Hazırlık

1.1K 74 38
                                    

"Sadi bu kadar bezi napacağız alma artık." Sadi arabanın yerleştirdiği bezlerin üzerine Songül'ü umursamadan yenilerini eklemeye devam ediyordu.
En üst reyondan aldığı iki paketi de arabaya koyacağı sırada Songül adamın elini tuttu. "Yeter artık Sadi kaç paket aldın."

"Karıcığım her aya göre alıyorum işte bez bu çabuk biter."

"Sadi nerden biliyorsun uyacağını, belki bu bizim kızımıza iyi gelmeyecek çocuk pişik olacak. Napacağız o zaman bu kadar bezi?"
Sultan köşede durmuş karı kocanın tatlı atışmasını dinlerken gülümsemeye başlamıştı.

"Songül en pahalısı bu ya, baktım ben en pamuklu olan da bu."

"Ay Sadi bak sinirleniyorum ben artık. Bittikçe alırız evde yer kalmadı bu aldıklarını koyacak."

"Depo yaparım gerekirse Songül, evde olsun fazladan yeter ki. Ya ihtiyacımız olursa evde bez olmazsa o zaman napacağız asıl biz?"

"Market yok mu Sadi, bu mağazalar napıyor kepenk mi indiriyor, bez sıkıntısı mı var biz niye bez depoluyoruz?"

Sadi başını yaklaştırdı kadına, gözlerini hafif kıstı. "Olmayacağı ne malum karıcığım. O yüzden ben 2 yaşına kadar hesapladım kaç bez kullanır diye ortalamaya göre alacağım hepsini."

"2 yaşına kadar? Hesapladın bir de." İki elini havaya kaldırdı Songül "Ben hiçbir şey demiyorum sana ne yapıyorsan yap."

Songül kocasının yanından uzaklaşmak için arkasını dönerken Sultan'a seslendi. "Gel biz gidelim bu bez almaya devam etsin."

İki kadın adamın yanından uzaklaşırken Sadi bez dolu arabayı süre süre karısının peşinden gitmeye başladı. "Songül sonra evde bez kalmadı diye bana söylenme karıcığım."

Songül reyondaki iki zıbından hangisine alacağını karar vermeye çalışırken yanı başındaki Sultan'a seslendi. "Sence hangisi pembe olan mı beyaz olan mı?"

Sultan kadının işaret ettiği iki zıbına baktı düşünceli halde. Hangisini seçeceğine karar veremezken "İkisi de."

Songül dudaklarına yayılan gülümseme ile döndü kadına. "Payaslıların kanında var bu galiba. Payaslı demişken nerede benim kocam ya?"

"Bilmiyorum ilerilere gitti ama."

Songül'ün dikkatli bakışları etrafı tararken fark etti  yanlarına gelmekte olan kocasını. Adamın iki kolunun da dolu dolu oluşuna şaşkınlıkla dudakları aralandı. İki kol altında topladığı oyuncaklar, omuzlarında sıra sıra dizilmiş kıyafetler ve iki elinde tuttuğu kutularca bebek.

Songül önünü bile göremeyen adama bakışlarıyla  'Ne yapıyorsun?' diyordu ama Sadi hiç farkında bile değildi bu durumun.

"Bitti mi sizin alacaklarınız?"

"Bizim bitti ama senin bitmiş gibi görünmüyor Sadi."

Sadi başıyla arkayı işaret etti "Daha var zaten karıcığım, gözüme bir iki şey daha..."

"Sadiii."

Sadi kaşlarını çattı kadının ikazıyla. "Ne oldu ya?"

"Mağazayı alsaydın direkt hiç uğraşmasaydın."

"Ne olacak ki karıcığım, oyuncak bu sonuçta oynasın kızım güzel güzel."

Songül elindeki iki zıbını omzuna attıktan sonra işaret parmağını adama doğdu salladı. "Bunların yarısını bırakıyorsun." Reyondan ayrılıp kasaya yönelen kadının ardından bir adım attı Sadi ama omuzlarını düşürerek kaldı olduğu yerde. Gözleri kardeşini bulurken genç kadın omzularını silkip kollarını iki yana açtı. "Haklı."

Seni Bulduğum Şehir | SadgülWhere stories live. Discover now