KALİOLA

4.9K 450 84
                                    

Üzerimize vuran yoğun ışıktan gözlerimiz kamaşmıştı.Adamson ise yoğun ışıktan dolayı jeepi kullanmakta güçlük çekiyordu.Büyük kapıdan içeri girdiğimizde ;karşımızda kocaman bir bina duruyordu.Yaklaşık 10 katlı bu binanın üzerinde büyük bir Kaliola 'nın simgesi vardı.Bu binanın önünde ; üzerinde Kaliola 'nın simgesi olan ,çoğunluğu siyah jeeplerden oluşan çeşitli siyah araçlar vardı.

Binaya giden beton yolun kıyısında ve çeşitli yerlerde her adım başı elleri silahlı ,siyah gözlüklü , siyah takım elbiseli adamlar vardı.Bu beton yolun kenarlarında bulunan yeşil çimenliklerin üzerinde ise bu siyah takım elbiseli adamlardan oturuyordu. Biz ise onlara ait olan siyah jeep ile araçların park edildiği yere doğru gidiyorduk...

Adamson ''Dikkat çekmemeliyiz.''

Adamson 'un sözüne uyup dikkat çekmeden park alanına doğru ilerliyorduk ta ki benim sakarlığım tutuncaya kadar ;

Müthiş bir şekilde yapılmış olan aydınlatmaların gözlerimi alması bakışlarımı jeepin içine çevirmeme neden olmuştu.Direksiyonun yanında ki dijital ekrana baktığımda nutkum tutulmuştu.Çünkü ekranda benim yüzüm vardı.Bu ekranda benim sağdan , soldan ,önden ve arkadan görünümlerim sürekli değişiyor altında ise benim fiziksel özelliklerim ve büyük harfler ile aranıyor yazıyordu.

Ben ''Adamson şuraya bak ! '' diyerek ekranı gösterdim.

Adamson büyük bir şaşkınlık ile ekrana baktıktan sonra ;

''Jack çabuk kapat şunu !''

Kapatmayı bilmediğim bu ekranı kapatmak için ekranın üzerine dokundum.Fakat hiç bir değişiklik olmamıştı.Ardından dijital ekranın yanındaki gözüme çarpan tuşlara rastgele basmaya başladım.Tüm tuşları denemiştim fakat hala kapanmamıştı.En sonuna sinirlendim ve tüm gücümle ekrana yumruk attım.Ekran camı hızla çatlayıp kırılmıştı.Ne olduğunu anlamdan aniden hava yastıkları çıktı.Yüzümüzün içine gömüldüğü hava yastıkları yüzünden Adamson direksiyon hakimiyetini kaybetmiş , hava yastıklarının uyguladığı baskı yüzünden korna basılı kalmıştı.Korna sesi kulaklarımı tırmalarken sağa sola sarsıldığımızı hissedebiliyordum.Dakikalar sonra Adamson jeepi durdurdu ve güç bela aşağı indik.Aşağı indiğimizde Kaliola 'nın adamları etrafımızı çember şeklinde sarmış ellerindeki silahları bize doğrultmuşlardı...

Harici diski benden alacaklardı ne yapmalıydım ?Düşünüyordum ve birden aklıma harici diski yutmak geldi.Bir an da cebimden çıkardığım harici diski ağzıma attım.Yutmak hiç kolay olmayacaktı.Harici disk yutağımdan yavaş yavaş aşağı inerken geçtiği yerleri yırtarak yemek borumda ilerliyor ve bu bana büyük bir acı veriyordu.Acısı hafiflemiş , hissizleşmiş olan boyunum da ki yaranın acısı ise tekrar ortaya çıkmış bu acıya eklenmişti.

Neyse ki adamlar benim ne yuttuğumu görmemişlerdi.

Neredeyse birbirlerinin aynısı gibi duran siyah takım elbiseli adamlardan birisi ;

''Bu, o çocuk ! '' diye bağırdı.

Diğerlerinden daha iri yapılı bir adam ise bu sırada bir ucu dudaklarının kenarında diğer ucu ise siyah gözlüklerinin yanında ,kulağında olan telsize bir şeyler söylüyordu.

Kaliola 'nın binasından yeni adamlar çıkıp buraya doğru koşuyor ,etrafımızdaki adamlar ise benim üzerime geliyorlardı.

'' Harici Disk nerede ? Onu hemen bize ver ! ''

Ben vermemekte ısrarlıydım..İki adam yanıma iyice yaklaştıktan sonra üzerimi aramaya başladılar.Kısa bir süre sonra ;

''Efendim üzerinde yok !''

Silahın ucunu kafama doğrultmaları yetmiyormuş gibi ,sessiz kalıp cevap vermediğimden beni yere yatırıp tartaklamaya başlamışlardı.

''Söyle Harici disk nerede ! ''

Defalarca aynı cümleleri tekrarlamalarına karşın ben tek kelime dahi etmiyor ,özellikle boynumdaki yaranın üzerine vurulan tekmelere dayanmaya çalışıyordum..Dudağım ve kaşım patlamıştı.Beton zemine yan bir şekilde dayanmış kafamı kaldırmak için çaba sarf ediyordum.Diğer yandan ise benim bana tekme atan ayakların arasından olanları izliyordum ;

Lanet olası Kaliola 'nın adamları ,Adamson , John ve Oğuz 'un kollarından tutmuş binaya doğru götürüyorlardı.Her ne kadar kurtulmaya çalışsalar da başaramıyorlardı.

Adamlar ise bana sürekli aynı soruyu soruyorlar cevap alamadıkça daha şiddetli vuruyorlardı.Yüzünü göremediğim adamlardan biri ;

''Arabanın her yerini arayın !''

Adamlar jeepin her yerini didik didik arıyorlardı.Ardından iki adam Jeepin arka tarafına geçtiler ; jeepin arka bagajı açmaları ile birlikte Linda 'nın kılıcı adamlara geçirmesi bir oldu.Adamlardan birinin gırtlağı kesilmiş ,diğerinin ise göğsüne giren kılıç kalbinin arka tarafından çıkmıştı.Linda ani bir hareketle kılıcını geri çıkarttı, bagajdan indi ve adamların içine daldı.Kılıcını adamların üzerine doğru savuruyordu ki adamlar Linda 'yı üç yerinden vurdu.Linda 'nın beyaz tişörtü ve üzerindeki asker yeşili gömleği kanlar içinde kalmış ve Linda bir anda yere yığılmıştı.Bayan Marry ise çıktığı bagaja geri binmeye çalışıyordu.

Kumral saçlı bir adam Amelia 'yı kollarından tuttu ve aşağı indirdi;

''Harici diski bize vermez isen bu küçük kızı öldüreceğiz !''

Dehşet dolu gözler ile bana bakan küçük Amelia ;

''Jack !kolum acıyor !''

Tüm acılara dayanabilirdim fakat bu hepsinden daha ağırdı.Çünkü o Miley 'in emanetiydi.Ona iyi bakacağıma söz vermiştim.

Adamlar silahları küçük Amelia 'nın üzerine doğrultmuş tetiğe basmak üzereydi ki ;

''Durunn!!''

diye bağırdım.

Nefes almakta güçlük çekiyordum.

''Harici disk ; onu yuttum!''

Yüzünde pis bir gülümseme oluşan ve elleri ile Amelia 'yı sıkıca kavrayan kumral saçlı adam ;

''Harika doğru bir seçim yaptın ,kızı götürün ! ''

''Onu..onu nereye götürüyorsunuz ?'' diye bağırdım.

Bana cevap vermeyen kumral saçlı adam önce beni gösterip ardından diğer adamalara dönerek ;

''Nereye götüreceğinizi biliyorsunuz !''

Beni kollarımdan tutup sürükleyerek götürmeye başladılar.Etrafımdaki adamların sayısı artmıştı bu yüzden önümü bile göremiyordum.Etrafta duyduğum onca ses ,gürültü beni deli ediyordu.Gittikçe sersemleşiyordum.

Beni bir müddet sürükledikten sonra beni sedye olduğunu zannettiğim bir yere yatırdılar.Ardından ellerimi ,ayak bileklerimi yatağa kelepçelediler.Adamlar birden çekildi.Benim ise kafamı kaldıracak gücüm kalmamıştı.Beyaz tavana bakarken görüşüm bulanıklaşıyordu.İçeriye birileri girmişti, ayak seslerini duyabiliyordum.

''Midesindeymiş başlayalım ! ''

Gözlerim birden karardı..

Gözlerimi açtığımda ; yerde öylece yatıyordum.Görüşüm netleşmiş ,başım ise ağrıyordu.Yavaşca doğruldum ve toparlandım.Kıyafetimin çeşitli yerleri yırtılmış ve üzeri kanlar içindeydi.Hemen karnıma baktım.Fakat karnımda en ufak kesi izi dahi yoktu.Bu üzerimde ki kan benim kanım değilse kimin kanıydı ?

Yayınlama Tarihi :25.01.2016


PEŞİMDE ZOMBİ VAR (TAMAMLANDI )जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें