MABEDİM (Tamamlandı) Adım Adım Mutluluk-1

13. BÖLÜM

Herkese merhabalar canlarım, nasılsınız ? 😊 Sizlere kendimce eğlenceli bulduğum bir bölüm yazdım.

İnşallah seversiniz. Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum 🙏

Keyifli okumalar ❤

*********

Hala ne olduğunu anlayamayan Demir 'Abi ne oluyor ya?' diye sorduğunda Altan 'Gel de ne olduğunu gör.' diyerek soktu arkadaşını içeri. Güllerle mumlarla süslü olan odayı gören Demir sırıtmaya başladı 'Abicim dert ettiğin şeye bak, ben karımı alıp gelirim. Kalırız bu odada.' diye sırıttığı yerde kapıya yürümeye başladı.

Altan Demir'i ensesinden tuttuğu gibi geri çekti, 'Yok öyle yağma, karının oyununun bedeli bu.' dediği yerde bu kez kendisi sırıtıyordu.

-

Demir Altan'a beş dakika boyunca yalvarsa da karısını bu odaya getirmek için ikna edemedi. 'Yok abicim. Bugün böyle, benimle idare edeceksin.' dedi Altan sadece. Sonra içeride üzerini değişip gülleri hala üzerinde bulunan yatağa zıpladı. Sırtını yatağın başlığına dayayıp 'Hadi soyun sevgilim!' dedi sırıtarak.

Demir kız gibi kırıtarak ellerini yüzüne kapattı. Sesini de incelterek 'Ay ben utanırım aşkım, arkanı dööönn!' dediğinde berjerin üzerindeki kırlenti Altan'a fırlattı 'İbne!' dedi tıslayarak, ama gülüyordu. Altan üzerine fırlatılan yastığı havada kapıp geri fırlattı 'Aç lan televizyonu. Bir işe yara bari.' dedi.

Demir televizyonu açıp kucağında çantası ile banyoya girdi. Üzerini değiştirip dışarıya çıktığında 'Bu gece de ötemedin kuşum, nedir senin bu kaderin?' diye eşofmanının önüyle konuştuğu yerde yatağa geldi. Altan yatağa hemen çapraz yatıp 'Yürüüü!' dedi Demir'in oturmasına izin vermeden.

'Abicim çekilsene, yoruldum yatıcam.' dediğinde Altan yüzüne gevşek bir ifade oturtup konuşmaya başladı. 'Yok arkadaşım. Geceyi kıllı bir beden ile aynı yatakta geçiremem.' deyip kollarını kafasının altına aldı.

'Kalk koltukta yat o zaman it, senin yüzünden karımdan oldum yataktan da olamam!' diye kükredi Demir. Altan hiç istifini bozmadan yanındaki yastığı alıp arkadaşının kucağına bastırdı. 'Naşşş!' eliyle 'öte git' işareti yapıyordu.

Demir kulaklarından ateş çıkararak 'Ulan şerefsiz, elime düşersin. Yemin ederim çiğ çiğ yiyecem seni.' dediği yerde Altan'ın üzerine yattığı yorganı çekiştirip aldı. Koltuğa yerleştiği sırada Altan başucundaki masanın üzerinde duran şekilden şekle sokulmuş meyvelerin olduğu tabağı kucaklayıp televizyon izlemeye başladı.

'Ulan pas veerr!' diye bağırdığında Demir bilmem kaçıncı uykusunu çekiyordu. Altan'ın bağırtısına zıplayıp koltuktan yorganıyla birlikte yere sert bir iniş yaptı. Adam sinirle yerden kalkıp arkadaşının yakasına yapıştı. 'İtoğlu it, zaten yatağımdan ettin. Bir de uyutmuyorsun.' deyip Altan'ı yataktan kaldırıp 'Orada yatacaksın!' dedi. Koltuğu işaret ediyordu.

Altan kıs kıs gülerek adamın dediğini yaptı. Demir'in bir suçu yoktu ama Sevda'ya olan sinirini adamdan çıkarmıştı işte. 'Kime niyet kime kısmet.' dediği yerde Demir'in kalktığı yere yattı.

İki koca dev uyuduğu yerde, yandaki odada iki kadın sohbet ediyordu.

-

Demir ve Altan odadan çıkıp gittiğinde arkada kalan Zümrüt, muzipçe sırıtan kıza sadece 'Aşk olsun Sevda sana.' diyebilmişti.

Sevda hala yüzündeki sırıtmayla 'Ne var kız aaa? Sevgilinle sana güzzeel bir oda tuttum işte.' Zümrüt 'Aman ne iyi yaptııın!' dediği yerde üzerini değiştirmeye koyuldu. Toz pembe pijamalarını giyip yatağa oturdu.