.57.❗️

236 22 61
                                    

Size 3k bir bölümle geldim. İki bölüme bölmek istemedim.

Çok beklediniz biliyorum.

Diğer bölümün de başında "⚠️" bu uyarı olacak şimdiden söyleyeyim 😉

Lütfen satır aralarında yorum yapın merak ediyorum sizi!!

Medyadaki şarkı bu bölüm için önemli bir detay. Açamayan olursa diye ismini de bırakıyorum.

The Cure - Love Song

(Türkçe altyazılı bu klipteki görüntüler de efsane bir aşk filmindendir. Fic ile ilgisi yok filmin ama haberiniz olsun -> The Notebook 2004)

Bir de bölümün sonuna doğru bir şarkı daha olacak. O da  Taehyung'un önceki bölüm JK'in evinde dinlediği şarkı ama bu bölümde de geçecek ve o da önemli bence, bilin yani ;)

İyi okumalar 😘

57. Bölüm

Jungkook, tecrübeli ustanın gereksiz soruları ile içine düştüğü durumu anlamaya çalışıyordu ama gerçekten neden orada olduğunu hala kavrayabilmiş değildi.

"Hey Ajussi! Usta! Önemli dediğin durum bu muydu cidden? Başka bir şey yoksa ben gidiyorum."

Restoranda bıraktığı üçlü, ordan ayrılmadan yanlarına dönebileceğini düşünmüştü henüz açılmamış barda geçirdiği yarım saatin sonunda Jungkook.

"Ah Bay Jeon, son olarak bir de şu bar bölümüne baksanız. Karar verilmesi gereken kaplamalar var da."

Jungkook isteksizce soluyarak ve söylenerek barın en geniş alanını oluşturacak, inşaatı bitmiş, sadece bir kaç küçük dekorasyon detayı kalmış olan bölüme doğru yürümüştü.

"Kaplama meselesi geçen hafta bitmedi mi? Masaların yerleştirilmesi lazım artık... tch tch tch... bu perdeler neden hala burda, çıkarın bunları..."

İnşaat alanlarında tavandan yere kadar uzanan ve ortama korku/gizem/gerilim filmi havası katan plastik perde, Jungkook'un diğerleri ile arasındaki son engeldi. Her şeyden habersiz ustabaşına söylenmeye devam ederken bir yandan da elinin tersiyle perdeyi kaldırıp geçebileceği kadar alan oluşturmuştu kendine.

"Nerde bu düğme?" El yordamıyla ışığı açmaya çalışırken, bilmediği başka biri ondan önce davranmıştı.

"İYİ Kİ DOĞDUNNN!!!"

Karşısındaki bir avuç insan ve hemen önlerindeki masada bulunan bir pasta alana dolan ışık ile Jungkook'un gördüğü ilk şey olmuştu.

Gözlerindeki anlık korku yerini önce tatlı bir şaşkınlığına sonra da mahçup bir mutluluğa bırakırken henüz konuşamamıştı Jungkook. Ortamdaki sesler bir avuç arkadaşının alkış seslerine eşlik eden senkronize olmayan 'iyi ki doğdun' tezahüratlarından ibaretti.

O sırada Jimin hızla pastanın üstündeki mumu yakarken Yoongi girmişti söze.

"Yorgun olduğunu biliyorum ama zaten yeterince geciktik kutlamak için. Artık ertelemek yok. Mutlu yaşlara!"

Yoongi samimi gülümsemesi ve bilmiş tavrıyla konuşurken cümlesini imalı bir göz kırpış ile bitirmişti.

Masanın arkasında YoonMin çiftinden başka; Taehyung, Namjoon, Seokjin, Jhope ve Yugyeom vardı. Barın diğer tarafında ise, Öfori'nin barmenlerinden biri, Tawi ve bir de yine Öfori'de çalışan genç bir garson duruyordu.

Ashes of Mine - TaekookWhere stories live. Discover now