♣️ 4. Bölüm - KİMSİN SEN ♣️

52.2K 2K 1.5K
                                    

Sellam yavrularım, nasılsınızz?

Kurguya başlamadan önce size bir şey söyleyeceğim

Neden okurken oy ve yorum yapmıyorsunuz aw!?

Hayalet olmayı tercih etmeyelim..

Sizi tanımak istiyorum, kendinizi belli edin 🤍

Keyifli okumalar dilerim 🤍

Evren herkese aynı karakterde ruhlar emanet etmiyordu. Bazılarına zekiliği vaad ederken bazılarına acımasızlığı hamletmişti. Herkese farklı şeyler veren kader hiç kimseyi aynı yapmıyor bu sebeple yaşamı oluşturuyordu. Hayatlarını yaşama göre şekillendiren insanlar yalnız hissettikleri anda kaderin onları bulmaları için yolladığı duygulara tutunuyorlardı. Her bir duygu her bir ruhu temsil ederken her bir yaşam her bir boyutu kastediyordu. Farklı boyutlarda isteklerimizin gerçekleşmesini dilerken yaşamış olduğumuz evrende ait olduğumuz eşi arıyorduk. Evren hazır olduğumuz anda mesajımızı alıyor ait olduğumuz ruhla birleştiriyordu. Ruhlar birbirine kenetlenirken vücutlar birbirine teslim oluyordu.

Yazıp nokta koydum. Başlığa 7 Temmuz 2022 - Evren'in Duyguları yazıp çıktım. Ne zaman kendimi huzurlu hissettiğimde notlara kafamdan geçenleri yazar paragraf oluştururdum.

Olaylı yemekten sonra 3 gün geçmişti. Ali'nin kuzeni olacak kendini beğenmiş kro, yemek boyu yokmuşuz gibi davranmıştı. Kendimi tutmak için zor dayanmıştım fakat sözlerimizi de hesaba almamayışı sabrımı sınamış ağzımı bozmuştu. Ne desem sadece küçük saniyelik bakışlar atıyor umursamadan ya manzarayı izliyor ya da derin bir nefes alıp veriyordu. Ali davranışlarına alışmış gibi bir hava verip sadece Beril ile ilgileniyordu. Beril de Bevan olan adamın davranışlarından rahatsız olmuş yüzünde ki mutluluk kaybolmuştu. 'ne bekliyordu ki? Urfa krosu işte' diye içimden defalarca geçirmiş dayanamayıp masadan kalkıp eve gidiyordum ki Ali ve Beril de arkamdan gelmişlerdi. Beyefendi hiç isitifini bozmadan gidip arabasına binmişti. Ali onun öyle olduğunu anlatmaya çalışsa da umursamamış yaptığının çok kötü bir davranış olduğunu dile getirmiştim. Sonuçta karşısında duran iki tane bayandı, yaptığı davranışlar çok ahmakçaydı.

O gece tekrardan aklıma yerleşmişti ki sinir devrelerim tekrardan atmıştı. Oturduğum yatağımdan kalkarak mutfağa ilerlediğim zaman daha yeni uyanmış, kahvaltı yapan bir adet Beril ile karşılaşmıştım. O günden sonra benimle bir kelime bile etmemiş çekip gitmeme kızmıştı. Umrumda bile değildi, o çocuğun saçma sapan davranışları normalmiş de benim gitmem mi anormal oluyordu. Bende bana davrandığı gibi yaparak görmemezlikten geldim. Kahve malzemelerini çıkarıp makinenin önüne geçtiğimde Beril oturduğu yerden kalkıp bulaşıklarını makineye yerleştirdikten sonra hiç bir kelime etmeden odasına doğru harekete geçti. Yapmış olduğu hareketler devam ettikçe sinirlerimi bozacaktı, buna acilen bir son vermeliydi.

Kahvem olmuş koyduğum fincanı alıp Beril'in odasına ilerledim. Kapıyı tıklatarak içeri girdiğimde benim geldiğimi bildiği halde gözünü devirmişti. Masasına oturmuş ödev olan dosyasını inceliyordu, yatağa ilerleyip oturdum. Bir süre sessizce sadece onu izlemiştim, oldukça odaklanarak çalışıyordu. Kahvem bitmiş yatağın yanında ki komodinin üstüne indirdiğimde çıkan ses ile önce kafasını kaldırıp karşısında duran duvarına yapıştırdığı kağıtlara bakarak bana yöneldi. Onun bakışları oldukça sert olduğu halde tebessüm ederek karşılık vermiştim.

"Ne oldu!?"

Sorgulayıcı bir ses tonu ile sormuştu. Yüzümde ki tebessümü indirmeyip "bir şey yok" dedim. Bakışları odayı turlamış tekrardan benimle buluşmuştu. Yüzümde ki gülümseme onu rahatsız etmişti ki sinirli bir ses tonuyla

Elemkârâne Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin