Raunchy Alpha // larry

thirty-one

Merhabalar efendim,

Yorumlarınız, daha doğrusu cevaplarınız, beni derinden etkiledi...

Jdndkdkelfm bakalım olmuş mu,

İyi okumalar,

×××

Üst üste geçirilen hastalıkları atlatmalarından sonra Harry eskisinden daha iyi bir hale gelmiş ve son derece hırslanmıştı.

Eşinin gerçekten eşi olmasını istiyordu.

Bir an önce her şeyi hazırlamak, imzaları atmak, Louis'yi evine getirmek ve onun tarafından beslenmek istiyordu.

Artık yemek yerken ellerini kullanmamaya da karar vermişti.

Sabah erken kalkıyor, bazen yemeğini alıp, bazen sadece Omegayı alıp uygun bir yer bulduğunda yemeğini yedirmesini istiyordu.

Onu okula bırakıp alma alışkanlığından sonra şimdi de yemek yedirme rutinleri olmuştu ve Harry bu sayede daha düzenli ve planlı bir şekilde yaşıyordu.

Sabah kahvaltılarından sonra Omegasını okula bırakıyor ve Elish'le buluşup o günkü programlarını konuşuyorlardı. Öğlene kadar yapılacak işi varsa yapıyor, yoksa biraz atölyesinde çizim yapıyordu. Düğün kıyafetleri tasarımı tamamen bitmiş sayılırdı ve terzisiyle görüşüp kumaş seçimlerini yaptıktan sonra artık dikim kısmına geçeceklerdi.

Herneyse, öğlen olduğunda kendisi gibi araya çıkan Louis'nin okuluna gelip onu alıyor ve en yakın kafe, restoran ve benzeri bir yerde yemek yiyorlardı. Daha doğru Louis yiyor ve Louis yediriyordu.

Nerede oldukları Harry için hiç önemli değildi, ortam ayırmaksızın kollarını bağlıyor ya da ellerini masanın altına sokuyor ve Omegasının yedirmesini bekliyordu.

Louis normalde bu kadar müsamaha göstermezdi. Ancak o da farkındaydı ki Harry daha canlı ve hevesliydi her konuda. Sabah kalkıp geceye kadar işine, beslenmesine, kısaca tüm yaşantısına bir düzen getirmişti. Bir gün Louis'ye artık zamanın daha hızlı geçtiğini söylemişti.

Gerçi sonra da bunun Louis'yi üç öğün yüz yüze görmesinden kaynaklandığını da eklemişti.

Harry'nin bu ısrarı farketmeden bir çok şeyi etkilemişti.

Her gün en az üç kere buluşuyorlardı belki, evet. Ama bu ikisi içinde sorun olmuyordu. Bu sayede birbirlerini görmeye de, birlikte vakit geçirmeye de son derece alışmışlardı. Harry buna dünden hazırdı, ancak Louis'nin işini kolaylaştırmıştı. Rutine alışmış bir Omega olarak, daha sonrasında evlenip de her gün yüzünü göreceği Alfayla evlemeden önce düzenli bir şekilde zaman geçirmek onu önden hazırlamış oldu.

Böylece birbirlerinin yanında farketmeden de olsa dikkatli ve iki kere düşünerek konuşmaktan kurtuldular. Daha rahat ve söyleyecekleri şeylere karşı gelecek olan tepkiyi bilerek hareket ediyor, düşünüyor ve konuşuyorlardı.

Şimdi gerçek anlamda birbirlerini tanıyorlardı.

Böyle geçirdikleri bir ay boyunca düğün hazırlıkları bittiği gibi, Robert'ı da bolca ikna etmişlerdi.

Öncekinin aksine baş alfa oğlunu her aradığında geçiştirilmiyor, eskisi kadar tartışmıyor veya tam boş bir vakit geçirdiği zamana çatmıyordu.

Artık aramalarında oğlundan aldığı cevaplar daha kendinden emin, öncesinde ve sonrasında, yaptığı ve yapacağı şeyleri anlatırken eskisine kıyasla daha netti.

Artık telefonu her kapattığında sakinleşmek için içinden rakamları saymıyor, bir şişe su bitirmiyor veya biraz teselli ve cilve için eşini aramıyordu.