thirty-eight

746 74 192
                                    

Merhaba~,

Kaç bölümdür yorumlarınıza cevap veremiyorum >~<

İyi okumalar,

×××

Eve erken döndükleri için homurdanan Harry'nin aynı zamanda gelen teklif için ne kadar heyecanlı olduğunu hissedebiliyordu Louis.

Omegaya baktıkça somurtuyor, ancak konu Paris'e gelince gözleri ışıldıyordu. Döndüklerinde ilk yaptığı iş Elish'le buluşmak olmuştu, aynı zamanda Arthur da arkadaşını tek yakalamanın fırsatını bulunca yarım kalan tatillerini sormuştu. İkisi de zamanını arkadaşlarına ayırdıkları günün akşamı malikanede buluşmuşlardı.

Ve ne olduğunu anlamadan odalarının önünde gözleri kapatılırken bulmuştu kendini Louis.

"Gelir gelmez ne sürprizi bu Harry?"

Alfa sırıtarak onun gözlerini kapatmaya devam etti. Daha kendisi bile görmemişti o yüzden o da büyük bir merakla bekliyordu.

"Hazır mısın Omegam?"

"Evet evet, hadi artık."

Kapıyı açıp önce Louis'yi yürüttükten sonra kafasını kaldırıp duvara baktı.

"İnanılmaz..! Açabilirsin Omegam!"

Louis gözlerini aralayıp önce karşısına baktığında yatağı, ardındansa yataklarının yaslı olduğu duvarı süsleyen, güzel bir çerçeve setine yerleştirilmiş, duvara serpilmiş olan düğün fotoğraflarını görmüştü.

"Ah..." Diye mırıldandı dudakları kıvrılırken.

Yatağın tam tepesi boş bırakılmış, sağ taraf elin Harry'ye, sol taraf gelin Louis'ye ayrılmıştı.

"Annem harika bir iş çıkarmamış mı Lou?"

"Gerçekten güzel görünüyorlar."

Harry onun gibi gülerek sırtına yaslanıp kollarını arkadan beri eşinin boynuna doladığında ikisi bir süre düğünlerinden anılar taşıyan profesyonel çekim fotoğrafları incelemişlerdi.

"Salona girmiş miydin?"

"Neden soruyorsun?"

"Annem oraya da bizim için bir köşe ayracğını, çağıracağı her misafire bizimle övüneceğini anlatıyordu."

"Ah yapma..." Dedi Louis ağlamaklı bir gülüşle.

Harry onun haline kıkırdayıp sonraki gün yola çıkacağı için kendisini Omegasının yanına atmış ve kafasında dönüp duran teklifi dile getirmişti.

"Olmaz mı Omegam? Hem oradan tatilimize kaldığımız yerden devam ederiz!"

"Mantıklı, Harry. Ama Paris'i pek canımın istediği söylenemez. Sen defileni yap gel, sonra düşünürüz kalan tatili."

"Ama neden!?"

"Hah... Sen meşgul olacaksın Alfa, tanımadığım bir ülke ve şehir, kendimi orada sıkışıp kalmış gibi hissederim. Zaten üç-dört gün kalacaksın."

"Ama yanımda olurdun..."

Gülümsedi Louis. Odalarının terasında oturmuş konuşurlarken elini kaldırıp Harry'nin kalbinin üstüne koydu. "Her zaman burada değil miyim?"

"Öylesin..."

"Yanındayım işte." Etrafına dolanan kollarla o da ellerini geniş omuzlara bırakmıştı. "Tıpkı buradaki gibi orada da parlayacaksın Alfa. Bunu bilmek ve görmek için gelmeme gerek bile yok."

Raunchy Alpha // larryWhere stories live. Discover now