🌼39.Bölüm - Yeni Sezon🌼

4.5K 300 23
                                    

Mira'nın anlatımından

"Sanırım seni zaten seviyorum." Kurduğum cümleyle beraber gözlerim bir tepki beklermişçesine gözlerine çıktığında ilk gördüğüm gözlerinin kocaman kocaman açılması ardından kapanarak sandalye ile beraber geriye doğru devrilmesi olmuştu. Dur NE??

Kopan gürültüyle millet bize dönerken bir kaç kişi başımıza toplanmıştı bile. Şoktan bir kaç saniye sonra çıkıp sandalyeden hızla kalkarak Pamirin başına gidip kafasını dizlerime koydum. Allahım gitti çocuk.

"Pamir Pamir kendine gel lütfen hadi." diye sayıklayarak bir yandan yanaklarına küçük tokatlar atarak onu kendine getirmeye çalışırken bir yandan da yanımdaki teyzenin bastonunu çocuğun götüne sokmasını engellemeye çalışıyordum. En sonunda dayanamayıp sesli bir of çekip bakışlarımı teyzeye döndürdüm "Teyzecim Allah aşkına bir dur çek şu bastonu."

Sesimle deminden beri Pamiri dürtükleyen teyzenin bakışları beni bulmuş ardından kaşları çatılmıştı. "Teyze senin anandır teyzeymiş hah 18 Lik genç kızım ben bir kere." Allahım sen bana sabır ver yarabbim. Sen beni neyle sınıyorsun anlamadım ki.

"Teyzecim küçülde cebime gir istersen bir de." sözlerimi söyler söylemez dilimi ısırmıştım çünkü teyze öyle bir bakıyordu ki birazdan o bastonu kafama yesem şaşırmazdım ki nitekim öyle de oldu.

Kafamın üstünde hissettiğim acıyla yüzümü buruşturup elimi kafama atıp bir yandan ovuştururken bir yandan söyleniyordum " Teyze ne yaptın ya."

Kurduğum cümleyle sanki hırsını alamamış gibi bir de lama gibi yüzüme tükürüp arkasını dönmüş koca poposunu sallaya sallaya giderken bir yandan da "Şimdiki gençler çok terbiyesiz olmuş anacım diyordu."

İçimden bir kez daha sabır çekip elimle yüzümü temizledikten sonra Pamir'e de sövmeyi eksik etmiyordum.

Çocuğun suçu ne aptal söveceksen kendine söv dan diye söyledin ölmediğine şükret herifin.

İç sesimin kurduğu cümleyle içimi korku kaplamış birleştirdiğim iki parmağımı Pamirin şah damarının üstüne koyup atıp atmadığını kontrol etmiş nabzının olduğunu görünce derin bir nefes almıştım. İç sesimin sövmeleri de beraberinde gelmişti tabi.

Sen tam bir şizofrensin gerizekalı.

İç sesimin bu söylediğine cevap verme gereği duymayıp başımıza toplanan insanları bir hışımla def edip tekrar Pamirin pürüzsüz yüzüne dönmüştüm. Ama bu sinirlenmeme sebep olmuştu. O kadar gürültüye bile uyanmamıştı it oğlu it.

Aklıma gelen planla sinsice sırıtıp özür dilercesine kapalı gözlerine bakmış sol yanağına ufak bir öpücük bırakıp sağ elime tükürüp ya bismillah diyerek Osmanlı tokadını yanağına geçirince "Ananı." diyerek bir anda sıçrayarak kalkmış ne olduğunu anlamak istercesine etrafa bakınmaya başlamıştı en son bana döndüğünde tek kaşımı kaldırmış ona baktığımı görünce seslice yutkunup konuşmaya başlamıştı. "M Mira ne oldu?"

"Elinin körü oldu gerizekalı." diyip bir elini kavrayıp ayağa kalktıktan sonra onu da kaldırıp düzgünce oturduğuna emin olunca ben de karşısına geri oturmuştum.

Sakinleşmek adına ellerimi yüzüme koyup biraz beklerken tekrar Pamirin seslenmesiyle ona döndüm.

"Mira?"

-Efendim?

"Biliyor musun çok güzel bir rüya gördüm." Duyduklarımla elim istemsizce yumruk olmuş sesli şekilde bir nefes vermiştim. "Allahım sen bana sabır ver yarabbim... Ne rüyası Pamir ne saçmalıyorsun?"

Ailem Derken?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin