Koparılmış Kalpler 7

5.1K 1.4K 661
                                    

Selam güzel bir bölümle geldim, multide katilimizden sizlere bir parça var 😊 seviliyorsunuz 💜

İyi okumalar

Pınar;

İki gün önce aldatıldım diye depresyona giren, karalar bağlayan ben şimdi keşke aldatıldım diye dünyanın sonu gelmiş gibi davranmasaydım diyordum. Beterin beteri vardır derler ya doğruymuş. Önce kalp, sonra kesik bir el. Hayatım korku filmine dönmüş gibiydi. Keşke tüm bunlar bir şaka olsa diye düşündüm. Keşke kabus olsa, gözlerimi iki gün önceye açsam...


Savaş komiser notu okuduktan sonra kaşlarını çattı. Kapıyı arkamızdan kapatmadığımız için diğer polis memurları da içeriye girmiş, incelemeye başlamıştı bile.

"Pınar Hanım, gelin dışarıda biraz yalnız konuşalım." diyerek koluma girdiğinde kendimi tuhaf hissetmiştim. Mavi gözleri bana bile bakmıyordu oysa. Bir an Buse'nin söylediklerinin aklıma gelmesiyle adamın parmaklarında alyans ararken buldum kendimi. Sinsi kız, zehirli kelimelerini nakış işler gibi işlemişti resmen beynime.

Tuhaf bir şekilde adamın çekim alanına girmiş gibiydim. Gözlerine baktığımda heyecanlanıyor, gözlerimi kaçırma hissi yaşıyordum. Belki de en çaresiz anımda yanımda olması, belindeki silah sayesinde bana güven verdiğinden kaynaklanıyordu bu çekim. Kesinlikle ellerimi arasına geçirmek istediğim o yumuşacık parlak koyu sarı saçları, ya da derin ama sert olan gece mavisini andıran bakışlarından değil. Zaten tipim değil!

Dışarı çıktığımızda, Buse esmer bir polis memuruyla konuşurken yanından geçip ileriye doğru yürüdük. Apartmanın bahçesinde bulunan tek çardak kapının önündeki değildi neyse ki. Arka taraftakine yöneldiğimizde oturmamı işaret etti. Gergin yüz ifadesinden kötü bir şey söyleyeceğini tahmin ediyordum.

"Kurbanın kimliğini tespit ettik Pınar Hanım." dedi her zerremi inceleyen bakışlarıyla. Tepkimi mi ölçmeye çalışıyordu? Anlık bir kasıldığımı fark ettim. Hemen omuzlarımı dikleştirip ismi duymaya hazırladım kendimi.

"Kimmiş?"

"Sercan Derin." dedi hâlâ beni incelerken.

Kulağımdan giren sözler beynimde yankılandı, yankılandı ve yankılandı...
Tekrar tekrar duyuyordum Sercan Derin ismini.

İsmini duyduğum an aklıma uzun bakımsız saçları, koyu kahve, altları morarmaya yakın gözleri geldi Sercan'ın. Ailemi kızdırmak için üniversitenin ilk yılında birkaç ay takıldığım serseri tipli çocuktu bu. Uyuşturucu kullandığını fark etmem kısa sürmüştü ama yine de annemi çıldırtmak için görüşmeyi sürdürmüştüm.

Sonra tahmin ettiğimden daha tekinsiz biri olduğunu fark ettim. Sadece kullanmıyor, yetiştirip satıyordu da. Birkaç kez bana da teklif edip, zorlaması üzerine de terk etmiştim. Ondan ayrıldıktan bunca sene sonra parçalanan kalbi bana hediye olarak gönderilmişti. Neden?

Ben aklımdaki bu soruları düşünürken, karşımdaki polisin ne düşündüğünü bilmiyordum. Yüzümde nasıl bir ifade olduğunu bile kestiremiyordum şu an. Sadece anlamaya çalışıyordum. Bu yaşadığım saçmalığı anlamaya...

"Kurbanı tanıyor muydunuz?" diye sordu adam bakışları hâlâ yüzüme kilitlenmiş şekildeydi. Tepkimden anlamamış mıydı zaten?

"Evet üniversitenin ilk yılları tanışmıştık. İki, iki buçuk ay kadar bir beraberliğimiz oldu sadece. Sonra uyuşturucu kullandığını öğrenip terk ettim."
Kısa bir duraksamanın ardından diğer sorusunu sordu.

"Terk ettiğinizde hâlâ peşinizden geldi mi? Ya da tehditvari sözler kullandı mı?"

"Hayır, kendinde bile değildi ki. Zaten kafası ayık gezmezdi pek. Umurunda bile olmadım."

Koparılmış Kalpler (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin