bebeğ.."

"Sakin ol deme... ben kurmaya başlamadan sen anlatmaya başlasan ikimiz için de iyi olur."

"Tamam. Sen otur ben de kahvelerimizi getireyim. Bir şeyler izleteceğim sana."

"Bir şeyler mi izleyeceğim?" Yoongi mutfaktan elinde iki fincan kahveyle çıkarken Jimin de söylenerek büyük koltuğa yerleşmişti.

Hemen önünde duran orta sehpasının üstündeki labtop ekranı açık bir şekilde duruyordu. Ekranda ikisinin dudak dudağa olduğu tanıdık komik bir kare sağa sola dans ediyordu.

Yoongi'nin söylediği cümle hala kulaklarındayken merakla parmaklarını touchpade götürdü Jimin. İkilinin romantik anları ekrandan hızla kaybolurken, durdurulmuş bir video vardı şimdi karşısında.

Videonun özel bir programda açıldığı belliydi ama asıl önemli olan görüntünün bir güvenlik kamerası görüntüsü olmasıydı. Üstelik bir kaç gün önce parti yaptıkları villanın bahçe kapısını kaydetmişti. Görüntünün köşesinde o gün tarihi ve saat vardı. 03:25

"Bu ne Yoongi?"

"Anlatacağım sevgilim ama daha önceki görüntüleri izlemen lazım önce. Sırayla hepsi..."

Yoongi Jimin'e sıcak fincanı uzatmış kendisi de büyük bir yudum aldığı acı içeceğini sehpaya bırakmıştı. O labtopta başka bir görüntüyü ekrana getirirken Jimin hayatının en acı kahvesini içiyormuş gibi buruşturmuştu yüzünü.

"Bu ne Sevgilim. Direk kahve çekirdeklerini yeseydik bari."

"Daha sertine bile hayır demem ben şu anda Jimin."

Jimin fincanını sehpaya bırakırken aklı daha fazla soru işaretiyle dolmuştu. Bu görüntüde, pamuk gibi sevgilisini bu hale getiren ne olabilirdi ki? Üstelik Tae ile ilgili.

Tamam Tae'nin haplanmasıyla alakalı olduğunu tahmin ediyordu ama en kötü ne olabilirdi ki?

Yoongi videoyu başlatmış ve gergince kurulmuştu sevgilisinin yanına daha şimdiden fincanını bitirmek üzereydi.

Görüntü bir araç kamerasına aitti ve tanıdık bir alandı.

Jimin anlamak için ekrana yaklaşmaya hamle yaptığında Yoongi labtopu kucağına almış ve hızlı ama kısaca açıklamaya başlamıştı.

"Partideki catering şirketinin araç kamerası."

Jimin bir şeyler diyecek gibi olmuş ama görüntüye giren tanıdık beden ile ekrana kilitlenmişti.

Görüntüde; parti günü, Mark kendi aracında -büyük ihtimalle- torpidodan bir şeyler alıyor ve gülerek telefonda konuşuyordu. Mark'ın arabadan indiği anda görüntüye Yoongi de girmişti. İkili karşılaştığında Mark yere bir şey düşürüyor ve hızla almak için hamle yapıyordu. Devamında Yoongi beklemeden bahçeye doğru yürürken Mark'ın bir süre daha aracının yanında telefonda konuştuğu görülüyordu. Görüntülerde ses yoktu ama...

Ashes of Mine - TaekookWhere stories live. Discover now