Bölüm 8

66.4K 3.4K 422
                                    

Biz geldik! Keyifli okumalar :)
(Bildirim sorunu nedeniyle bölümü birkaç kez yeniden paylaşmam gerekebilir. 🤷🏻‍♀️)

Yeni bölüme kadar hedefimiz 100 yıldız, 50 yorum olsun <3

Şarkı: Meyra - Efendim (Defne için yazılmış sanki :D )

Şarkı: Meyra - Efendim   (Defne için yazılmış sanki :D )

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

*

''Her şey yolunda görünüyor. Bence kaptık biz bu işi.''

Kaan'ın sözleriyle başımı onaylayıcı bir biçimde salladım. Fikrim muhtemelen kimsenin umurunda değildi, ama kendimi gayriihtiyari baş sallamaktan alıkoyamamıştım.

''Erken sevinme,'' diye karşılık verdi Sarp. ''Ne olacağı belli olmaz.''

Mimarlar ile son toplantıyı gerçekleştirmiş, hazırlıkları tamamlamıştık. Geriye sadece öğleden sonraki toplantıda Ankara'lıları ikna etmek kalıyordu. İşlere sonradan dahil olmuş olsam da, kalabalık bir ekibin uzunca bir süre emek harcadığını görebiliyordum.

''Hemen olumsuz düşünüyorsun be!'' diye söylendi Kaan. ''Umudum doğmadan boğazlıyorsun!''

Kaan'ın dudaklarından dökülen sözler beynimin içerisinde Sarp ve boğazlama fiillerini barındıran senaryolar üretmesine neden olurken, dışardan bir ruh hastası gibi görünmemek adına sırıtışıma hakim olmaya çalıştım.

''Olumsuz düşünmüyorum,'' diye savundu kendini Sarp. ''Sadece tek ihtimal odaklanmıyorum.''

Sarp'ın bu sözleri kuzeni tarafından birkaç homurtu alırken, odasının önüne geldiğimizde bana doğru döndü ve, ''Sen de gelir misin?'' diye sordu içeri girmemi kast ederek. Nezaketi gözlerimi yaşartırken, ''Tabii,'' dedim.

Bu sırada Kaan da bakışlarını bana çevirdi ve, ''Gel,'' diye destekledi Sarp'ı. ''Ama çay ile mi gelsen?''

Sözlerinin ardından attığı muzip bakışlar sırıtmama neden olurken başımı olumlu yönde sallıyordum ki, araya Sarp'ın sesi girdi. ''Yarım saate yemeğe çıkarız zaten. Sonra içiver.''

''Olmaz,'' diye itiraz etti Kaan. ''Şimdi içesim var.''

Şu pek tahammül edemediğim emirleri Sarp'dan aldığım için bir an ne yapacağımı bilemedim. Kahverengi bakışlarıma soru işaretleri yükleyerek gözlerimi Sarp'a çevirdiğimde, onun da bana dönmesiyle aramızda sessiz bir iletişim gerçekleşti sanki.

Başını hafifçe salladığında, ''Siz?'' diye sordum. Sarp bir yanıt veremeden, ''O da içsin,'' diyerek araya girdi Kaan.

Sarp kaşlarını çatarken kuzenine bir karşılık vermedi ve dikkatini benden ayırmadan, ''Alırım,'' diye mırıldandı.

Bir kez daha onaylayıcı bir şekilde baş salladım. ''Hemen geliyor.''

Patronum ve kuzeni odaya girerken ben de yanlarından ayrılarak elimdekileri masama bıraktım. Sonra aceleci adımlarla mutfağa yöneldim. Zira az sonra dışarı çıkacaklarsa elimi çabuk tutmam gerekiyordu. Sarp'ın huyunu az çok öğrenmiştim ve çaylar geç götürürsem hiç çekinmeden öylece bırakır giderdi.

Sahte Bela (Tamamlandı)Where stories live. Discover now