Manyak Sevgilim

39. Bölüm; Sarı Kız

BÖLÜM EKSİK OLMUŞ ÖZÜR DİLERİM Bİ OKUYUN TEKRAR. LÜTFEN YENİDEN OY VE YORUM İSTİYORUM.

-

Selam canlar nasılsınız ? Ben çok kötüyüm ama yinede bölüm yazdım. Bu bölümü 5 kişiye ithaf edeceğim.

@Duman-

@KozaOtmar

@blackstarh

@eymaKl1

@Umursamazprenses

Sizleri seviyorum manyaklar <3 <3

İYİ OKUMALAR..

-CEYHUN'UN AĞZINDAN-

Erkek hormonları her kime aşık olursa olsun karşısında ki afeti es geçemez kusura bakmayın şimdi. Yani bu bacaklara bakmadan edemem. Etek hiç yok denecek kadar kısa ve altında sütun gibi bacaklar gözlerimin önüne serilmiş. Ayrıca o dolgun göğüsler yok muuuuu. Of anam Offfff.

"Merhaba Ceyhun Bey, ben yeni sekreterinizim." Sesine kurban.. Ama bi dakika bu ses, bu bacaklar.. Tabi yaa..

Başımı jet hızıyla kaldırıp, bakışlarımı bacaklarından yüzüne çevirdim. Ve yine o tapılası yüz. Nasılda tanımadım. Öküzsün Ceyhun!

"Mi-Miraaa!" diye kekeleyince kıkırdadı. Oha yerim lan.

"Buyrun, Ceyhun Bey." O bey diyen ağzını yerim kızım senin. Bide elbiseye bak azdım lan. Aa doğru elbise!

"Mira o elbise ne hiç giymeyeydin. Hem bana Bey demene gerek yok. Ayrıca destekli mi taktın sen ? Senin göğüsler en fazla 75, ama şuan 85 gözüküyor." birden elleriyle göğüslerini kapattı. Kızım seni daha dün çıplak gördüm lan ben. Heheheytt.

"Size ne benim göğüslerimden." sizli bizli konuşuyor yaa. Bu nasıl bir fantazidir. O değilde bak yine çıktı karşıma. Yok yok kesin bir bokluk var bu işte.

"Neyse o konuyu geçelim şimdi. Benim aklıma takılan bir soru var. Apartmanda sen, ajansta sen, şirkette sen.. Amacın ne Mira ?" bakışları aynı soğukluğunu koruyordu. Elleri ile önüne gelen saçları geriye attı ve dibimi düşürecek seksilikle konuştu.

"Ajans tamamen şans işiydi Ceyhun. Buraya başvurmamın sebebide Egeydi. Ama malesef patron Ege değil senmişsin. Apartman olayında da tanıdık biri ile aynı apartmanda oturmak istedim. Baktım yan dairen boş, yoldaş olursun diye tuttum. Yani sonuçta, belki sevgili olamadık ama dost olabiliriz." sevgili olamadık... DOST OLABİLİRİZ !! Ağağağağağ.

"Haklısın. Peki!" dedim. Dişlerimin arasından konuşuyordum ve istemsizce kaşlarım çatıktı. Ama bende Ceyhun'sam seni bu lafına pişman ederim.

"Ama burada patron - sekreter ilişkisi yaşamalıyız. Ceyhun bey." patron - sekreter ilişkisi hee. Nihahahaha.

"Doğru." diye mırıldandım. "Biraz patronun ile ilgilensen iyi olur." söylediğim kelime karşısında kaşları yukarı doğru kalktı.

"Nasıl yani ?" sorusu karşısında yarım ağız gülümsedim ve iki elimi masaya koyup ayağı kalktım. Ona doğru yürümeye başladım. Gittikçe yaklaştıkça, onun gerildiğini hissettim. Biraz eğlenmekten zarar gelmez.

"N-ne yapıyorsunuz Ceyhun bey ?" bir adım daha atıp tam önünde durdum. Ellerimi bel kıvrımına yerleştirip onu kendime doğru çektim. Dudaklarımı dudaklarına doğru yaklaştırdım. Fazlasıyla gerilmişti. Hissedebiliyordum. Dudaklarımız arasında neredeyse hiç mesafe kalmamıştı. Eminim oda öpmemi istiyordu. Ama öpmeyecektim. Yaşasın kötülük. Nihahahaha!

"Genelde şöyle birşey vardır," söylediğim her bir kelimede, dudaklarımız birbirine değiyordu ve duraksadığım her saniyede nefesim, yüzünü okşuyordu. "Çapkın patron, seksi sekreteri ile yakınlaşır," duraksadım ve bu sefer konuşmadan dudaklarımı, dudaklarına sürttüm. Nefes almayı unutmuşa benziyordu. "Ama biz artık birer dost olduğumuz için öpüşemey-" sözümü sıcak dudakları bölmüştü. Minik bir öpücük kondurup geri çekilmişti ve bu onu öpme arzumu körüklemişti.