İMANBOY

1.5

SELAAAAAAMMMMMMMMM

Açıklama vaaar.
Arkadaşlar ben geçen gün birini engelledim. Engelleme sebebim karalamaydı. Açıklama bölümünü geçmiş olmasına rağmen karalamaya yönelik bir çok yorum yaptı. Bende bir kere açıklama yaptığım için bir daha gerek duymadım ve engelledim. Sorun şu ki bir kaç bölüme yapsa beğenmemesi normal şeklinde yorumlardım ama hem beğenmiyor hemde her bölümü okuyup karalayıcı yorum yapıyordu.
Ben kötü eleştiriye açığım ama saygısızlığa değil. Sonrasında farklı bir hesapta ağıza alınmayacak küfürler etti. Sizden ricam eleştiri yaparken saygıyı kaybetmemek. Bir kere denk geldim zaten. Hepiniz çok güzel yorum yapıyorsunuz yanlış gördüğünüz yerleri güzel bir dille düzeltiyorsunuz ve benim çok hoşuma gidiyor. Açıklama bu kadar.

Ay yetiştirdim kız bölümüüü valla motora bağladım lsmflskdls hatalar varsa affola.

Hadi kovdum bölüme okuyun yorumlarda buluşalım.

----------------

Çikolatadan bir ısırık daha aldığımda gülümseyerek beni izlediğini fark ettim.

"Ne ne niye izliyorsun beni?"

"Çikolatayı hiç bu kadar güzel yiyen birini görmemiştim"bu çocuk niye açık sözlüydü bu kadar? Benim kalbim duymamış böyle şeyler sağlıklı değil onun için yapma yapma.

"Normal yiyorum nesi farklı?"

"Yiyen kişi farkı"bakışlarımı bahçede dolaştırmaya başladım. Kaç kızım kaç. Bu çok açık vermeye başladı. Boğulan sen olurdun valla.

İlerde ful odak bizi izleyen Tuğçeleri gördüğümde yüzümü buruşturdum. Onları görmektense Yiğit'e geri baktım. Hala bana bakıyordu.

"Şu Tuğçeden takriben ne zaman kurtulurum?"

"Üniversite de kurtulursun"kafamla onayladım.

"Orda da denk gelmeyelim lütfen"

"Asel"

"Hm?"

"Projeyi ne zaman bitireceğiz?"

"Bir muradiyeye gitmedik. Çıkışta orayı da halledip editi tamamlarsak bitirmiş oluruz."

"Editi nerde yapacağız?"

"Sanırım bizde. Sonuçta artık babam biliyor. Bir şey diyeceğini sanmıyorum"kafasıyla onayladı.

"Seni ve abimi uzak tutmalıyız."

"Bana öküz diyorsunda abin de yani"

"Dana o dana!"gülerek

"Dana dişi değil mi?"

"Doğru. Boğa mı diyim? Odun işte kalas!"gülme sesi daha da yükseldi. Güzel gülüyordu bu ha. Cidden yalan söylemiyorum. Bakışlarımı tekrar bahçeye çevirdim. O sırada arabasından inen Hamzayı gördüğümde ayaklandım.

"Noldu? Nereye?"

"Hamza geldi. Gidiyorum ben"

"Lan neden?! Ne yapacaksın o herifi?!"

"İşimiz var."

"Ne işi? Niye benim yanımdan onun yanına gidiyorsun?"

"Gitmem gerekiyor. Sonra görüşürüz"dedim ve onu geride bırakarak okul binasına giren onun peşinden gittim.

"Hamza!"durup bana döndüğünde gülümseyerek ona doğru ilerledim. O da karşılık olarak gülümseyerek

"Günaydın"dedi.

"Günaydın."

"Nasılsın?"

"Elhamdülillah sen?"