15

8.9K 358 28
                                    

"İçmekte bir halta yaramıyor artık,  unutturmuyor Özcan."

"Yapma oğlum yapma ulan, kendine çektirdiğin eziyet  değmez o kız için, inan değmez Ali."

"Değmez biliyorum ama... Neyse ulan siktirettim zaten.Gerçi benimki de laf yanımda mıydı ki gönderdim.?"

"Cehenneme gitsin Allah'ın cezası kız."

"Olmaz artık Özcan.Zaten olmayacaktı ama bundan sonra imkansız.Evet seviyorum ama seviyorum diye gururumu ezdirecek kadar da düşmedim."

"Klasik olacak ama sen daha iyilerine layıksın kardeşim."

İçkiyi fondip yapıp Özcan'a baktı ve dediğine güldü.Kahkaha atmaya başladı.Kafayımı yiyordu bilmiyordu ama dediği şey komik gelmişti.

"Evet..evet Özcan'ım ben daha iyilerine layığım."dedi gülerken.

"Ne oluyor oğlum kafayı mı yiyorsun?"dedi Özcan.Yüzü bir anda eski haline döndü ve "Özcan sen benle dalga mı geçiyorsun oğlum? İyi birine layık olabilmek için iyi biri olmak lazım.Bense ... Sanki beni bilmiyorsun yediğim bokları.İyiliği bizler öldürdük dostum o yüzden haketmiyorum."

"Saçmalama ula-"sözünü hızla kesen Ali,

"Saç malanmaz taranır." diye iğrenç bir espiri yapınca Özcan suratını buruşturarak,

"Soğudum yemin ederim  soğudum.İyice kafayı buldun sen ne dediğini bilmiyorsun.Espiri yaptın ulan."dedi şaşırarak.Özcan'ın dediğine gülen Ali,

"Yok lan zamane çocukları böyle saçma espirilere çok gülüyor ya bir yapayım dedim de bize işlemediğini bir kere daha anlamış oldum."dedi bu sefer ikisi birden gülmeye devam ettiler.Özcan Ali'nin konuyu bilerek kapatmaya çalıştığını anlamıştı.Dostu şu an acısını göstermemek için gülüyordu, hep böyle yapardı.İçer içer acısını içinde yaşardı.

"İki dakika ciddi konuşmuyorsun hep böyle kaçıyorsun.Bana bak Ali kendine böyle yaparak yazık ediyorsun. Zararı sadece kendine.Etrafın yaşamaya devam ediyor.Sen de kendi yoluna bak artık be oğlum.Böyle içip sıçarak, onu bunu takmayarak geçmez hayat bir şey elde edemezsin."

"Sen de bugün amma felsefe yaptın Özcan hocam.Az laf çok iş hadi kalk kahvene git."

"Ulan ben ne diy-"

"Siktirgit lan amına koyayım illa küfür et, ya da gel beni kaşı Ali diyorsun."

"Gidiyorum lan istenmediğim yerde duracak değilim, hadi eyvallah."

"Neydi bu şimdi hah dur tirip, tirip mi atıyorsun sen şimdi bana?"

"Ne anlarsan sik beyinli."

"Sen çok değişmişsin oğlum içine bi şeyer kaçmış bir farklı olmuşsun."diyen Ali'ye,

"Ya hadi ben gittim, sende mal gibi içip durma otur adam gibi düşün."dedikten sonra ceketini alıp evden ayrıldı.

Derin bir nefes alıp arkasına yaslanan Ali, sessizliğe kulak verdi.Biliyordu, arkadaşı sonuna kadar haklıydı.Ama bir çıkış yolu bulamıyordu Ali, yoktu ona göre.Tüm çıkışlar kapalıydı.

...

Sabah yine bir kapı sesiyle gözlerini aralayan Ali bu sefer hiç dert etmedi.Kim olursa olsun canını sıkamazdı.Kimse umrunda değildi.Ayağa kalkıp iyice bir gerildi ve kapıya bakmaya aşağıya indi.Özcan büyük ihtimal evde değildi.Yoksa bu kapı bu kadar çalmazdı.

KADIRGALIWhere stories live. Discover now