PEŞİMDE ZOMBİ VAR (TAMAMLANDI )

TAHTA DUVARLARIN ARDINA KASABA

Ayak sesleri gittikçe yaklaşıyordu.Bir şeyler yapmalıydım.Aklıma hiç bir şey gelmemesine karşın Bella 'nın laboratuvarından kaçarken kapının yanında bulduğum sırt çantasını açtım.Ellerimi çantanın içinde biraz gezdirdikten sonra çantanın en altında kalmış olan eski bir bıçağı elime aldım.Fakat bir bıçakla ne yapabilirdim ki ?

O sırada aklıma bir şey geldi.Yere yatarsam eğer beni ölmüş zannedebilirlerdi.Bu sayede onlardan kurtulabilirdim.Bu yüzden eğildim ve dizlerimi büktüm.Ellerimi yavaşca yere koyduktan sonra sağ elimde tuttuğum bıçağın yan yüzeyine denk gelen göğsümü ardından kısa bir süre sonrada vücudumun geri kalanını yere koydum.Sağ elim yani bıçağı tuttuğum elim göğsümün altında kalmış bu sayede elimde tuttuğum bıçağın üzerine yatarak onu gizlemiş olmuştum.Ardından gözlerini kapatarak kafamı sol yanıma çevirdim;tıpkı bir ölü gibi yerde yatıyordum.

Dakikalar sonra kuru toprağın ve ona eşlik ederek süsleyen yeşil çimenlerin üzerinden gelen ayak sesleri kesilmişti ;

''Bu ölmüş mü ?''

''Gidip baksana !''

Konuşmalara bakılırsa sanırım iki kişilerdi..Adamlardan birisi bana doğru yaklaştıkça nefes alış verişim hızlanıyor fakat yaşadığımı belli etmemek için buna engel olmaya çalışıyordum.Üzerine yatmış olduğum çimenlerin etrafındaki çimenlerin kıpırtısı durmuştu.Sanırım adamlardan birisi ölüp ölmediğime bakmak için yorgun bedenimin yanımda durmuş şuan beni izliyordu.Nefesimi tuttum..

Bir anda sırtıma atılan tekme ile irkildim.Fakat kıpırdamıyordum.Adamın hareketlerinden dolayı çıkan montunun gıcırtılı sesi gittikçe aşağı doğru eğildiğini belli ediyordu..Adamın, saçlarımın arasından giren nefesini kafa derimde hissediyordum.Adamın yavaşça soğuk elleri ile saçımdan çekip kafa derimle kafamı hafifçe yukarı kaldırması ile birlikte göğsümün altındaki bıçağı çıkarttım ve büyük bir hızla adamın suratına geçirdim;

Hiç hedef almadan rastgele savurduğum bıçak adamın sağ gözüne girmiş,siyahın en açık tonu olan irisin tam ortasına saplanmış adam acı dolu bir bağırışla haykırmıştı.Adamın sağ gözüne sapladığım bıçağı çıkarmak için geri çekmiştim ki bir anda yüzüme bir şey çarptı ve buna karşılık gözlerim istemsizce kapandı.Ne olduğunu anlamak için gözlerimi açıp baktığımda adamın sağ gözünün tamamı bıçak ile birlikte yerinden çıkmış ,adamın göz çukurundan kanlar akıyordu.Benim ise midem ayağa kalkmıştı..

Silahını bana doğrultmuş olan diğer adam ise gözüne bıçak saplayarak çıkarttığım adamın yanına koştu.Ben bunu fırsat bilerek; üzerimden göz parçasını attıktan sonra ayağı hızlıca kalktım ve motoru alıp ana yola çıkarttım.Ben motoru çalıştırmaya çalışırken sağ gözünü çıkarttığım adamın yanında duran adam elindeki silahı ile üzerime ateş açmaya başlamıştı.Ben nihayet bir kurşun isabet etmeden motoru çalıştırdım ve ana yolda ilerlemeye başladım.Beni fark eden diğer adamlar ise üzerime adeta kurşun yağdırıyorlardı..

Çok geçmeden o bölgeden uzaklaşmış ,adamlardan kurtulmuştum..En azından öyle zannediyordum.İzimi iyice kaybettiklerinden emin olmalıydım.Bu yüzden motoru durdurdum ve kenara çektim.Tıpkı önceden yaptığım gibi çalılıkların arasına gizlendim.Eğer hala beni takip ediyorlar ise mutlaka bu yoldan geçeceklerdi.

Ormanın derin sessizliği ürkütücü bir havaya neden oluyorken motorun arkasında zincirle bağlı zombinin çıkarttığı sesler bu sessizliği bozuyordu.Fakat zombinin çıkarttığı bu ses hırıltıdan çok mırıltıya benziyordu.Ben bu garip sesleri anlamaya çalışırken bir anda arkamdan gelen ses ile irkildim ve istemsizce arkama baktım.

Yeşil geniş yapraklı çalılıkların içinde gizlenmiş bir çift koyu yeşil göz beni izliyordu.Saniyeler sonra ,benim onu gördüğümü anlamış olsa gerek birden gözler kayboldu.Ormanın çalı çırpı dolu yerlerinde hızla koştuğu ayak sesinden anlaşılıyordu..