the blue danube

924 124 81
                                    

"The piano ain't got no wrong notes." -Thelonious Monk

              Piyano, evin en geniş ve en sade görünümlü odalarından birindeydi. Duvarı boydan boya kaplayan pencerelerin önüne konulmuş, dışarıdan giren az miktardaki ışığı yansıtıyordu. Sadece odanın dizaynına bakarak bile müzik aletinin sarışın genç için ne kadar önemli olduğunu fark etmek mümkündü.


          Marinette kapıda durmuş içeriyi incelerken, Adrien önden girdi ve sehpadan aldığı kumanda ile elektrikli şömineyi açtı. "Yağmurdan dolayı üşümüşsündür," dedi gülümsemeyle. "Eğer sıcaklığını arttırmamı istersen söyle lütfen."


"Teşekkür ederim, Adrien."


"Lütfen böyle önemsiz ayrıntılar için teşekkürlerini harcama."


        Yavaş adımlarla Steinway & Sons marka piyanoya yaklaştı ve parmak uçlarını tuşların üzerinde gezdirdi. Yağmurlu hava, siyah kuyruklu piyano ve tebessüm eden bir Adrien... 


Anın ne kadar fotojenik olduğuna karşı şaşırmaktan kendini alamadı genç kız.


       Bu sırada Adrien da iki kişilik tabureye oturmuş, sola doğru kaymıştı. Saniyeler sonra kafasını genç kıza çevirdiğinde, 'gelmiyor musun?' der gibi bakıyordu. Yüzündeki ifadeye karşı kıkırdadı Marinette, ardından kendisi de taburedeki boş yere oturdu.


      Hayranlıkla parlayan bakışları siyah ve beyaz tuşların üzerinde gezindi, daha önce hiç kuyruklu bir piyanoya müzisyenin gözünden bakmamıştı. Dedesi guqin, babası çello, annesi de arp çalmayı biliyordu. Evdeki kimse piyano çalmadığı için bu şerefe ulaşma şansını elde edememişti.


      "Çalmamı istediğin özel bir parça var mı?" diye mırıldandı Adrien. Ortamın sakin ve rahatlatıcı havasını bozmak istemiyor gibiydi, yüzündeki tebessüm anın tadını çıkardığını gösteriyordu. 


"Hayır, lütfen canın ne istiyorsa onu çal."


      Taburenin altına koyulan sahte kürkten yapılma halıya gömdü ayaklarını  ve Adrien'a baktı. Sarışın genç çalması gereken parçayı düşünmek için gözlerini kapatmıştı, ama parmakları piyano çalar gibi dizine vuruyordu. 


       Yaklaşık bir dakikalık süreden sonra kafasını sağa çevirerek tekrar fısıldadı Adrien. "Başlayacağım, tamam mı?" 


"Hmm, başla lütfen."


color of the scream [adrienette]✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin