İMANBOY

4.6

Günaydınnn.
Nasılız?
Sabah kahvesi niyetine bölüm attım. Ama sanırım biraz öğlen oldu. Her neyse. Bu sıralar aşırı düzensiz saatsiz bölüm attım bu da okunmaların oyların falan düşmesine sebep oldu. Çok önemsemiyorum yani önemli olan samimiyet ama ister istemez kötü mü gidiyor moduna bağladım çünkü beğenmenizi sevmenizi istiyorum oylar okunmalar düşünce otomatik olarak saçmaladım mı acaba diye düşünüyorum. Üzmeyin be beni.

Neyse uzattım hadi bölüme

--------------

"Halasının prensesi. Ben bunu çok özlüyorum ha! Burda mı kalsam ne yapsam?"dedim kucağımda sallamaya devam ederek.

"Asel. Çok sallama"Yiğit'i uyarısıyla durdum. Yavaşça koltuğa oturup yanaklarını okşadım ve hafifçe öptüm.

"Ağlıcam baba çok güzel kokuyor bu"

"Bebek kızım"

"Ayyy. Abi ben bize götüreyim mi?"

"Heee oldu canım başka. Çok istiyorsan kendin doğur"

"Ayıp ya vallahi ayıp. Bu çocuk büyüsün sen bana bırakmak iste kardeşim nolur bak yengenle başbaşa kalamıyoruz de bak ben sana nasıl şak diye cevap veriyorum. Sen üstüne alınma halacım. Sen çıkıp gelebilirsin baban bırakamaz sadece" abim bana göz devirirken yengem müdahele etti.

"Arda bir dakika bile ayrılamıyor Afra'nın yanından. Ona kalsa küçücük bebeğe sarılıp uyuyacak"

"Sarılamaz mıyız ki?"Yiğit'in sorusuyla ona döndüm.

"Nasıl sarılacaksın? Minicik bebek. Hassas"

"Doğru tamam aklıma yazdım sarılmak yok"gülerek önüme döndüğümde annem girdi odaya

"Sofra hazır evlatlarım. Haydeyin"yengem Afrayı kucağımdan aldığında ayaklandım. Hep beraber sofraya geçmiştik. Annem çorbaları dökerken ortada duran patatese uzanmak istedim sonra ise Yiğit'in uyarıcı bakışlarıyla elimi geri çektim.

"Ne o Asel kilo mu aldın? Kocan seni beğenmiyor mu?"daha ben cevap veremeden Yiğit atladı.

"Beğenmemek ne demek abi ayıp ediyorsun. Sadece sağlıklı beslenmesi gerekiyor."

"Yeni yeni icatlar olum bırak yesin kız"

"İstemedi zaten canım"dedim ve salatadan yedim. Dikkat etmem gerekiyordu. Oldukça fazla dikkat etmem gerekiyordu. Daha sadece üç gün geçmişti. On bir gün daha en az on bir gün daha dayanmam gerekiyordu.

"Ben kızıma sucukta kızarttım."

"Olmaz!"kafamı kaldırıp Yiğit'e baktım. Annem de şaşkınca Yiğit'e bakıyordu.

"Yani sucukta yiyemez. Sağlıksız"

"Evet yiyemem sağlıksız"

"Siz bizden bir şey mi saklıyorsunuz?"

"Yok babacım ne saklayacağız. Sadece doktor düzenli beslenmem gerektiğini söyledi."

"Niye doktorluk neyin vardı ki?"anneme döndüm bu seferde

"Ya doktorluk bir şeyim yok. Kontrol amaçlı. Dengeli beslen dedi bana onun dışında sıkıntı yok dedi. O yüzden böyle sakatat tarzı şeylerden kızartmalardan asitlilerden uzak durmam lazım" annem anladım dercesine kafasını salladı

"Taze fasulye var onu yiyebilir mi?"dedi direkt Yiğit'e sorarak.

"Yağı çok mu?"

"Yok."

"Yiyebilir o zaman" annem göz devirip bana taze fasulyeden koydu. Ekmek banacakken Yiğit'in uyarıcı bakışlarıyla somurtup çatalladım.

"Lan sal kardeşimi yesin nasıl istiyorsa?!"