FİNAL

61.8K 2.8K 698
                                    

Geldik biz canımlar, son kez keyifli okumalar diliyorum <3

Final şerefine bolca yorum bırakırsınız artık, parmakları hazır edin :D

Final şerefine bolca yorum bırakırsınız artık, parmakları hazır edin :D

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




3 sene sonra...

''Işıl?''

Kulaklarımı dolduran isimle başımı önümdeki domateslerden kaldırma gereği duymadım ve beni çağıran sesin sahibine hiçbir tepki gösterdim. Bunun yerine konsantre olmuş bir şekilde, çatık kaşlarımla elimin altındaki domatesi doğramaya devam ettim.

Ben Defne Işıl Güvener, işletmeci, ajanvari bir tim üyesi, hayırlı bir evlat, emekli asistan, tehlikeli görevlerin vazgeçilmez ismi ve artık, yarı zamanlı bir ev hanımıydım.

Ayaklı bir bela olduğunu unuttun.

''Işıl?''

Bu defa hemen ardımda işittiğim sesle hışımla arkamı döndüm ve elimdeki bıçağı tehlikeli bir şekilde kaldırarak tısladım. ''Ne var?''

Artık karşımda duran Sarp çattığı kaşlarının altındaki bakışlarıyla bir bana bir de elimdeki bıçacağı baktı. Yüzüne hafif alaylı bir ifade yerleştirdi ve, ''Yine çok kibarsın,'' diye mırıldandı.

Yüzüme sahte bir gülümseme yayıldı. Sesli bir nefes alarak bıçağı indirdim ve diğer elimle tezgahtan destek alarak, ''Efendim, Sarpcığım,'' dedim yapmacık bir nezaketle. Bu hallerime alışık olan kocam, evet kocam, tavrıma aldırmadı ve, ''Şarj aletimi gördün mü?'' diye sordu.

Bunun için sabah sabah ortalığı ayağa kaldırması sinirlerimi bozarken, ''Hayır,'' diyerek tekrar önümdeki işe döndüm.

Adam alt tarafı sana seslendi.

''Nerede acaba?''

Sessiz bir şekilde, ama yine de işitebileceğim bir tonda sarf ettiği sözleri daha çok kendi kendine mırıldanmış olsa da, söylediğini duymuş olmam üstüme alınmam için yeterli oldu. Sarp'a dönme gereği duymadan, ''Ne bileyim ben?'' diye huysuzlandım.

Aldığı derin nefesi işittim. Ağır adımlarla bana doğru yanaştığını göz kenarıyla görebiliyordum. Birkaç adım sonra yanıma ulaştı ve yandaki saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırarak, ''Birkaç gündür çok huysuzsun,'' dedi. ''Farkında mısın?''

''Ne bileyim ben?''

Plak mı bozuldu?

Sarp bu hallerime karşı bir bağışıklık kazanmıştı artık. Tüm gerçekler ortaya çıktıktan sonra ona karşı hep olduğum gibi davranmış, hiç başkasıymışım gibi yapmamıştım. Buna rağmen evliliğimizin ilk ayı neredeyse bir fiyasko sayılırdı. Sanki nişanımızdan sonraki sekiz ay birbirimizi hiç yakından tanımamışız gibi.

Huysuzluğuma aldırmayan Sarp başımın üstüne bir buse bıraktı ve, ''Bazen beni delirtmeye yemin ettiğini düşünüyorum,'' dedi.

Umursamazca omuz silktim. ''Yo.''

Sahte Bela (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin