🌼 38.Bölüm - Sezon Finali 🌼

4.9K 318 54
                                    

Mira'nın anlatımından

Konumun gösterdiği yere geldiğimde boş bir yere park edip çantamı da alarak Arabadan inip kafeye doğru ilerledim. Gözlerim Pamiri aradığında kulaklarıma gelen sesle o tarafa doğru döndüm. "Burdayım Mira!"

Bana el sallayan Pamiri görünce yüzüme istemsiz bir gülümseme kondurup daha sonra sert halime geri dönerek kendimden emin adımlarla yanına doğru ilerleyip karşısındaki sandalyeyi çekip oturdum çantamı da yandaki sandalyeye koyup ellerimi masanın üstünde birleştirip gözlerimi kahvelere diktim. Ve "Seni dinliyorum." dedim direk.

Dediğim cümleyle şaşıp kalırken en sonunda konuşmayı akıl edebilince dudaklarını araladı. "Bir destur kızım ya. Bir selam ver sipariş ver bu ne böyle canım." Onun bu dediğine gülerek kafamı olumsuz anlamda sağa sola sallayıp yanımızdan geçen garsona seslendim. "Pardon bakar mısınız?"

"Tabi buyurun?"

-Ben bir sıcak çikolata alayım. Dediğimi not alıp Pamire döndü. Siz beyefendi?

"Benim de dubble espresso olsun." onunkini de not alıp hemen yanımızdan ayrıldığında geri Pamire dönüp "Evet?" dedim başlamasını istercesine.

O ise sinsice sırıtıp "Bebeğim biliyorum çok sabırsızsın ama önce istersen siparişlerimiz gelsin konuşmamızın bölünmesini istemezsin sonuçta değil mi?" Duyduğum cümle ile içimden sabır çekerek siparişler gelene kadar en azından katil olmayım diye - ki daha önce olduğumdan bu umrum değil. - telefonumu elime alarak instagramda gezinmeye başladım üstümdeki kahveleri umursamamaya çalışarak. Bir süre o şekilde oyalanarak önüme konulan içeceğimle telefonu çantama koyup garsona teşekkür edip içeceğimden bir yudum alarak geri Pamire döndüm. "Bir bahanen de kalmadığına göre umarım konuşursun yoksa işini bitirmem an meselesi."

O ise bana gülümseyerek eline aldığı peçeteyle bana yaklaştığında sertçe elini ittirip "Ne yapıyorsun?" diye sorduğumda dolu gözlerle bana bakınca bir şok geçirmiştim onu ağlatacak ne yapmıştım ki.

-Soruyor musun bir de çocuk seni seviyorum diyor bir dövmediğin kaldı gerçi onu da yaptın ya senin iç sesin olmaktan utanıyorum.

-Ben de sana çok merkalıydım ya zaten.

Kulağıma dolan titrek sesle geri Pamire döndüm. "S sadece yanağın çikolata olmuş o onu silecektim." İçimden kendime küfür edip bir kaç saniye sakinleşmek için gözlerimi kapadım daha sonra Pamire gerçekten fazla ters davrandığımın farkına varmış oldum. Hiç kötü bir hareketini görmemiştim ki ben bu çocuğun niye böyle yapıyordum. Çocuğu boğazlamama rağmen hala aynı güzel bakışlarla bana bakıyordu. Ama o kahvelerin dolması hiç hoşuma gitmemişti.

Yüzüme içten olmasına özendiğim bir gülümseme koyup Pamir'e döndüm "Özür dilerim."

Dediğimle beraber yüzünde şaşkın bir ifade yer alıp "Neden?" diye sormuştu?

"Sen öyle bir anda yapınca refleks gibi oldu. Kendini koruma iç güdüsü diyelim." dediğimde yüzüne bir gülümseme kondurunca içim rahatlamıştı. Sen hep gülsen ya çocuk o kahveler mutluluktan parlasın doluluktan değil.

Söyleyeceğim cümleyi kafamda toparlayarak ona döndüm. " Şey siler misin? "

Söylediğim cümle ile şaşkınlığı bir kat artmış daha sonra ise peçeteyi eline alıp yüzüne güzel bir gülümseme kondurup "Tabi." diyerek usulca silmişti yanağımı. - dudağımın kenarını. - daha sonra benim görmeyeceğimi sanarak peçeteyi avucuna hapsetmiş ceketinin cebine koymuştu. Güldüm onun bu hareketine. Seviyordu belli. Ama güzel seviyordu.

Ailem Derken?Where stories live. Discover now