Bir okulda intihar ve cinayetlerin ardı ardına geldiği, ama ne olursa olsun okulun mühürleme kararı almadığı bir okulda olmak ister misiniz?
"Yurtiçi Koleji" okulunda yaşanan bu olaylar bütün haber mensuplarına konuk olmuştu. Cinayetlerin işlendiği...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Evet çocuklar, şimdi sizinle bir oyun oynayacağız!"
Diye mırıldandı Damla'nın anaokul öğretmeni, çocukların hepsi öğretmenin göstereceği oyunu merak edip onun yanına toplandılar. Damla'da çok merak ediyordu.
"Oyunun adı ne öğretmenim?"
Diye sordu Damla meraklı bir şekilde. Öğretmen onlara doğru eğilip oyunun adı heyecanlı bir şekilde söyledi.
"Oyunun adı benzerlik!"
Dediğinde hiçbiri anlam veremediği bir şekilde öğretmene bakıyorlardı. Damla yine merakına yenik düşerek diğer öğrenciler gibi öğretmene sordu.
"Bu oyun nasıl bir oyun öğretmenim?"
Diye sorduğunda öğretmen ayağa kalktı ve oyunu göstermek için iki gönüllü öğrenci aradı Damla hemen elini kaldırdı. İlk gönüllü öğrenci Damla seçilirken bir kız daha elini kaldırdı. Damla bu kızı tanımıyordu sadece oyuna odaklanmıştı.
"Şimdi bu iki arkadaşınıza iyice bakmanızı istiyorum çocuklar. İkisinin benzer noktalarını bulup bana söylemeniz gerekecek, süreniz başladı!"
Dediğinde Damla ve yanındaki bu kız yan yana durmuşlardı. Diğer öğrenciler ise Damla ve yanındaki kıza bakarak aralarındaki benzerlikleri bulmaya çalışıyorlardı. Damla bu oyunu garipsemişti. Aralarında benzerlik olunca ne olacaktı diye düşünüp duruyordu süre boyunca. En sonunda öğretmen sürenin bittiğini öğrencilere bildirdiği an herkes sıraya geçerek Damla ve yanındaki kızın benzerliklerini anlatıyordu.
Fakat hiçbiri aralarındaki gerçek benzerliği tahmin etmemişlerdi. En sonunda sarı saçlı bir kıza sıra geldi, kız onları iyice süzerek söze girdi.
"Siyah noktalarınız.."
Dedi onların kolundaki siyah noktalara bakarak. İkisinin aynı kolunda ve aynı yerinde siyah noktası vardı. Öğretmen onu tebrik ettikten sonra Damla ve bu kız ile birbirlerini tanıştırdılar.
"Merhaba ben Esin."
Dedi kız Damla'ya elini uzatırken. Damla'da ona elini uzatarak şöyle dedi.
"Merhaba siyah nokta arkadaşım.."
*** Lütfen birisi bana şaka olduğunu söylesin, Esin ölemez herkezin kaderinde ölüm var ama şimdi ölemez!
Üzerimi hızlıca değiştirip arabama atlayıp hemen olay yerine doğru sürdüm. Yaklaşık on dakikada okulun oraya vardımve bizimkiler yani Egemen, Barış ve Kenan çoktan gelmişti.
Okulun bahçesinde ölü bulunan o kişi demek zorundayım, o kişiyi fermuarlı o siyah şeye kapatmışlardı yanlarına gittik ve yüzünü görmek için onlara yalvardık ama ne olursa olsun açmadılar, en sonunda sinirlenip onlara;
- Bakın, biz onun yakınlarıyız. Lütfen açın onu görmek istiyoruz!
Dedim, ve sanırım işe yaramıştı. Fermuarı yavaşça aşağıya indirip açtılar ve. Bu, bu Esin değildi! Bir anda sevinmiştik ama sağlık ekiplerinden birisi;
- Adı Esin Korkmaz. On yedi yaşında ve bildiğiniz gibi okulun bahçesinde ölü bulundu. Tanıyor musunuz?
Dedi ben ise yanıt olarak;
- Hayır tanımıyoruz, birisine benzettik sanırım çok özür dileriz.
Dedim çünkü bu kişi Esin'e hiç benzemiyordu ve Esin'in soyismi Demir'di yaşı ise on sekiz. Bir an o diye kalbim o kadar hızlı atmıştı ki yerinden çıkacak gibiydi.
Fakat bu kişi Esin olmadığına emin olmuşken bizim arkadaşımız Esin neredeydi?
Barış bir an bayılacak gibi oldu Kenan ve Egemen ise dona kalmışlardı. Olay yerinden ayrılıp bir kafede oturduk. Diğerleri siparişi verirken ben Esin'e mesaj atıyordum.
*** Damla: Esin, neredesin?
Damla: Esin cevap ver!
Esin: Bu ne sinir Damla!?
Damla: Görmedin mi haberleri, okulda Esin diye bir öğrenci öldürülmüş ve sen zannettik aklımız çıkıyordu!
Esin: Bunlardan kaçmak uzun sürdü, yeni gördüm haberi.
Damla: Neredesin?
Esin: Arabadayım, onları takip ediyorum şu an ve araba kullanırken sana yazmak çok zor.
Damla: Ne, ya sen başına bela mı alacaksın? Çabuk geri dön!
Esin: Saçmalama Damla! Benim babam ajandı bunu sende iyi biliyorsun.
Damla: Ama o babandı, sen ajan falan değilsin!
Esin: Babamdan bir sürü teknik beceri sağladım, yarı ajan sayılırım yani :)
Damla: Esin!!
Esin: Sen demiyor muydun bunların sırlarını bulmamız gerek diye. Şimdi böyle yapma, araba kullanıyorum işim bitince ararım. Bizimkilere birşey deme sakın onlara da hesap vermek zorunda olmayayım.
Damla: Off, tamam ama haber ver bu sefer! Seni seviyorum siyah noktalı arkadaşım...
Esin: Unutmamışsın, bende seni seviyorum siyah noktalı arkadaşım. Görüşürüz...
***
Esin ile bu siyah noktalı arkadaş olayı çok eski bir anaokulumda onula tanıştıktan sonra oldu. Ama ona hâlâ sinirliydim. Biz burada 'Esin nerede?' diye tartışırken yaptığı işe bak. Gerçekten kafayı yemek üzereyim! Kafeden çıktıktan sonra evlere dağıldık. Aklım Esin'de kalmıştı. Ondan gelecek haberi dört gözle bekliyordum....
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.