fifty-four

432 50 46
                                    

Merhaba!

Şey...

Yine uslu durmadım...

İyi okumalar~

×××

Ertesi gün eşinin doğumu sayesinde işinden müsaade alabilen Harry ne kadar uyuduğunu veya ne kadar uyumadığını bilmiyordu. Gözleri açıktı, ama sanki uyuyordu. Kapalı olduğu zamanlar ise aslında hiç uyumamıştı.

Doğan güneşin aydınlattığı gökyüzünün, pencerelerinden sızan ışığı yüzüne çarpıyordu. Aydınlanan yüzüne inat kapalı duran gözleri ve arkasından gelen sızlanmayı duyan kulakları tek bir şeyi istiyordu.

Sessiz, huzurlu bir uyku.

Yanında hissettiği kıpırtılardı, göz kapaklarını aralamasını sağlayan tek etken.

Louis ona kıyasla yalnızca biraz daha mahmurdu. Harry inatla onu uyutmuş ve üçüzlerle kendisi ilgilenmişti gece boyu. Çoğu zaman karşı gelip birlikte uyanık kalan Omega, günün sabahında yaşadığı yorgunluğun getirisi sızmıştı sonunda.

Kalkıp muhtemelen altını pislettiği için mızıklanan Adrius'a ilerledi.

"Omegam..."

Kısa bir süre oyalayabilmek için beşiğini salladığı oğlunu bırakıp dördüncü fakat ilk çocuğuna ilerledi.

"Alfa?"

Harry yatakta yuvarlanarak ona döndü. Neredeyse yataktan düşeceğinden dolayı Louis kolundan son anda yakalamıştı. "Yavaş ol."

"Günaydın..."

"Günaymadı Harold." Gözlerini açmaya çalışıp başaramayan Alfasının üzerini açmasına izin vermedi. "Uyumaya devam et."

"Çocuklar..."

"Ben hallederim, sadece uyu."

"Ama-"

"Halledeceğim Harold." Üzerini tamamen örtüp kıvırcık saçlarını yüzünden çekti. "Uyu."

Yüzünü okşayan el daha da mayışmasına neden olurken, "O zaman..." diye başladı boğuk sesiyle.

Louis onun ağzının içinde yuvarlayarak kurduğu cümleyi kaşları havada dinledi. "Güzel rüyalar görmem için... İyi uykular öpücüğü..?"

Onun uyuyakalmak üzere olduğu halde düşündüğü şeye göz devirerek eğildi. "Aptal, şımarık, küçük bir Alfasın."

İltifat almış gibi mayhoş bir gülüş veren Harry'nin kafasını tutup yanağına, çenesine ve en son da dudağına öpücük bırakırken arkasından yükselen ağlamayla geri çekildi.

"Geldim, geldim."

Harry'yi rahat uyuması için orada bırakmadan önce telefonlarını aldı, banyoda hızlıca yüzünü yıkayıp, dişlerini fırçaladı ve yavruları kucaklayarak, üç seferde de olsa aşağı indi.

Önce onları kabaca kontrol etti. Sonra kokunun sızdığı betayı alarak Harry'nin hem üçüzlerin odasına, hem de salona yerleştirttiği çekmeceli, bez değiştirme masasına bıraktı. Çekmeceden gerekli malzemeleri alıp bebeğinin kirli bezini çıkardı.

"Ow... Koku bombası..." Hızla yan taraftaki küçük, doldukça yenileyecekleri bez kovasına bıraktı top haline getirip.

"Söyler misin?" Dedi gösterilen ilgiyle sessizleşmiş olan yavrusuna eğilip, burnunu burnuna değdirirken. "Bizi bayılttığın zaman sizinle kim ilgilenecek?"

Aldığı tek karşılık küçük ağzını açabildiği kadar açıp esnemesi olunca dişlerini alt dudağına geçirip gülümedi Louis. "Suratını ısıracağım..."

Raunchy Alpha // larryOnde as histórias ganham vida. Descobre agora