-Neeee!!!!! O sırada araba durdu ve otelin içine girdik. Lobide oda kartlarını aldıktan sonra odalara gittik. Büyük bir odaydı. Kral suiti.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bu oda büyük bir perde ile bölünüyordu. Bir tarafta kızlar, diğer tarafta erkekler kalıyordu. Aşağıdaki restoranda saat 17.45'ten 19.00 kadar akşam yemeği servisi olacaktı. Eşyalarımı yerleştirdikten sonra oturup biraz televizyon izledim. Rose'nin yanına gittim ve ona sordum. - Rose. - Efendim Lili. - Sence Jimin yakışıklı mı? - Ne alaka şimdi. Görmüyor musun büyük bir işle uğraşıyorum. - Ya tamam hemen atarlanma. Sadece aklıma geldi. - Yani evet aslında biraz yakılıklı. Özellikle kısa kollu giydiğinde. O saçları basket bol oynarken havalanıyor ve bende düşüyorum. - Rose yine daldın. Huhu dünyaya geri dön. - Ay sen de bi hayal kurmamıza izin vermedim Lisa! - Tamam tamam. O zaman buradan çıkaracağımız sonuç sen jimini yakışıklı buluyorsun. Hatta ondan hoşlanıyorsun! - Şşşşş biris duyacak şimdi. - Ay çok mutluyum. - Neden ki? - Hiiiç. Neyse ben kaçtım. Biraz oteli gezip sahil kenarında temiz hava almak için anahtarımı alıp odadan çıktım. Sahilde yürürken Jungkook ile karşılaştım. -Jungkook, çoktan yerleşmişsin bile. Çok hızlısın. -Bence sen yavaşsın. İskeleye gidelim mi Lisa? -Tamam. Neden olmasın. İskeleye kadar yavaş yavaş yürüdük.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
İskelenin uçunda çiçeklerle süslenmiş bir bank vardı. Oraya oturduk. Karnım çok açtı. Ama onuna olan aşkım, açlığımı dindiriyordu. - Lisa - Efendim - Rose ve Jimin arasında birşey mi var? - Yoo hayır. Yani ben nereden bileyim. Ben bişey bilmiyorum. Hayır. Yok. Bana sorma. Bilmiyorum. Yok.... - Tamam tamam. Sakin ol. - Eeee(o sırada esnerken kolunu omzuma atıyor) akşam bir yerlere gidelim Lisa? - Yemekten sonra mı? - Evet. Eğlenmeye. Hani. Anladın sen. - Hayır anlamadım. - Ya işte Jimin ve Rose'nin konuşacakları falan olur. Yalnız kalsınlar. Biz ikimiz başka bir yere gidip onları yalnız bırakırız. - Bence bunu bu akşam yapmayalım Jungkook. - İyi tamam. Sen daha iyi bilirsin. - Evet. Telefonum çaldı. Arayan Rose idi. Rose yemek yemek için yanlarına gitmemizi istiyordu. -Hadi gidelim Jungkook. Rose ve Jimin bizi yemek yemek için çağırıyorlar. -Tamam.
