PEŞİMDE ZOMBİ VAR (TAMAMLANDI )

YENİ İNSANLAR

Telsizden cızırtı ile karışık bir şekilde kesik kesik gelen sesi dinlemeye devam ettim;

''Elegant kasabasında marketin çatısında mahsur kaldık.Yedi kişiyiz.Duyan varsa lütfen yardım edin !''

Ben elimden gelebilecek bir şey olmadığını düşünerek hiç sesimi çıkartmadan kamyoneti sürmeye devam ediyordum ki o sırada Adamson bir anda eline telsizi aldı ve :

''Ben Adamson Waterson , yanımda bir kişiyle size yardım etmek için geleceğim.Telsizinizi açık tutun ve benden haber bekleyin.''

Gayet kendinden emin bir şekilde konuşan Adamson cümlesini bitirdikten sonra telsizi geri yerine koydu.

''Artık nereye gittiğimizi biliyordum.. ''

Adamson bakışlarını camdan çekti ve bana yönelterek :

''Telsizde bahsettikleri kasaba fazla uzak sayılmaz..''

Adamson 'un bu cümlesinin ardından kurduğu cümleyi onaylarmışcasına kafamı salladım..

Tam dik vaziyette bulunan güneşin ısıtmış olduğu patika yolunda yaklaşık yarım saat yol gittikten sonra nihayet kasabanın tabelasını görmüştük.

Kasabaya yaklaştıkça yerlerde çürümüş doku ve organ parçaları ,kan içinde kalmış kemikleri dışarıya çıkıntı yapmış kol ve bacaklar görüyorduk.Bulanık kan kokusu da bunlara eşlik ediyordu..

Adamson 'un talimatı üzerine kasabaya giden yoldan sapıp üzerinde hiç bir tabela bulunmayan bir yola sapmıştım. Adamson denen bu ihtiyarın kafasından geçen düşünceyi anlamamak ile birlikte eğimli ve virajlı bir yol katetmiş kasabayı gören küçük bir dağa çıkmıştık.

Adamson kamyonetten inip kamyonetten aldığı dürbünü ile bir süre kasabayı izledi.Telsizde de bahsedildiği gibi gerçekten de marketin çatısında yedi kişiyi görünüyordu.

Adamson elinde tutuğu dürbünü göz hizasından çekti ve :

''Bu çok iyi marketin etrafında binalar yok ; açık alan .''

Adamson ' nun neden böyle bir şey dediğini anlayamamıştım.Ne fark ederdi ki ?

Adamson açıklama yapmak ister edası ile bana bakıp sözüne devam etti :

''Tüm kasaba zombiler ile dolu.Onları kurtarabilmenin tek yolu zombileri peşimize takmak ! ''

Ben Adamson 'un bahsettiklerinden hiç bir şey anlayamamış ve :

''Nasıl yani ? ''

demekten kendimi alıkoyamamıştım.

''Biz kamyonetle marketin etrafında tur atacağız.Etrafta gezinen tüm zombilerin peşimize takıldığından emin olunca marketten biraz uzaklaşacağız bu sırada ise çatıdaki insanlar aşağı inecek ve biz hızla geri döndüğümüzde kamyonete binecekler ardından gaza basıp gideceğiz.''

Şimdi neden marketin etrafının açık alan olması gerektiğini anlamıştım.Adamson şoför koltuğuna oturmak sureti ile kamyonete geri bindik.

''Jack telsizi aç ve onlara ne yapmaları gerektiğini söyle .''

Ben ''Tamam '' dedikten sonra telsizin başında çaresizce bizden haber bekleyen insanlara kısaca planımızı anlattım.

Zorlu bir iş bizi bekliyordu..Dakikalar sonra kasabaya girdik.Kasabının ıssız caddelerinde ilerledikçe uzakta gezinmekte olan Zombiler kamyonete doğru koşuyordu.
Başaramayacağımızdan korkuyordum..

Bir kaç dakika sonra nihayet marketin önüne gelmiştik.Aralıksız bir şekilde marketin etrafını turlamaya baladık.Kasabanın girişinden beri takip eden zombilere marketin etrafındakilerde eklenmişti.