Yirminci Bölüm

91 46 28
                                    

OLCAY

"Siz bir şey anladınız mı Profesör?"

"O gün geldiğinde öğreneceğiz gibi duruyor Olcay. Hazırlıklı olalım. Schrödinger nerede?"

"Kölelerinin yanına gitti."

"Köle?"

"Ben de bilmiyorum. Her neyse. Bu da ne Profesör? Mancınık gibi ama değil savaş topuna benziyor ama daha değişik birşey. Ne işe yarıyor?"

"Şimdilik bir işe yaramıyor."

"Biliyor musunuz Profesör en çok tanışmayı istediğim kişilerdendiniz. Her zaman size haryanlık duymuşumdur."

"Bu gururumu okşadı Olcaycığım. Umarım geri döndükten sonra da böyle karşı karşıya oturma fırsatımız olur."

"Umarım Profesör... Umarım."

Profesör'le uzun bir sohbetin ardından çadırdan çıkmıştım.Dedem ben çok küçükken ölmüş yüzünü bile hatırlayamıyorum diğer dedemse çok otoriter biriydi bu yüzden onu sevdiğim söylenemezdi bu yüzden Profesör'ün dede rolünü çok çabuk kabullenmiltim. Herkesin bilim insanı dedesi olmuyordu sonuçta. Bermuda Şeytan Üçgeni de önümde uçuşup duruyordu halbuki onları çağırmamıştım. Hava  karanlık olsada ben çok iyi görüyordum ve tüy kadar hafif hissediyordum  hatta sanki gökte yürüyormuş gibiydim. Kelebeklerin peşinde ne kadar süre yürüdüğümü bilmesemde beni çok güzel bir yere getirmişlerdi. Mehtap bütün güzelliğiyle denize vuruyor ve yakamozlar parlıyordu. Galiba en çok istediğim şey birazcık yalnızlık ve huzurdu. Hava rüzgarlıydı ama soğuk değildi. Ciğerlerime dolan deniz kokusu ise muhteşemdi. Özlemişim denizi. Üstünde güneşin batışını izlemeyi, ay ışığının altındaki yakamozları...

"Teşekkür ederim ufaklıklar. Beni buraya getirdiğiniz için... Ama uykum geliyor en iyisi geri dönmek ya da şurada biraz kestirsem ne zararı olur ki?"

Çok zararı oldu ileri zekalı! Şimdi nasıl kurtulacaksın bu iplerden? Hangi akıl yoksunu bağladı beni!

"Bermuda Şeytan Üçgeni şu ipleri bir yaksanız nasıl olur?... Size diyorum!... Heeeeeyyy! Kimse var mı?"

Sadece birazcık uyumak istemiştim niye bunlar hep benim başıma geliyor ya?

Konuşmaya hâlâ yüzün var mı Olcay? Kim dedi sana gece gece denize git diye?

Kimse demedi ama Bermuda Şeytan Üçgeni götürdü.

Kim sana uyu dedi?

Yorulmuşum canım biraz kafam dağılsın dedim. Hem kötü mü yaptım?

Kötü yaptın tabi IQ'su 160'ın altında olan Olcay.

Niye ya bir değişiklik oldu.

Kes sesini Olcay!

Asıl sen kes be!

Şuan kendinle kavga ediyorsun farkında mısın?

Evet.

Şizofren misin kızım sen?

Olabilir.

Hadi Olcay hadi. Birşeyler yapta kurtulalım şu ipten yoksa asla geri dönemeyeceğiz.

Sahi kim bağladı ki beni?

"Uyanmışsın bakıyorum."

Sesin sahibine baktığımda karşımda yakışıklı bir adam duruyordu ama cidden yakışıklı kahverengi saçlı kahverengi gözlüydü.Yüzünü bir yerden anımsıyormuş gibi olsamda çıkaramadım. Çokta umrumda değildi çünkü ipleri çözmeyi başarmıştım. Kendi attığım düğümleri bile çözebiliyordum sonuçta bunu mu çözemeyecektim. Bu konuda kötü bir ünüm vardı işimi sağlama alıyorum diye çok sıkı düğüm atıyordum.

Köstekli Saatin Sırrı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin